Geçmiş peşinizi bırakmazken, gelecekten ne bekleyebilirdiniz ki? Hiç bir şey! Geçmişinizle, geleceğiz arasında kalırdınız. En kötüsü de bazen peşinize düşen bu geçmişin farkında bile olmazdınız...
(Yetişkin içerik)
Alıntıları uzunca bir süre Alexandre Dumas / Siyah Lale'den yapacağız gibi?
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Ertesi gün işe, kendimi Amber'ın kulübün her iki bölümünde de görev alan barmaidlerinden biri olan Kimberly'den aşk hayatı ile ilgili tavsiyeler aldığı konuşmanın ortasında bularak başladım.
Henüz daha öğlen saatlerindeydik ancak ileri görüşlülüğümüz sayesinde sanki ihtiyacımız olduğunu bilerek çoktan Amber'ın soğutucudan çıkarttığı biraları Grace ile birlikte götürmeye başlamıştık. Bir tane şimdi içsem, bir taneyle de akşamı geçirebilirim diye kendimi avutuyor ve işimin beni bir gün alkolik yapmayacağını umuyordum. Gerçi sırf bu yüzden kimsenin tercih etmeyeceği alkol oranı düşük light biraları tercih ediyordum, hatta Edwin'in bunları sırf benim için barda bulundurduğunu bile düşünmeye başlamıştım.
Kimberly için ise Edwin'in kadın versiyonu diyebilirdim sanırım...
Yani kısmen...
Başlarda onu sıcak ve dışa dönük biri sanmıştım. Netice de ilk denediğim de havyarı da sevmiştim ta ki balık yumurtası olduğunu öğrenene kadar...
Burada çalışmaya kendine zengin bir koca bulmak için başlamış ve amacını da asla gizlememişti. En azından dürüst olduğunu düşünmek, varlığını benim için katlanılır kılan şeylerden biriydi. Yaşlı ya da genç, evli veya bekâr pek seçici de olduğu söylenemezdi. Parası olan birileri hep hayatında olurdu ve onlara aldırdıklarıyla övünmeyi de seviyor olması midemi bulandırsa da bunu daha çok erkeklerin aptallıklarına vurmayı tercih ediyordum. Dediğim gibi, Kimberly berbat bir karaktere de sahip olsa ve yanımda tutmayacağım insanlar arasında başı da çekse en azından niyeti konusunda dürüsttü...
Ben bar tezgâhının arkasında bir önceki günden kalan teslimat listelerini kontrol ederken, Kimberly tezgâha yaslanmış bir yandan toz alırken bir yandan da kendisini dikkatle dinleyen Amber'a kendince tavsiyeler veriyordu.
"Erkekler çok basittir eğitilemezler. Hepsi büyüme ve gelişme özürlüdür."
Kendimi tutamayıp Amber'a göz kırparak, "O iş tuvalet eğitimi almalarıyla son bulur." dediğim sırada belki de Kimberly ile ilgili düşüncelerimi tekrar gözden geçirmem gerekiyordur diye düşünüyordum ki, "Kız kurusu olmak istiyorsan sorun değil. Ancak bir ilişki istiyorsan işte sana altın değerinde tavsiyelerim; zayıfla, güzel ve seksi birkaç iç çamaşırı al. Onların ilgilendiği tek şey görüntüdür. Hiç kimse, hatta sen bile ilk bakışta karşındakinin karakterine âşık olmazsın." diyerek kendisiyle ilgili düşüncelerimde aynı yerde kalmama sebep oldu.
