2. Bölüm "Tanışma"

74.3K 2.9K 810
                                    

Instagram: dolunaayyz

Hâlâ gözlerimizi inatla birbirimizden çekmezken yanımızdan gelen boğaz temizleme sesiyle gözlerimi çektim. Kahve gözlere sahip olan Araftan kısa siyah saçlı adam yüzündeki ufak tebessümle bana bakıyordu.

"Hoşgeldin mahallemize."

Gülümseyerek başımla selam veridiğimde elini tokalaşmak adına uzattı.
"Özgür ben."

"Dila."

"Dila sevgilim olur kendileri, hayatım Dila da artık yakın arkadaşım."
Aslının gözlerinden okunuyordu Özgürü sevdiği.
Hoş Özgürün de öyle, ikisi de birbirlerine bir nadide esere bakar gibi bakıyordu.
"Öyle mi? Çok sevindim."

Önüme uzatılan başka bir el ile yavaş yavaş gözlerimi elin sahibine çıkardım. Mavi gözler dikkatle bana bakıyordu.
"Biz tanışmadık."
Özgür ve Aslı dikkatle bize bakarken tek kaşımı havaya kaldırarak Araf'a bakmaya devam ettim.
Tabiki de onun elini sıkmayacaktım. Kaba hareketlerini unutacak değildi.

"Sizinle tanışmama lüzum yok."

Araf'ın anında kaşları çatılırken Özgür'ün şaşkınlıkla kaşlarını havaya kaldırdığına şahit oldum.
"Bu da ne demek?"
Sert sesi irkilmeme neden olurken yine de kendimden taviz vermeyerek çenemi dikleştirdim.

"Sizi tanımak istemiyorum demek."

Kaşları yine anlamamazlıkla çatıldı, başını yana doğru yatırarak gözleri kısılı yüzümü seyretti.
"Sebep?"

"Sebep belki de bana durduk yere olan kaba tavırlarınızdandır? Sadece yaşanan olaydan dolayı bana hesap sormaya kalkmanızdandır belki de? Ne derdiniz," dediğimde başını başka tarafa doğru çevirerek derin bir nefes aldı ve dilini aheste aheste dudaklarında gezdirdi. Gözlerime hakim olamadım, bakışlarım bir süre ıslak dudaklarında durduğunda nefesim kendiliğinden hızlandı.

Başımı zorlukla başka bir tarafa çevirdim. O, etkileyici bir adamdı ve ben manyak gibi onun her hareketini izliyordum. Bu yanlıştı,
"Öğrendiniz mi bari? Mahalleden miymişim?" dedim ve yüzüne doğru eğilerek, "Delikanlı." diye fısıldadım.

Yüzü anında değişirken dişlerini sıktığını yanaklarındaki çukurlardan anlıyordum. Fazla sinirliydi. Yoksa ona ilk defa baş kaldıran birisi olduğum için mi böyleydi? Alayla gülümsedim. Bu mahallede nasıl herkes ona itaat ediyordu çözememiştim. Bunu görmemiştim çünkü taşınalı daha saatler olmuştu ve başıma gelen şeye de bakın...

"Anlaşılan yürek yemişsin. Benimle kimse böyle konuşamaz."

"Kimsin sen?"

"Bu mahallenin kralı."

Yüzümde hiçbir değişim olmazken omuz silkerek kollarımı göğsümün üzerinde bağladım. Gözleri bir anlığına belirginleşen göğüslerime düştü.
"Bu hiçbir şeyi değiştirmez. İster devlet başkanı ol yine tavrım aynı olur. Sen bana nasıl davranmam gerektiğini söyleyemezsin."

"Öyle mi?"
Başımı ağır ağır salladığım sırada alnındaki damarın dışarıya doğru fışkıracak gibi attığını gördüm.
Sinirlenmişti. Ona baş kaldırmama sinirlenmişti.
"Sen abime kafa mı tuttun?"

Özgür inanmayan gözlerle bana bakarken başımı sallayarak Araf'ın beni öldüren gözlerine baktım.
"Ben kimseden emir almam. Bunu o kafana sok, bir kadınla nasıl konuşulacağını öğren, öyle konuşalım kaba herif."

Arkamı dönüp gidecekken bundan vazgeçip son kez gözlerimi Araf'ın deniz mavisi gözlerine değdirdim.

"Ha bu arada, ben Dila Güneş. Tanıştığımıza hiç memnun olmadım Araf Kozcu."

DelikanlıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin