Bölüm-16

97.2K 2.8K 430
                                    

Göz kapaklarıma düşen ağrıyla yavaşça gözlerimi araladım. Gözlerimin parlak ortama alışması için birkaç kere kırptım. Görüntüler netleşirken meraklı suratların, endişeli bakışlarını kucakladım. 

Annem elinde tuttuğu bardağı ağzıma yavaşça götürdü ve ılık sudan içmeme yardımcı oldu. Ilık su geçtiği yerleri yumuşatırken azda olsa rahatlamıştım. Başımdaki ıslak bezin neye yaradığını anlamazken yattığım yerden dikkatlice kalktım. 

Annem" Kalkma kızım, yat istersen."

"İyiyim anne, ne oldu bana böyle?"

En son hatırladığım Tolgay ve saçma sözleriydi. Olmayacak yerde üstüme gelmişti ve beni çileden çıkarmıştı. Bunu yadırgamamam lazımdı çünkü bunlar her zaman ki hareketleriydi. 

Çağrı"Bayıldın Bade."

Başımdaki bezi aldım ve koltuğun üstüne bıraktım. Bacaklarımı yerle buluşturduktan sonra ayağa kalktım. Bütün meraklı bakışlar üzerimdeydi ve bunu dert etmeye hiç niyetim yoktu. 

Arkama döndüm ve adımlarımın hedefinde odam vardı. Arkamdaki şaşkın bakışları göremesem de hissediyordum. O beni rezil etmişti. Hem de ailemin önünde. Benim ismim de Bade ise bunu ona en ağır şekilde ödetecektim. Gerekirse bu uğurda canımı verecektim ama bunu kesinlikle onun yanına bırakmayacaktım.  Cebimdeki telefonu çıkardım ve Gizem'e mesaj yazmaya başladım.

Elma Yanak

Yarın okula gitmiyoruz. Operasyonu gerçekleştirme zamanı geldi. Benimle misin?

Neredeyse bir dakika içerisinde cevap geldi. Mesajı okur okumaz gülümsedim. Kimin kankasıydı sonuçta.

Emirlerinizi bekliyorum efendim :)

Telefonumu cebime sıkıştırırken haince bir gülüş dudaklarımda yerini aldı. Yarın büyük gündü ve ben oldukça heyecanlıydım. 

***

Sıcak boyozumdan bir ısırık alırken ılık çayımı karıştırıyordum. Şeker dağılıp çayla bütünleşirken bakışlarımı Gizem'e çevirdim. Hunharca boyoz yiyen Gizem oldukça tatlıydı. 

"Yavaş yemelisin kanka, gencecik yaşında ölmek istemezsin."

Omuz silkti ve yemeğine devam etti. Yataktan kalktığı gibi benimle buluşmaya gelmişti. Bakımsız ve umursamaz olmasına rağmen bu kadar güzel olmayı nasıl başarıyordu? Ben ise günde en az 1 saatimi saçıma ve makyajıma ayırıyordum. Bu durum beni zorlasa da alışkanlık haline getirmiştim. 

"Sen bilirsin, uyarması benden."

Ağzındaki lokmayı zorlukla bitirdi ve hızlıca konuşmaya başladı. Birkaç tükürüğü suratıma gelse de onu bozmamıştım. 

"Sen beni uyarmayı bırak da bu Tolgay gerizekalısına ne yapacağız onu düşün. Ben anlattıklarınla çileden çıkıyorum sen ona nasıl dayanıyorsun?"

Derin bir nefes aldım ve iyiden iyiye soğuyan çayımdan bir yudum aldım. Şekeri az olsa da bunu sorun etmedim.

"Orasını hiç sorma, ben bile bilmiyorum nasıl dayandığımı. Sadece ona haddini bildirmek istiyorum." 

Gizem gülümsedi. "O zaman bildirelim kızım, ne diye duruyoruz." 

Başımı iki yana salladım. "Nasıl yapacağız?"

Bütün gece düşünsem de aklıma adam akıllı fikir gelmemişti. Planlarım bir yerde tıkanıyordu ve bu hoşuma gitmiyordu. 

"Evini basıp onu güzelce dövelim diyeceğim de, o kaslara bizim yumruklarımız işlemez kızım." 

ZindanWhere stories live. Discover now