-52- Bugün de ölmedim be Bukre

113K 4.5K 879
                                    

Medya: Poyrazı şirkette merak edenlere gelsin. Kısa olmasına rağmen fazla iyi bir video. Kalbi dayanacaklar baksın. (Daniel Bederov çekimlerinden) 

Duyduğum sesle hemen Poyraza döndüm. Gözleri açık değildi. Hemen yatakta Poyrazın yanına oturdum. "Poyraz? Sevgilim?" dedim. Yüzünü avuçlarımın içine aldım. Sakalları elime batarken "Aşkım?" diye bağırdım. Yüzünü buruşturunca bu sefer mutluluktan ağlamaya başlamıştım. Uyanmıştı! Allah'ım onu bize bağışlamıştı. Poyraza deli gibi sarıldım. Mutluluk gözyaşlarım boynunu ıslatıyordu. Hıçkırıklarımın arasında "Seni çok seviyorum" demeyi becerdim. Tam üzerinden kalkacaktım ki.

"D-dur... Ko-kokunu özle... Öz-özledim" O kadar kısık ve çatallıydı ki zor duymuştum sesini. Ona daha çok sarılıp "Bir daha sakın" dedim. "Sakın bana bu acıyı yaşatma"

Hiçbir şey demedi. Uzun bir süre sessizce sarıldık. Sonra üzerinden kalkıp yerimi Kerem'e verdim.

Kerem Poyrazla ilgilenirken ben yatağın hemen karşısında olan koltuğa doğru ilerleyip Vedat Saraç'ın yanına oturdum. "Uyandı" dedim gülümseyerek.

"Seni böyle mutlu görmek güzel" deyince hiçbir şey demeyip sadece gülümsedim.

Doktor odaya gelip Poyrazın kontrollerini yaptı, durumunun iyiye gittiğini söyleyince evin o kasvetli, korkunç havası gitti yerine gülen yüzler geldi. En önemlisi de kimse birbirine laf sokmuyordu. Akşam olunca çete, Aslı ve ben yemeklerimizi Poyrazın odasında yedik. Poyraz iyiydi ama her gülmeye kalkıştığında ya gülmesi yarıda kesiliyordu ya da yüzünü hemen buruşturuyordu. "Güldürmeyin lan kaburgalarım acıyor" deyince elimdeki kaşığı gülerken ağzına götürdüm. Ağzını açıp sıcak çorbayı içti. Küçük bebeğimi besler gibi besliyordum onu. Zaten elini kaldıracak gücü yoktu. Doktorun demesine göre o eski güçlü haline geri dönmesi epey zaman alırdı. Doktor öyle diyordu ama çetedekiler de "En fazla bir veriyorum. Bir ay sonra eski Poyraz sahalarda" diyorlardı. Kime inanacağımı şaşırmıştım ama çetedekilere inanmak istiyordum.

Kaşığa çorba doldururken Sinan'ın dedikleriyle kaşık elimden tepsiye düştü.

"Yalnız bir ara tamam artık öldü dedim"

Kaşığı düşürmemle hepsinin gözleri bana döndü. Kimseye bakmayıp kaşığı elime geri aldım ve çorbayla doldurdum. Poyraza uzatırken "İyi misin?" diye sordu.

"İyiyim" demekle yetindim.

Oda da kısa bir sessizlik olsa da Keremin dedikleriyle hepimiz güldük.

"Bir ara dedim Kerem hazırla oğlum kendini çetenin lideri sen oluyorsun"

Poyraz buruşturduğu yüzünü düzeltip "Ne çetemi ne de sevdiğim insanları ve en önemlisi sevdiğim kadını bırakmaya niyetim tok, boşuna ümitlenmeyin" dedi. 'Sevdiğim kadın' derken gözlerimin içine bakması içimi ısıtmıştı. Çalan telefonumla odadan çıktım. Bahçeye çıkıp aramayı cevapladım.

Yazardan

Odasındaki balkonundan dışarıya bakan adam bugünü düşünüyordu. Poyrazın Bukrenin üzerindeki etkisi pek hoşuna gitmese de duruma el atamıyordu. Biri çıkıp "Sana ne oluyor?" dese ne diyecekti! Derin bir nefes alıp yıldızlara baktı. Düşünmemek belki de en iyisiydi!

Bahçe de duyduğu seslerle bahçede gezinen Bukreyi gördü.

"Anne valla iyiyim" Annesiyle konuşuyordu demek ki. Dudaklarına gülümseme yayıldı adamın.

"Beni boş ver sen nasılsın?" Genç kız'ı izlerken bile mutlu oluyordu adam. İstese daha da mutlu olabilirdi ama...

"Evet, anne biliyorum" Neyi biliyordu acaba? Ne konuştuklarını deli gibi merak etti.

Kod Adı: Bay Sapık [Wattys2016 Kazananı]Where stories live. Discover now