Kod Adı: Bay Sapık [Wattys2016 Kazananı]

-46- Sadece bana layıksın!

Medya: Poyraz ve Bukre sahnesi.

Poyrazdan

"Aynen, o kızı benim küçük oğlana mı yapsam acaba, baksana şu kıza dipdiri vücudu var. Tam benim oğluma layık"

Sinirden kıpkırmızı olmuş dişlerimi sıkıyordum. Bu kadın benim sevdiğimi kendi oğluna mı layık görüyordu!

Kerem omzumu sıkıp "sakin ol" dedi. "Bir sürü insan var, bir problem çıkmasın" dedikten sonra Sinan'a döndü. "Poyraz'ı biraz dışarı götür" Yemişim insanını!

Sinan oturduğu yerden kalkıp omuzlarımdan sarsıp "Biz dışarı çıkalım" dedi. Sesli sesli nefesler alıp kendimi sakinleştirmeye çalışırken teyzeler çoktan masadan gitmişti. Yumruklarını hala sıkıyordum. Sandalyemi ittirip dışarı yönelecekken Sinan'ın da beni takip ettiğini anlayıp ona döndüm ve "Gelme peşimden" diye tısladım. Düğün salonundan çıkıp bahçeye yöneldim, karanlık sessiz bir yere gelince gördüğüm ilk duvara yumruğumu geçirdim. O teyzeyi defalarca geberttim beynimde. O teyze dua etsin insan içindeydik yoksa boğazlardım kadını. Yumruk attığım eline baktım, elimdeki tozları temizleyip ellerimi çıtlattım. Derin bir nefes alıp "Sen bana ne yapıyorsun be kırmızı sütyenli!" dedim. Sakinleştiğime emin olunca içeriye girdim.

Masaya oturunca Kerem "Sakin misin?" diye sordu.

"İyiyim"

Düğün pastası kesildikten sonra takı merasimi oldu. Daha sonra yine oyunlar oynandı. Onca kadın oyun alanında toplanmış oynarken Aslı ve Bukre kahkahalarla oynuyorlardı. Aslı ve Bukre fazlasıyla eğleniyorlardı ama biz... Asıl bizim durumumuz vahimdi. Eğlenmeleri hoşuma gitmişti ama niye kalçalarını oynatıyorlardı ki!

Sinan oynayan kadınlara bakıp "Genç kızlar neyse de yaşlılar oynamasa bari akşama düğün sabaha cenaze" deyince Anıl "Ay şu sarışın kız nasıl kıvırtıyor ama" dedi.

"Lan! Elalemin karısına kızına bakmayın!" diyen Kerem'e hak verdim.

"Kerem doğru söylüyor, önünüze dönün"

Arda gülüp "Ağabey yalnız benimde çok pis oynayasım geldi" dedi.

Bukreden

Düğünün sonuna doğru çoğu herkes gidince oyun alanı damat ve sağdıçlarına bırakıldı. Saat on ikiyi geçince annem eve gitmeye karar verdi. Bana dönüp "Hadi gidelim" deyince "Sen git biz Edizle düğün tamamen bitince döneriz" dedim. Annem ve Aslının ailesi falan gidince düğün salonu boşalmıştı. Daha sonra bizde gelin ve damatla vedalaştık. Gelin, Damat, herkes gidince düğün salonunda Ben, Ediz, Aslı ve şarkıları çalanlar kalmıştı. Aslıya dönüp "Hadi bizde gidelim" deyince "Ediz nerede?" diye sordu. Etrafıma bakıp Ediz'i göremeyince "Arayayım ben şunu bir" dedim. Çantamdan telefonumu çıkarıp Azgın Şempanzeyi aradım.

"Alo?"

"Ediz nerdesin?"

Ediz kızgın bir sesle "Tuvaletteyim abla, çişimi yaparken bile rahat vermiyorsun" deyip yüzüme kapattı.

"Tuvaletteymiş gelir şimdi" dedim Aslıya.

Poyrazdan

Tam Bukrelere doğru gidecekken Ediz oyun alanına geri dönmüş toplanmak üzere olan çalgıcılara yönelince yerimde durdum.

Ediz adamın gömlek cebine iki tane yüzlük koyup "Altı üstü iki üç tane şarkı çalacaksın be ağabey" deyince adam "Tamam" dedi.

Adam şarkı çalmaya başlayınca Ediz Bukre ve Aslıyı elinden tutmuş oyun alanına getirmişti. Bir klasiği yaptı, kravatını alnına bağlayıp "Sen delisin" diyen ablasına "Bu deliyle iki göbek at Bukre Keskin" dedi. Üçü de bir yandan kahkaha atıp şarkıya eşlik edip diğer yandan da göbek atarken onlara yaklaşan bizi fark etmediler.