30.

58.2K 3.7K 304
                                    

Bu bölümü güzel yorumuna teşekkür ederek Maviqwqw 'ye ithaf ediyorum. Hepinize iyi okumalaarr ♥

"Siz ne yapıyorsunuz burada?"

Uyku sersemi surat ifademle Kazım enişteme baktım, baktım ve baktım. Biz ne yapıyoruz burada? Çok güzel bir soru. Şimdi biz bu asansöre bindik ama nasıl bindik, neden bindik? Gördünüz, düğmeye bastık bindik.

En az benim kadar sersem görünen Kaan'a çevirdim başımı. Alık gibi birbirimize bakmaya başladık bu defa. "Minel, sana soruyorum. Ne yapıyorsunuz burada?" Gözlerimi ovaladım ve kuruyan dudaklarımı ıslattım. "Halay çekiyoruz enişte, sen de gelsene." Eniştemin çatılan kaşlarına aldırış etmeden, ayağa kalktım. "Dalga mı geçiyorsun kız sen, eniştenle?" Meral hala, bir sen eksiktin. Hoş gelmişsin, canım benim.

"Çok mu belli oluyor dalga geçtiğim?"  Bana uyurken biri yürek mi yedirdi? Doğru söyleyin... "Kız siz ne yapıyorsunuz burada?"  Bunlar, sabah sabah bu cümleyi ezberlediler de akşama kadar bunu mu soracaklar acaba? Derin bir nefes alıp asansörden çıktım. "Ne yapabiliriz acaba? Sabahın köründe kıçımı yırttım bizi kurtarın diye, duymadınız. Biz de yapılabilecek en iyi şeyi yapmışız, uyumuşuz."

Kaan asansörden çıkarken, bir yandan başıyla onayladı beni. "Evet, aynen böyle oldu." Kazım eniştem ve bıyıkları, Kaan'a döndü. "Sen sus bakayım!" Kaan, çipil gözlerini belertip bana baktı. "Bakma oraya, bakma!"

"Ne oluyor damat, sabah sabah ne bu tantana?" Nihayet olaya babaannem de teşrif ettiğine göre, biriniz helva kavurabilir mi? Cevizli olsun lütfen, fıstık sevmiyorum da... "Bunları asansörün içinde koyun koyuna yatarken bulduk anne, daha ne olsun?" Hala, ateşe odun atma hala! Sen bizi bitirdin Meral hala!

"Sabah sabah ne oluyor ya?" Kokoş Müberra, gözlerini ovarak kapıdan bize bakıyordu. "Aa Kaan'da buradaymış." Hülyalı bir bakış attıktan sonra, elini yüzüne kapattı. "Lanet olsun, ben makyajsızım!" Müberra içeri kaçarken, bütün gözler yine bizim üstümüzde toplandı.

"Hayırdır, ne oluyor burada? Niye toplandınız?" Merdivenlerden yavaş adımlarla inen babam, bana baktı. "Minel, sen okulda değil miydin kızım?" Okula diye gidip, bir daha dönmeyesim var şu apartmana babacığım. "Metin abi senin bu kı-" Kazım eniştem babama her şeyi bülbül gibi şakıyıp, fişimi çekmeye hazırlanırken babaannem susturdu onu.

"Damat, hadi sen işe geç kaldın." Kazım eniştemin şaşkın bakışlarına kaşlarını çatıp, başıyla kapıyı işaret etti. Eniştem nihayet işe doğru yol alırken, babaannem başını bu defa Meral halama çevirdi. "Meral, sen de evine gir. İkizlerin valizlerini ancak hazırlarsınız." İkizler bu akşam mı gidiyordu ya, ben unutmuşum onu.

"Ama ann-" Babaannem, bakışlarıyla böldü halamın lafını. Halam da evine girince, sıra babama geldi. "Kızın dersi erken bitmiş, gelmiş Metin. Hadi sana da hayırlı işler." Babam, bu olanlara anlam veremese de sorgulamadan çıktı apartmandan. O delici bakışlar, bu defa Kaan ve benim aramda mekik dokumaya başladı.

