78. Bölüm "Aylar sonra..."

9.6K 745 59
                                    

                                6 ay sonra....

"Araf! Kalkamıyorum sevgilim gelir misin!"

Nefes nefese Araf'a seslenerek kalkmaya çalışmaya pes edip yatağımda uzanmaya devam ettim. Karnım o kadar çok büyümüştü ki artık yerimden kalkamıyor, kıyafetlerimi tek başıma bile giyemiyordum. Minik bebeklerim bu aralar beni fazla zorluyorlardı. Karnım büyüdükçe hareketlerim daha da kısıtlı hale gelmişti ve neredeyse çoğu zaman evden çıkamıyordum.

Tek başıma ne bir ev işi ne de kendime bakabiliyordum. Neyse ki Araf bu süreçte bir an olsun yanımdan ayrılmamıştı. Evin çoğu işini o yapmış, sütyenimden çorabıma kadar kendi elleriyle giydirmişti. O harika bir eşti, mükemmel ötesi bir baba olacaktı. Araf olmasa tek başıma ne yapardım hiç bilmiyordum.

İyi ki vardı, hep var olsundu...

Elimi kocaman karpuz büyüklüğünde olan karnımın üzerine koyarak yavaş hareketlerle okşadım. Ne zaman onları hissetmek istesem böyle yapar çok gecikmedende onların karnımda tepişmelerini hissederdim.

Tamda beklediğim gibi karnımın üzerinde bir ayak izi belirdiğinde kıkırdadım. Acaba bu tekme Milandan mı yoksa Ahudan mı gelmişti? Bazen Arafla bu yüzden atışmaya başlıyorduk.

O her defasında ne zaman tekme atsalar ikisininde birlikte attığını söylüyor ben de böyle bir şeyin mümkün olamayacağını söyleyerek beliren tek bir ayak izi olduğunu gösteriyordum fakat buna asla inanmıyordu. İkisininde birlikte harekete geçtiğini söyleyip birbirleriyle daha doğmadan ortaklık yaptıklarını ima ediyordu.

Hafif bir iç çekme sesi duyduğumda başım kapıya dönerken yüzündeki hayranlık duyduğu ifadesiyle beni izleyen kocamla karşılaşmıştım.

"Bu sefer hangisi tekme attı?"

Alayla sorduğu soruyla gülmem daha da artarken daha fazla kapıda durmayarak yanıma gelerek yatağa uzandığında her zaman yaptığı gibi başını göğsüme yaslayıp elini usulca karnıma koydu.
"Bazen tekmeleri beni zorluyor olsa da, onları hissetmeyi çok seviyorum." diye mırıldandım.

Araf elini karnıma koyar koymaz ikinci tekmede hiç beklemeden gelmişti. Karnımda bir ayak izi belirirken kıkırdadım. Bize bazen 'Biz buradayız!' demeyi seviyorlardı...
"İki ortak bir olup yine tekme atarak karımı zorluyorsunuz." Al işte yine başlıyorduk gözlerimi devirerek başımı onaylamazca salladım.

"Araf görmedin mi tek bir ayak izi vardı, birlikte atmadılar!" dediğimde başını onaylamazca sallayarak huysuzca homurdandı.

"Hayır kesinlikle arkadan birbirlerini destekleyerek tekme atıyorlar...Şimdiden karnında birlik olduklarına yemin edebilirim."

Ah şu erkekler, sizcede bazen bir bebekten daha beter halde huysuzlukları yok mu?

"Bugün seninle tartışmayacağım çünküüü benim iki tanelerimin odasını yapacağız!" diye neşeyle konuştuğumda Araf hamilelikte her yerimin şişmesi gibi var olan yeni tombul yanaklarıma birer öpücük kondurdu.

Bugün kuyuya gitmeyecek çocuklarımızın odasını yapacaktık. Araf bebeklerimizin cinsiyetini öğrenir öğrenmez yapmak istesede buna müsade etmemiş ve son aylara doğru yapmamızı söylemiştim. Ve şimdi neredeyse doğurmama iki hafta kalmıştı...

Ah hatırlamak dahi istemiyordum. Doktorum buna stres yapmamam için beni defalarca kez uyarmıştı, kesinlikle stres yapmamalıydım.

"Hadi bebeklerimizin odasını yapmaya gidelim."

"Gidelim bakalım" dedi ve belimden tutarak kilolu halime rağmen beni kolaylıkla kaldırdı. Ayağa kalkmamla her zaman yaptığım gibi bir küçük penguen gibi pıtı pıtı boydan aynamın karşısına geçip kendimi süzdüm.

DelikanlıWhere stories live. Discover now