-26-

4.2K 183 105
                                    

Medya: Masal Karaca
____________
Yazarın ağzından:

Savaş, Sezenin evinin önünde arabadan inerken aklı hala Masaldaydı. Onu öylece bırakmaz istemese de hem Masalın kendisine karşı soğuk oluşu hem de Sezenin başına bir şey gelmesinin daha fazla sorun açacağı gerçeğiyle buraya gelmişti.

Sert adımlarla kapının önünde dikilen Sezene yaklaştığında "Sorun ne?" diye sordu direkt. Fazla oyalanmadan eve, Masalın yanına, gitmek istiyordu.

Sezen, Savaşın aksine yakın tavırlarla ona yaklaştı. Gözleriyle Savaşı süzerken "Sana sürpriz hazırladım. Seni özledim" dedi tutkulu bir şekilde.

Ellerini Savaşın göğsüne koyacağı sıra Savaş geri çekildi. Sinirini bastırmaya çalışırken "Bu muydu acil olan şey?!" diyerek sesini yükseltti.

Sezen bozulsa da bunu belli etmeden "Sen beni özlemedin mi?" diye fısıltıyla konuştu Savaşa daha çok sokulurken.

Savaş omuzlarından tutup Sezeni kendinden uzaklaşırken "Artık hareketlerine dikkat et! Çocuk değilsin! Biz ayrıldık ve bitti! Ayrıca baban, seni benim etrafımda görmeyi hoş karşılamaz haberin olsun. Bir daha gerçekten acil bir şey yoksa beni arama!" dedi sertçe. Sezenin bu uyarıya ihtiyacı vardı.

Savaş arabasına ilerlerken Sezen sinirle soludu. Bu sefer olmamıştı ama bir dahaki sefere tekrar Savaşı kazanmayı deneyecekti. Sezen Kara kolay vazgeçmeyi sevmezdi...
__________

Savaş evin bahçesine giriş yaptıktan sonra arabadan indi. Anahtarları korumalardan birine uzattıktan sonra hızlıca eve gitmeye başladı. Bir an önce Masalı görmek istiyordu. Kendisine soğuk davransa bile istiyordu...

Evden içeri girdiğinde herhangi bir ses duyamadı. Masalın uyumuş olma ihtimali aklına gelirken salona ilerledi. Kendini koltuğa bıraktığında sehpanın üzerindeki kutu dikkatini çekti.

Evden çıkmadan önce Masalın arkasında bir şey sakladığını fark etmiş ama o an önemsememişti. Sakladığı şey bu kutu olmalıydı.

Savaş kutuyu eline alıp açtığında beyaz bir kot ceketle karşılaştı. Istemsizce kaşları çatılırken ceketikutudan çıkarttı. Masalın bu ceketi kime aldığını düşündü birkac saniye. Çünkü kendisi beyaz giymezdi ve Masalda bunu bilenlerden biriydi.

Kutunun dibindeki notu gördüğünde düşünmeyi bırakarak nota uzandı ve okumaya başladı.

Kendini hapsettiğin zifiri karanlığının içindeki beyazı gördüm. O beyazı kaybetme. Eminim içindeki beyaz kadar, bu beyaz da sana yakışacak. Her şey için teşekkür ederim Savaş Kayahan...
-Masal

Savaş notu defalarca okudu. Kendisine yazılmıştı. İçinde anlamlandıramadığı hisler oluştu. Masalı görmek istedi o an, her şeyden çok...

Hızla yerinden kalkarak yukarı çıktı. Masalın odasının önüne geldiğinde her zamanki gibi çalmadan kapıyı açtı.

Içindeki kendine bile itiraf edemediği heyecanla Masalı görmeyi beklerken Masal odada yoktu.

Kötü düşünceler zihnini ele geçirirken diğer odalara baktı. Her boş odada siniri arttı. Içinde biriken sinirle aşağı inip evden çıktığında korumalara dönerek "Masal nerede?!" diye yüksek sesle bağırdı. Sakin kalmak şuan ona uzak olan tek şeydi.

Korumalardan biri "Ihsan ile yürüyüşe çıktılar Savaş Bey. Orman yoluna gittiler." diye açıklama  yaptığında biraz olsun rahatlamıştı. Ama Masalı görene kadar tamamen rahatlamayacaktı.

Savaş Kayahan karmaşık bir adamdı. Ve bununle beraber karmaşık bir hayata da sahipti. Masal ise bir anda bu karmaşık hayata yerleşmişti. Savaş bundan şikayetçi değildi. Ama sadece korkuyordu. Kendisi bile bunun farkında değildi. Masal onun hayatına yerleştiği zamandan beri onu kaybetmekten korkuyordu.

Siyaha TutkunWhere stories live. Discover now