BÖLÜM - 62

28 1 0
                                    

KAYA ANLATIYOR:

Ankara'ya tıngır mıngır giden peynir kokulu otobüsün camından karanlık yolu izliyordum. O kadar çok uykum vardı ki uyuyamıyordum. Ertesi gece İstanbul'da 15 saatlik bir sokağa çıkma yasağı başlayacak, bütün otobüs, gemi ve tren seferleri iptal edilecek ve kaçırılan İsrail Başkonsolosu Elrom'u bulmak için tüm evler karış karış aranacaktı. Şanslıymışım ki yasak başladığında İstanbul il sınırını çoktan geride bırakmıştık. 23 Mayıs'ta adına balyoz operasyonu denilecek olan cadı avından ise haberi yoktum henüz. Ev ev arama yapılacağını bilseydim Ulaş'ı bırakıp da kaçar mıydım böyle? Ona evini açmış, büyük riskler alarak kendisini saklamış olan insanları daha fazla tehlikeye atmamak için Ulaş'a haber bile veremeden apar topar kaçıyordum İstanbul'dan. Meriç'in sabah uyanıp da beni evde bulamayınca endişelendiği o gün tüm risklerine rağmen Ulaş'ı görmeye gitmiştim. Ulaş'ı ilk kez böyle keyifsiz görüyordum. Aklım Ulaş'ta gözüm yolda içim geçmiş. Gözümü açtığımda Ankara'daydım.

Ankara her zamanki griliğiyle karşıladı beni. Bu kez de Levent düşüvermişti aklıma. Levent'in de olduğu o günler... Hani korkusuzca, umutla, hiç ölmeyeceğimizi sandığımız hayatın bir gününü daha tüketmenin keyfini sürdüğümüz zamanlar... Şimdi herkes dört bir yanda, yarınlarından endişeli... Oynadığımız bu tatsız köşe kapmaca oyununda tüm köşeler çoktan kapılmış, baktığım her yeri son görüşüm, gördüğüm her yüze son bakışım hissiyatının derin acımasızlığı yerleşmiş yüreğime...

Erdal bu muayenehaneyi de bırakmış olmasa ne yapardık? Sadece Ulaş ve ben, ha bir de artık Zeynep biliyordu burayı, anahtarı sadece Ulaş'la bende vardı.

Güven içinde daldım uykuya o gece.

Sonrasında kapının deli gibi yumruklanması, kırılırcasına açılması, etrafın darmadağın edilmesi, kaç yıllık tıp kitaplarının dahi sakıncalı bulunarak toplanması ve bileklerime takılan kelepçe...

Acıyla anladım, Ulaş yakalanmıştı. Biliyordum, konuşmazdı Ulaş. Bir şekilde işte bulmuşlardı burayı.

Bir şekilde, hem de çok kolay bir şekilde bulmuşlardı burayı. Ulaş'ın yakalandığı gün giydiği pantolonun cebindeki adres burayı gösteriyormuş.

Hepsi bu...

SEPYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin