Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
LAUV, BTS - WHO.
RUELLE - The Other Side.
bölüm aralarına yine fotoğraf bırakacağım, fotoğrafların temsili olduğunu unutmayınız<3
☽
Kalbimde tarifi imkânsız bir acı vardı. Keskindi, bıçak darbeleri özenle çizilmiş bir portre kadar sağlamdı. Kulaklarımda dinmek bilmeyen vaveylalar, tenime sinmiş kan kokusu ve yaşadığım o acı karışmıştı. Kimdim? Ne için buradaydım? Her şey belirsizdi, kimliğim belirsizdi; geleceğim belirsizdi. Neydim ben? On yedi yaşında bir anne? On yedi yaşında bir eş? On yedi yaşında dünyayı sırtına almış bir kadın? Roséanne Ophelia Slaven kimdi?
Karşımdaki ebeye şok içerisinde bakıyordum. Ne yapmalıydım? Ne demeliydim? Beynim tamamen işlevini yitirmişti. Devamı için gücüm yoktu, tükenmiştim; daha fazlasını yapamıyordum. On yedi yaşındaki bir kadın için tüm gücümü tüketmiştim. Taehyung'u kaybetmiştim, Anna'yı, Lizzie'yi, Mary'i... Şimdi de benim küçüğümü mü? Onu kaybetmeye nasıl dayanabilirdim?
"Hayır," diye fısıldadım. "Hayır, hayır, hayır!" Sesim taştan mahzende yankılandığında arkamda bir hareketlenme hissettim. "Roséanne..." Jungkook'u duymak istemiyordum. Kimseyi duymak istemiyordum. Küçük bebeğimin dünyaya ilk gelişinde ağlamasını dilemekten başka bir çarem yoktu ki benim...
"Neden ağlamıyor?" Dudaklarımın arasından kelimelerle birlikte bir hıçkırık kaçtı. "Neden ağlamıyor? Canı çok mu yandı? Neden nefes almıyor?" Hıçkırıklarımın arasından konuştuğumda Jungkook'un yüzünü saçlarıma gömdüğünü hissettim. Saçlarımda ıslaklık hissediyordum. O neden ağlıyordu? Ben acıdan kıvranıyordum fakat bebeğim ölmemişti ki, o neden ağlıyordu?
"Lalisa," diye mırıldanıp ağlayarak bebeği izleyen Lalisa'ya döndüm. "Neden ağlamıyor?"
Lalisa gözlerini kapatıp hıçkırmamak için kendini sıktığında ebenin oturduğu yerden bebeğimle doğrulduğunu gördüm. "Nereye gidiyorsun?" Şok içerisinde ona baktım. "Bebeğimi ver bana, onu bana vermeden nereye gidiyorsun?"