"Müberra, sen benim eve gel." Helvamı antep fıstıklı mı yapsanız acaba? Kaan hiçbir şey söylemeden öylece dikilirken, surat ifadesinden de hiçbir şey anlaşılmıyordu. Babaannemin peşisıra merdivenleri çıkmaya başladım. Kalbimin korku dolu atışları, fizandan bile duyuluyor olabilirdi. Anahtarı kilide sokup çevirirken, heyecanım katlanarak artıyordu.

Ayakkabılarımı çıkarıp içeri girdim. Salona girerken, bir yandan da aklımda söyleyeceğim şeyleri kuruyordum. "Babaanne, vallahi biz kötü bir şey yapmadık. Asansör bozuldu, seni de aradım ama telefonu suratıma kapat-" Elini kaldırıp susturdu ve tekli koltuğa oturdu.

"Aferin, gözüme girmeye başladın." Af mı erin? Ney? "Dersi de kaçırmıştım.  Zaten uykum vardı, ufacık yerde öyle yanlışlıkla şey etmişiz. Sarılmış-" Babaannemin şen gülüşü kulaklarımı doldururken, şaşkınlıkla belerttim gözlerimi. "Yanlışlıkla sarıldınız demek?" Elini gözüne götürdü. "Bak bakayım, bende o numaraları yiyecek göz var mı?"

Çaresizce başımı yukarı kaldırıp mırıldandım. "Yok." Çalan zilin sesine sevinsem mi, yoksa daha mı gerilsem ikileminde kalarak kapıya yöneldim. Karşımda Kaan'ı görmeyi hiç beklemiyordum. Endişeli gözlerle yüzüme bakıyordu. "Minel, iyi misin?"

"İyiyim." Yüzümü avuçlarının arasına aldı. "Sana bir şey yapmadılar, değil mi?" Babaannemin sesini duyunca gözlerimi kapattım. "Ne yapacağız oğlum? Minel anlattı bana her şeyi, konu kapandı." Bu konu gerçekten kapanabilir mi artık? Hatta bu günü komple kapatalım, bitsin. Bana gına geldi de...

Çalan bu defa zil değil, telefonumdu. Arayan kişi de, babaannemin yanındayken beni  araması gereken en son kişi; Nalan yengemdi. Alt dudağımı dişlerimin arasına alıp ısırmaya başladım. "Açsana kız şu telefonu. Kim arıyor böyle, susmak bilmedi." Derin bir nefes alıp telefonu açtım. "Elif, ben seni sonra arayayım mı?"

"Minelciğim, yanlış oldu herhalde? Nalan yengen ben." Sus, sus atma o zehirli oku. "Biliyorum Elifciğim. Müsait değilim şu an." Nalan yengemin gülüşü doldurdu kulaklarımı. "Hıı anladım, anladım. Müberra Hanım'ın yanındasın." Sanki o görüyormuş gibi, başımı aşağı yukarı salladım. "Hı hı. Ben seni arayacağım. Görüşürüz."

"Ne diyor o zilli yine? Daha dün bizdeydi, bitmemiş mi konuşacakları?" Neyse ki Elif olduğuna inanmıştı da, buradan bari paçayı yırttım. Cevap vermemi beklemeden Kaan'a baktı. "Kaan evladım, endişelenmeni gerektirecek bir durum yok. Sen işine gücüne bak, ben Müberra'ya son bir şey daha söyleyeceğim müsaadenle."

Geliyor gelmekte olan, çok korkuyorum.

Kaan babaannemin söylediğini yapıp gittiğinde, ben de oturmuşum kendime babaannemin atacağı bombayı beklemeye başladım. "Bak, seni korumaya gelmiş gördün mü?" Gelmiş, düşünceli sarı kafa. "Ben anlarım, bu çocuk sana yanmış." Babaannem hislerinde pek yanılmazdı ve bu söylediği kalbimin hızlıca çarpmasına neden oldu.

"Senin, şu Ahmet denen çocuğa bir şeyler hissettiğini sanmıştım ama neyse ki yanılmışım."  Geçti, bitti, gitti çok şükür. "Hayırlı kısmet kaçırmaya gelmez." Elini sırtıma koyup sıvazladı. "Sen bu çocuğu nikah masasına oturt, Kaan'ın oturduğu evi senin üstüne yapacağım." Sol kaşını kaldırıp uzunca baktı yüzüme.

"İlk defa bunu söyleyeceğim için ben de şaşkınım, sana güveniyorum Minel." 



AİLE APARTMANIWhere stories live. Discover now