5- En Güzel Gün

2K 199 530
                                    

Medyada Amenia için çizdiğim kara kalem resmi var, sizler yine de resme bağlı kalmayarak hayalinizdeki Amenia'yı hayal etmeye devam ediniz...

Video; Elemantalist Lux| Login Screen-League of Legends okurken dinlemenizi tavsiye ederim...

Video; Elemantalist Lux| Login Screen-League of Legends okurken dinlemenizi tavsiye ederim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Y.Ö. 124 Herrum Alabanos

Amenia'nın yorgun bedeni, gece deliksiz bir uyku çekmişti. Şimdiyse uykusunu alan göz kapakları ağır ağır aralanıyordu. Sağ kolunun üzerinde uzunca bir süre yatmış, kolu uyuşmuş, eli karıncalanıyordu. Bedeninin ısıttığı yatağın tembelliği cazip gelse de Amenia artık uyanma vaktinin geldiğinin farkındaydı. Gözlerini kırpıştırdı, tebessüm etti ve esneyerek güne merhaba dedi.

Uyanır uyanmaz çalışma masasının üzerine baktı. Annesi sabah şifahaneye gitmeden evvel mumları değiştirmişti. Masanın üzerindeki deri ciltli defterleri ve kalın kitaplarını odasındaki kitaplığına kaldırmış, çöp nihayetindeki yere atılan parşömenleri toplamıştı. Eğer çok yorgun olmasa annesi gelince mutlaka uyanırdı. Hem bu küçük temizlik işlerini annesinden devralırdı hem de günü uyuyarak geçirmemiş olurdu. Bunları düşünerek yatağını terk etti.

Pencereye yöneldi. Pembe perdeleri düzelterek ahşap pencerelerin açtı. Temiz hava eşliğinde, ışık ve gürültü Amenia'nın odasına doluşuyordu. Dışarısı fazla aydınlıktı. Alabanos şehri bütün gürültüsü ile günü yarılamıştı. Bir önceki gece yapılan şölenden eser kalmamıştı. Sandalyeler masalar kaldırılmış, Herradenler sıradan bir gün gibi koşuşturmacalarına devam ediyorlardı. Hava ısınmış, Kardeşlik Konseyi Merkezi ve Alaban heykeli ihtişamla parlıyordu.

Meydan manzaralı penceren dışarıyı izleyen Amenia bir müddet Herradenlere baktı. Tam tepede olan Nebulio'ya rağmen Herradenler, meydanı tıklım tıklım doldurmuş, birbirlerini kah iterek kah geçerek uçuşuyor ya da yürüyorlardı. Kimi Herradenlerin ellerinde sepetler, meyveler, kurumuş etler ve şerbetler ile doldurmuş kaplar vardı. Meydanın sağ tarafındaki uzun sokağa gitmekteydiler. Kimi Herradenler de sağ taraftaki sokaktan ellerinde kitaplar, çuval çuval arpalar ile meydana geliyordu. Bir müddet bu yoğunluğun sebebini düşünen Amenia, o sokakta ne olduğunu hatırlayınca hızla pencereyi terk edip, dolabının önüne geçti.

Nasıl olur da unuturdu! Bu gün pazar kurulacaktı. Alabanos'da ayda bir gün pazar kurulurdu. Ve Amenia geçen pazar zamanı tüccar Bahd'a sipariş vermişti. Öğle vaktine kadar uyuduğu için telaşlandı. Söylene söylene dolabının beyaz kapaklarını açıp kıyafetlerinin arasına elini daldırdı. Uçuk pembe renkli elbisesini ve çantasını alıp dolabının kapılarını kapattı. Aynanın karşısına geçip hazırlanmaya başladı.

Geceliğini çıkartıp elbisesinin astarını giydi. Bu elbise ile uçacağı için astarı pantolon etek şeklinde dikilmiş, ince belinden ayak bileklerine kadar uzanıyordu. Kanatları için sırtında açıklık olan, kolları tülden, etekleri pileli, uçuk pembe elbisesini giyip kuşağını beline taktı. Henüz kanatlarını sırtından çıkartmamış, odasında koşuşturarak hazırlanmaya çalışıyordu. Bir an önce pazara gidip istediği yeni teleskop merceklerini ve kitapları almak istiyordu. Dün ormandaki kulübeye gitmeyi düşünmüştü, pazardan sonra da oraya gidecek ve bu mercekleri deneyecekti. Geç kalktığı için yetişemeyeceğini düşündü, telaşlanarak hazırlanmaya başladı.

HİDDARUN *Düzenlenecek*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin