-31- Sevgilimsin lan sen benim!

139K 5.6K 626
                                    

Bukreden

Ediz'in bayılması üzerinden üç gün geçmişti. Şiddet dolu çabalarımız sonucunda uyanmıştı. Poyraz ile olan yakınlığıma kızıp köpürse de kıskansa da Poyrazdan dolayı sesini çıkaramıyordu. Ediz herkesle tanışmıştı. Ediz ve Aslının aralarında şakalaşmaları Keremin canını sıkmış ayrı yeten kıskanmıştı. Aslı birçok kez açıklama yapsa da bir etkisi olmamıştı ve Ediz Poyrazların evinde kalıyordu. Kerem böyle istemişti ve bizimki de itiraz etmemişti. Nedenini sorduğumuzda o evde ortamın daha iyi olduğunu söylüyordu. Ha, birde Aslı ve Kerem sevgili olduklarını herkese söylemişlerdi. Poyraz ve benim arama biraz soğukluk girmişti. Adam akıllı görüşemiyorduk. Ben boş olduğumda o şirkette oluyordu. Sadece geceleri görüşebiliyorduk ki on ikiden sonra o yanımdan gidiyordu. O beni her ne kadar uyuyorum zannetse de ben onun gittiğini anlıyordum. Ne halt yediğini merak etsem de soramıyordum. Ediz her sabah kahvaltıya bize geliyor sonra Poyrazların evine geri dönüyordu. Anıl ve Ardayla kanka olmuşlardı. Gözlerimi usulca açıp yataktan kalktım. Yeni bir güne başlıyoruz, hadi hayırlısı. Telefonu elime alıp saate baktım. Daha dokuzdu. Yataktan kalkıp banyoya yöneldim. Sıcak bir duştan sonra mutfağa yöneldim. Onda Aslı uyanırdı, on buçukta da Ediz gelirdi. Çayı ocağa koyup, kahvaltı hazırlamaya başladım. Yarım saat sonra kahvaltıyı hazırlamıştım. Çayları da koyduktan sonra aklıma Poyraz geldi. En azından bugün bir şeyler yapabilirdik. Telefonumu cebimden çıkarıp aradım. Dördüncü çalıştı açıldı. "Poyraz?"

"Bukre?"

"Ebru!" Hayır lütfen aklımdan geçen olmasın.

"Evet canım ben"

"Sen niye Poyrazın telefonunu açıyorsun?"

"Çünkü kendisi meşgul"

"Ne demek meşgul?"

"Duş alıyor" İnsanın aklına gelen başına gelirmiş.

" Ne demek duş alıyor?"

"Dün gece fazla terledi. Benim gibi..."

"Ne? Açık konuşsana!"

"Ah! Kapatıyorum. Duşa gireceğim, Poyraz beni bekler" Ne demek Poyraz beni bekler? Bir uçkuruna sahip çıkamadın Poyraz! Ayak parmakların karyolaya çarpsın, duştan kıçın soğuk duvarlara çarpsın, gözüne sabun kaçsın pislik! Aldatılmış mıydım yani? Telefonu elimden düşürmemle Aslının mutfağa girmesi bir oldu. Beni sandalyelerden birine oturtturdu. "Aslı, Poyraz Ebruyla birlikte olmuş"

"Ne?"

Kalbime oturan öküzle zor nefes aldım. Ben saf gibi ona aşık olmuştum ama o uçkuruna sahip çıkamıyordu. Nefes alışverişlerim daha da zorlaşırken Aslı "Bukre emin misin?" deyince bütün konuşmaları anlattım. Anlattıktan odadan çıkacakken Aslıya dönüp "Edizin o evde bir saniye daha kalmasın Aslı! Lütfen sen halledersin" dedim. Odama girdiğimde dikkatimi çeken tek şey açık dolabımda gözüken kırmızı sütyenler oldu. Dolabın yanına gidip beş tane olan kırmızı sütyenimi elime alıp banyoya girdim. Hepsini küvete attım. Mutfağa gidip kibrit aldım. Küvete iki tane yanan kibrit attım. Hem üzülüyor ben de mırıldanıyordum. "Kırmızı sütyenli ha? Al sana kırmızı sütyen! Yanık kırmızı sütyen!" gözümden akan yaşı sildim. Yanık sütyenlerime baktım. Oh olsun!

Ya Allah'ım ben nasıl şanssız bir kızım ya! Neden ilk aşık olduğum da medeni bir şekilde ayrılmak yerine aldatılıyorum. Keşke onu hiç tanımasaydım! Ne sanmıştım ki? Beni seveceğini falan mı? Evet, sanmaz olaydım!

Ben bunları düşünürken Aslı banyoya girip "Ya Bukre yanık kokusu mu-..." derken yanık sütyenleri görmesiyle konuşamadı. Boğazını temizledi. "Kızım senin ruhsal problemlerin mi var? Ne diye yakıyorsun sütyenleri?"

Kod Adı: Bay Sapık [Wattys2016 Kazananı]Where stories live. Discover now