-51- Sana bensiz ölmek HARAM!

114K 4.8K 1K
                                    

Medya: Vedat Saraç Gif

Bukreden

Yüzümün yalanmasıyla açtım gözlerimi. Gözlerimi açmamla Bukrazın havlaması bir oldu. Küçük bebeğim bütün gece başımda durmuş ağlamamı izlemişti. Ben ağladıkça o yüzümü yalıyor, patisiyle beni dürtüyor bir de sırnaşıyordu. Etrafa bakınca gece olduğunu gördüm. Başımdaki ağrıyı umursamadan yataktan kalktım. Bukraz da havlayıp yataktan kalktı. Kapıyı açınca Bukraz benden önce çıktı. Bende arkasından çıkıp salona ilerledim. Salona girince Aslıyı gördüm. Camdan dışarıya bakıyordu. Bukraz içeriye girince havladı. Bukrazın havlamasıyla Aslı arkasını dönüp bize baktı. Beni görünce hemen yanıma gelip sarıldı. Sarılmasına karşılık veremedim. "İyi misin?" diye sorunca sadece başımı 'hayır' anlamında salladım. Gözüm duvardaki saate takıldı. Gece ondu. On mu? Ben kaç saattir yataktaydım. Aslıya "Ben kaç saattir odadayım?" Diye sordum.

"Neredeyse bir gündür uyuyorsun. Odaya sana bakmaya gelince Bukrazda peşimden geldim. Uyuyordun çıkarmaya çalıştım ama başarısız oldum. Zorla çıkarmaya kalkışınca üzerime havladı. Seni çok seviyor"

Aslıdan duyduklarımla etrafımda dört dönen Bukrazı kucağıma alıp koltuklardan birine attım kendimi.

Aslı "Ruh gibi gözüküyorsun. İstediğin bir şey var mı?" diye sorunca "Poyraz" dedim.

"Poyrazı istiyorum" dememle birlikte masanın üzerinde olan Aslının telefonunu almam bir oldu. Kilidini açıp Keremi arayacaktım ki Aslı "Boşuna arama" dedi. Ne demek boşuna arama?

"Ne diyorsun Aslı?"

"Saat başı arıyorum mesaj atıyorum. Kereme, Anıla, Sinan'a hepsine ne mesaj atan var ne geri arayan"

Ağlamamak için direndim ama nafile. Ellerimle yüzümü kapayıp sessizce ağlamaya başladım. Aslı yanıma gelip bana destek olmaya çalıştı. Oturduğum yerden kalkıp Bukrazla birlikte salondan çıktım. Poyrazın odasına geri dönüp Bukrazla birlikte yatağa oturdum. Bukrazı kucağımdan indirip yatağa koydum. Yataktan kalkıp gardolabını açtım. İçinden Poyrazın siyah boğazlı kazağına alıp burnuma götürdüm. Kokusunu içime bol bol çekerken kendi kendime de konuşuyordum. "Sadece bir kere sesini duyup 'iyiyim' demen için her şeyimi veririm bay sapık"

Kazağa sarılıp ağlamaya başladım. "Sana bir şey olduğunu düşündükçe içim gidiyor be... Ölüyorum"

Ağlamalarım arasında değişik sesler duydum. Sesin geldiği yöne bakınca Bukrazın patileriyle gözlerini kapadığını gördüm. Yanına yaklaşıp kucağıma aldım. Patilerini gözlerinden çekip parmaklarımı gözlerinin altında gezdirdim. Gözlerin altı yaştı. O da mı ağlamıştı? Bir de utanmış patileriyle gözlerini kapamıştı. Gözlerimden akan yaşlarla birlikte Bukrazın kafasına öpücük kondurdum. "Sen de mi bay sapık için ağlıyorsun? Merak etme o bizi bırakmaz" O bizi bırakmaz! O bizi asla bırakmaz!

Bukrazı kucağımdan indirip yataktan kalktım. Yataktan kalkmamla gözlerimin kararması, kulaklarımdaki çınlama bir oldu. Ayakta duramayacak hale gelince kendimi yere attım.

Her şey yavaş yavaş netleşmeye çalışırken gördüğüm ilk şey mezar oldu. Mezarın üzerindeki yazı daha çok dikkatimi çekti. 'Poyraz Duman' Gözlerim ölüm tarihi yazan yere gitti. Bugünün tarihi yazıyordu. Düşmemek için mezarın kenarına tutundum. Duyduğum seslerle kafamı kaldırdım.

"Kerem baba buyaya niye geydik?" Kerem kucağında küçük bir kız çocuğuyla birlikte mezara yaklaşıyordu. Arkalarında Sinan, Arda ve Anıl da vardı.

Kerem konuşmaya başlayınca pür dikkat onları dinledim. "Seni biriyle tanıştırmaya geldik"

"Kimle?" diye soran kız çocuğu oysa ne kadar da Poyraza benziyordu.

Kod Adı: Bay Sapık [Wattys2016 Kazananı]जहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें