Delikanlı

29. Bölüm "Kız istemeye gidiyoruz!"

Herkesin gitmesinin ardından aşağıya inmiştik. Araf ceketinin ardından beklemediğim bir şekilde gömleğinide çıkartırken gözlerimi kocaman açarak ona baktım. Arifle Özgür vardı lan! Zorlukla yutkunarak kol kaslarına bakarken içine giydiği siyah atletle birlikte rahat bir nefes verdim. Eğer karın kasları gözükseydi asla gideceğim yere gidemez hayranlıkla onu izlerdim. Gerçi..Ben bu adama her haliyle tutuluyordum orası ayrı bir mesele.

Kadir'in yüzü arif ve özgürden dayak yemekten kıpkırmızı olmuştu. Şimdi Araf'ın yapacaklarını hayal edince..baya eğlenceli olacaktı ama malesef ben bu eğlenceye katılamayacaktım. Bu akşam Aslı ve Özgür'ün sözü vardı. Erkek tarafı olarak kız istemeye gidecektik! Gündüz kız tarafı olarak aslıya yardıma gidecektim. Sonra da kendi evime geçer hazırlanır erkek tarafı olurdum. Aslı her ne kadar erkek tarafı olmamam için uğraşsa da Özgüre verdiğim sözü hatırlatarak onu susturmuş gönlü kalmasın diye de gündüz kız tarafı olacağımı söylemiştim.

Boğazımı temizleyerek Araf'ın bana bakmasını sağladığımda elinden tutarak duvarın arkasına geçtim. Böylece bizi göremezlerdi. Araf merakla bana bakarken iç çekerek gök mavisi gözlerine baktım. 
"Benim gitmem lazım sevgilim malesef aranıza katılamacayacağım akşam için hazırlanmam lazım. Çok geç kalmayın, Özgür de benim peşimden çıksın çocuk damat."

Ellerini belime sımsıkı sararak dudaklarını usulca göğsümdeki Araf dövmesine bastırdı. Nefesimi tutmuş bir şekilde kollarımı boynuna doladım. Beni her dövmemden öptüğünde içim kıpır kıpır oluyordu.
"Tamam. Fazla açık giyinme Dila, tamam mı bebeğim?"

Usulca sorduğu soruyla birlikte bana attığı masum bakışlara karşı sinsice sırıtarak yüzüne baktım. İkimiz de dekolteli giyineceğimi çok iyi biliyorduk. Kendimi geri çekmek adına hareketlendiğimde izin vermeyerek sırtımı duvara yasladı.

"İlk önce motivasyon öpücüğümü alayım. Ben bu dudaklar olmadan enerjimi toplayamam ki."
Depo da Arif, Kadir ve Özgür'ün olduğunu umursamadan tutkuyla dudaklarına bir öpücük bıraktım. Işıltılı gözlerinin kenarınada bir öpücük kondurarak geri çekildim. İç çekerek gözlerime bakıp başını yana doğru yatırarak bedenimi süzdü.

"Sen adamı yakar kül edersin."

"Sen zaten benim ateşimde yanıp kül oldun Araf Kozcu."
Göz kırparak bana hayranlıkla bakan gözlerine karşı dolgun kıvırcık saçlarımı savurarak depodan çıktım. Hazırlanmam gereken bir söz vardı.

~~~~~

Kuyudan çıkar çıkmaz aslılara gelmiştim. Yoğun bir tempoyla her birimiz başka işleri halletmiş en sonunda Aslıyla birlikte arka bahçeyi mavi detaylarla süslemiş ve en sonunda kendimizin süslenmesine geçmiştik. Daha doğrusu aslıyı süslemeye geçmiştik. Aslı aldığımız mavi kabarık elbiseyi üzerine giydiğinde hayranlıkla üzerini inceledim. Mavi kat kat kabarık tüllerle süslü olan göğüs dekolteli elbise onu fazla güzel göstermişti. Saçlarına dağınık bir topuz yaparak makyajını hafif tutmuştuk. Ben böyle hayran olduysam Özgür'ün dibi düşerdi. 

"Dila çok abartı olmadı değil mi?"
Aslı bir kaç saattir olduğu gibi her şeyden emin olmak istercesine korkuyla bana aynı sorusuyla birlikte heyecanına karşı kıkırdayarak başımı onaylarcasına salladım. Acaba Arafla sözümüz olursa ben de mi böyle olacaktım? Sahi..Arafla sözümüz olur muydu?

"Saçmalama Aslı. Bu senin sözün, tabi ki böyle giyineceksin. Peri gibi oldun o kadar çok güzelsin ki..Özgür'ün dibi düşecek."
Dediklerime karşı utanarak gülümserken makyajını bozmamaya dikkat ederek yanaklarını sıkıp çantamı elime alarak ayaklandım.
"Neyse seni hazırladığımıza göre ben artık gidip kendim hazırlanabilirim, malum erkek tarafıyım."
Kızgınlıkla bana bakarak ofladı. Kesinlikle erkek tarafı olarak gelmemi istemiyordu ama Özgüre sözüm vardı. Yengesi olarak ben onun yanında olacaktım.