Bölüm 50 - Part 2

1.5K 97 7
                                    

Ethan

"Artık onu uyandır. Nasıl uyanmadı anlamış da değilim. " dedi Teresa banyodan çıkınca. Claire dün gece koltukta, üzerimde uyuyakalmıştı. Pek uyuyakalmak denilemezdi aslında. Daha çok hareket ettirilmeyi reddetmişti. Teresa'yı koltuğun diğer ucundan tekmeleyip bacaklarımı uzatırken bile sızlanmıştı. Niyetim tek başına burada uyumasına izin vermekti ama altından kalkmaya çalışınca beni bırakmamıştı. Sol bacağım geceden beri uyuşuktu bu yüzden.

Üzerimde yumak haline gelmiş Claire'in saçlarını okşarken adını söyledim. Uyanması zor olmuştu. Sanki uyumamış da bayılmış gibiydi. "Doğrulabilecek misin? " diye sordum o gözlerini ovarken. Başıyla onayladı. Ağırlığı üzerimden gidince bacağımdaki uyuşukluk kaybolmaya başlamıştı.

"Sana yiyecek bir şeyler getireyim. " dedi Tom.

Claire bir şeyler yemeye çalışırken biz de tekrar planın üzerinden geçtik. Dahiyane bir plan olmasa da Claire'e hakkını vermek lazımdı, işe yarayabilecek bir plandı. Aynı anda birden fazla kişinin zihnine girmek hem de böylesine riskli bir iş için beni immobilize bırakabilirdi. Ama herkes birbirinden uzak ve izole olurlarsa gerçekten de bir şansımız vardı. Bize saldırmayacaklarını bilsem şu an başka kimseyi riske atmadan Cam Bina'ya girer ve herkesin zihnini değiştirebilirdim. Ama bunun öyle kolayca olmayacağını biliyordum.

"Sandra ile konuştun mu?" diye sordum Tom'a bakarak. Christina bir köşede saçlarını örüyordu. Aynısını ben de Claire'e yapmak için zihnimde not ettim. Karışıklık çıkması durumunda en azından saçı onu engellemezdi.

Tom başını salladı. "Sabah konuştum. Yardım etmeyi kabul etti. "

"Öylece kabul mu etti?" diye sordu Christina haklı olarak.

"Ona kızgın. Kendisi zarar vermemiş olsa bile diğerlerini engellemediği için. " Ayrıca Tom'un en yakın arkadaşlarından biriydi. "Sandra'ya güvenebilirsiniz. O da Miles'ın tüm bunları unutmasını istiyor."

"Onu suçlayamam. Gerçi Miles'la evlenirken de ne kadar ileri gidebileceğini tahmn etmiş olması lazımdı. " diye yorum yaptı Claire.

"Bazen insanların sarhoş edici maskelerinin altından çok farklı canavarlar çıkabiliyor. " dedi Christina doğrudan bakarak. Üzerine atılmamak için kendimi zor tutuyordum. "Kim olduklarını yatağına alana kadar bile bilemiyorsun." Claire suyunda boğuldu, Tess Christina'yı ölümcül bakışıyla şereflendirirken.

Biz- Bizden mi bahsediyor? Bizim- şey yapma- İsmini bile söyleyemezken onunla nasıl bu konu hakkında konuşabilirdim ki.

Claire. Bu onu ilgilendiren bir konu değil.

"Ethan'ın gazabından nasibimi aldım. " dedi Claire bir anda. "Beni bilmediğim bir şeyden koruyormuş gibi davranmayın. " diye devam etti. Christina'nın omuzları dikleşti Tom nefesini tutarken. Teresa tam bana sorgulayıcı bir bakış atacakken Claire tekrar konuşmaya başladı. "Ondan korkmuyorum. Dokunmadan birini bayıltabiliyorum. Bana ne yaparsa yapsın ondan daha kötüsünü bulabilirim. " Gözlerindeki o bakış geri dönmüştü. "Ethan da bunu biliyor. "

Ah, sağlıklı ilişkiler. Dedi Teresa sarkastik bir şekilde. Ne kadar da romantik değil mi? Ethan, eninde sonunda onunla bir konuşma yapman gerekeceğini biliyorsun.

Sen benden önce davranmışsın o konuda.

Ah, düşündüğün kadar değil. Sadece mekaniklerini anlattım. Ve birkaç bir şey daha.

Kapa çeneni. dedim gülerek. Her seferinde iğrentiyle ürperiyor.

Şu işi bir halledelim sizin başka bir yerde daha mahsur kalmanızı sağlayacağım söz veriyorum.

Atlantis'in Beş Kurucusu (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin