-2- Kırmızı Sütyenli Kız

237K 7.9K 1.8K
                                    

Medya: Bukre ve Tanıtım videosu.

Karşımda duran adama defalarca kez bakıp camda beni iç çamaşırlarımla gören kişi olmaması için dua ettim. Maalesef ki camdaki adam hemen karşımda durup arabamı inceliyordu. Bu fazla tesadüftü!

Her şeyi bir kenara atıp arabamdaki hasara odaklanmaya çalıştım. Sakince "Kim sürüyordu arabayı?" diye sordum.

Camdaki adam hasara bakmayı kesip bana döndü ve "Ben kullanıyordum" dedi. Beni görünce önce kaşlarını şaşkınlıkla havaya kaldırdı fakat daha sonra bıyık altından gülmeye başladı. Düştüğümüz durum gerçektende hem acayip hem de çok komikti. "Bir sıkıntı mı var?" diye sordu yavaş yavaş. Yok mu?

"Sanırım gözlerinizde bir problem var ve arabanın halini göremiyorsunuz beyefendi!" dedim çatık kaşlarımla.

Yüz ifadesi bir anda değişti, sanırım daha önce hiçbir kadından laf yememiş olmalıydı. Birden ağzı aralandı ama sonra yeniden kapandı. Sakinleşmek ister gibi nefes alıp verdi. Sonra dikkatle beni baştan aşağı süzdü. "Öncellikle hanımefendi arabanız mühim değil, ben tamirci çağırırım parası neyse de karşılarım" Tabi ki de karşılayacaksın! Bu adamın parasına ihtiyacım yoktu, masrafı bende karşılayabilirdim fakat bu adama kaptığım gıcıklık yüzünden kesinlikle masrafı ödetmeye ant içmiştim. "Ayrıca ben sizi bir yerden çıkaracağım ama nereden..." Biraz düşündü ve ardından güldü. "Sen şu yaklaşık bir saat önce falan camda göz göze geldiğimiz kırmızı sütyenli kızsın" dedi ve yeniden güldü. Aramızdaki resmiyeti bir anda yok etmişti. Ve ayrıca bu ne rahatlıktı?! İnsan içinde özellikle de yanımızda insanlar varken nasıl bana 'Kırmızı sütyenli' diyebilirdi ki?! Buna o hakkı tanımamıştım oysaki.

İçimdeki saygılı, resmi kız bir anda gitti ve yerini çirkef bir kıza bıraktı. "Ne diyorsun ya sen kırmızı sütyenli falan?" diye çıkıştım kendime kontrol ederek. "Bu ne samimiyetsizliktir ya! Kaç yaşına gelmişsin hala bir bayanla insan içinde nasıl konuşulur öğrenememişsin, dikkat et de ben öğretmeyeyim"

İfadesi birden değişti, yüz hatları sertleşti. "Sen de kaç yaşına gelmişsin ama hala evin içinde iç çamaşırlarıyla gezmemen gerektiğini öğrenememişsin, dikkat et de ben öğretmeyeyim" deyip güldü. Resmen benimle alay ediyordu. Ayrıca evde abiyeyle falan mı gezeyim?

Sinirden bende güldüm ve "Ya sen nasıl bir sapıksın? Hem karşımızdaki evden beni izle, birde gel arabama çarp sonra bana burada laf çarpıtmaya falan çalış!" diye bağırdım.

Bağırmam onu rahatsız etmişti, birden sinirlendi. "Bak güzelim seni bu son uyarışım. Benimle konuşurken konuşmalarına dikkat et!"

Dudağımı ısırıp başımı sinirden gülerek sağa sola salladım. "Ben kime neyi anlatıyorum?!" diye konuştum kendi kendime. Beni umursamadan arabasına yöneldi ve telefonunu alıp bir şeyler yaptı. Daha sonra kulağına götürüp konuşmaya başladı. "Alo, ben Poyraz." Demek adın Poyraz. Bir yerlerden tanıdık geliyorsun sende bana ama neyse. "Evet ağabey ya, ufak bir kaza yaptım. Mahalleden caddeye çıkarken sorunlu bir arkadaşa çarptım" dedi ve dönüp baktı. Ah ben mi sorunluyum, üzgünüm ama acilen bir doktora görünmelisin.

Poyraz'a bakmayı kesip Aslıya döndüm. O da sanki hiçbir şey olmamış gibi Poyrazın yanındaki adamla gülüşerek muhabbet ediyordu. Sesli bir şekilde öksürüp dikkatini çekmeye çalıştım, bana dönüp bakınca gözlerimi kısıp baktım ve başımı ağırca salladım. Beni anlayıp muhabbetini kesti ve yanıma geldi. Önüme geçip "İyi misin?" diye sordu.

Başımı evet anlamında sallayınca fısıldayarak "Şu kırmızı sütyenli kız meselesi ne acaba, daha önce bu adamla nerede karşılaştın? Ayrıca adam sana da tanıdık gelmedi mi?" diye sorunca tam sabah olanları anlatacakken Poyrazın bize doğru geldiğini gördüm ve "Sonra anlatırım" dedim.

Kod Adı: Bay Sapık [Wattys2016 Kazananı]Where stories live. Discover now