1. Kısım GAIA Bölüm 18

1.8K 214 1
                                    

Ertesi sabah uyandığımda ilk yaptığım iş, Bay Lowen'ın bilekliğimdeki bilgisayara depoladığı bilgileri çalışmaya başlamak oluyor. Osiris'in bütün özelliklerini, ne yapıp ne yapamayacağını, bir sorun çıkarsa ne yapmam gerektiğini ve bunun gibi gerekli ne varsa öğrenmeliyim. Öğleden sonra arkadaşlarım da gelip bana katılıyorlar ve yardımcı olmak için ellerinden ne geliyorsa yapıyorlar. Bütün gün boyunca, beynim yağda kızarmış balığa dönüşene kadar devasa denizaltının kaptanlık bilgilerine çalışıyorum.

Annem evde rahat edebilmem için Lena'yı yanında götürdüğünden, benim için çok verimli geçen bir günün sonunda, yorgunluktan bitmiş bir halde yeniden uykuya dalıyorum "Bırakın beni! Rahat bırakın! Hepiniz yalancısınız! Yıllarca bizimle oynadınız! Hayır! Yapmayın!"

Kan ter içinde uyandığımda baş ucumda duran annemi görüyorum "Sadece bir kabustu. Hepsi geçti." Kadın beni rahatlatmaya çalışırken saate gözüm takılıyor ve uykuya dalmamın üzerinden sadece iki saat geçtiğini fark ediyorum. Birkaç derin nefes aldıktan sonra annemi iyi olduğuma ikna ediyorum ve kadının kapımı yavaşça kapayıp çıkmasının ardından karanlıkta kendimle baş başa kalıyorum. Zihnimin derinliklerinden gelen ve benimle konuşan sesi dinlerken yeniden uykuya dalıyorum. "Korkuyorsun değil mi Lara! Korkmalısın da! Aynı zamanda da güçlü olmalısın! Çok güçlü. Kaderini yaşayabilecek kadar güçlü..."

Bugün, Koruyucuların nezarethanesinde tutulan ve yasal savunucusu olduğum Christina'yı ziyaret hakkına sahip olduğum için çok heyecanlıyım. Hazırlanıp evden çıkarken kendimi her şeyin iyi olacağına inandırıyorum. Moralimi herkes için yüksek tutmam gerektiğinin farkındayım ve bundan sonra korkunun beni ele geçirmesine izin vermemeliyim. Her şey yolunda gidecek Lara!

Koruyucuların katına ulaştığımda, doğrudan danışmaya gidip oraya ne amaçla geldiğimi söylüyorum ve üstüm arandıktan sonra, daha önce olduğu gibi bana eşlik etmesi için atanan bir koruyucu ile birlikte nezarethanenin yolunu tutuyorum. Orta yaşın üzerindeki göbekli adam, oldukça ağırdan alarak ilerlerken arada bana bakıp yüzünü ekşitiyor. Onun şahsıma yaptığı bu hamam böceği muamelesinin aslında moralimi bozması gerekirken, aksine beni daha da ateşliyor. Christina'yla görüşeceğim odanın önüne geldiğimizde, adam beni aşağılar bir ses tonuyla sadece üç kelime söylüyor "On beş dakika!"

Odadan içeriye girdiğimde, yıpranmış metal kapı ardımdan gıcırdayarak kapanıyor ve gördüklerim içimin cızlamasına neden oluyor. Küçük odanın ortasında bulunan masanın yanındaki sandalyeye otururken, tam karşımdaki sandalyede oturan kelepçelenmiş kadına gülümsemeye çalışıyorum. Öğretmenimin yüzü, halen ona yaptıkları işkence nedeniyle oluşan morluklar ve şişliklerden tanınmayacak halde olduğundan bakmakta zorlanıyorum.

Savunma yapacak kişi ve mahkum arasındaki gizlilik nedeniyle, odada herhangi bir dinleme cihazı ya da kamera bulunmuyor ama yine de her ihtimale karşı kısık sesle konuşuyorum "Bir planımız var. Seni buradan kurtaracağız. Aslında Gaia'dan birçok kişiyi kurtaracağız."

Düşüncelerim ona baktıkça dağıldığı için, anlatmak istediklerimi kafamda planlayıp konuşma şansım olmuyor "Merak etme. Seni asla burada bırakmayacağız." Christina olduğu yerde, büzülmüş halinden kurtulup bir gayret doğrulmaya çalışsa da, çok acı çektiği her halinden belli oluyor "Senin hakkında yanılmamışız." Bunu söylerken doğrudan gözlerimin içine bakıyor ve bu sırada, bulunduğu durum nedeniyle yaşadığı duygusal çöküntüyü bana belli etmemeye çalışıyor. Kadının bu aciz halini görmek, bedenimdeki her hücrenin isyan bayrağıyla başkaldırmasına neden oluyor.

Her ne kadar sahip olduğum on beş dakikayı sonuna kadar kullanmak istesem de, Christina'nın yanında daha fazla kalmayı bünyemin kaldıramayacağını anlıyorum ve ona fark ettirmeden ziyaretimi sonlandırıyorum "Sadece dayan tamam mı? Gerisini bize bırak!" Sözlerimin ardından kadının tek verebildiği tepki belli belirsiz başını sallamak oluyor. Dışarı çıktığımda kendimi çok kötü hissediyorum ve ne olursa olsun, ne kadar zor olursa olsun başarmam gerektiğini yeniden hatırlıyorum.

GaiaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin