68.

32.1K 2.1K 784
                                    

Bölüm şarkısı: İkiye On Kala - Çok Özel Bi 😍 İyi okumalaaar ❤️

Filmlerde o hep gördüğümüz siyah mafya minübüsünün içinde yolculuk yaparken, akşam vakti kendini göstermek üzereydi. Omzuna başımı yasladığım Kaan, camdan sessizce yolu izlerken bir yandan da yüzünde aptalca bir sırıtış vardı. Başımı hafifçe kaldırıp yanağını öptüm. "Ne düşünüyorsun böyle sarı kafam? O gülüşün altında neler yatıyor öyle?" Arabayı kullanan Şeref Bey ile aramızda paravan gibi küçük bir şey vardı ama yine de dönüp kontrol ettikten sonra çenemi kavrayıp dudağımı öptü. "Ne düşünüyorum biliyor musun? Şimdi biz burada olmasaydık, büyük ihtimalle eve çoktan varmış olacaktık. Evlendiğimizi tüm apartmana ilan ettiğimizde büyük bir tantana kopacak, aileler yine birbirine düşecekti."

Tüm bunları hayal etmesi bile kötüydü ama eninde sonunda olacaktı yine de. "Sonra baban seni alıp eve kapatacaktı. Benim babam da kafama vura vura bütün beyin hücrelerimi imha ettikten sonra, sana kavuşmak hayaliyle yanıp tutuşan ben de tüm bunları ağlayarak günlüğüme yazacaktım." Hafifçe kıkırdadıktan sonra gözlerine baktım. "Tüm bunlardan bugün kurtulmuş olabiliriz ama yarın olmayacağı anlamına gelmiyor." Sıkıntıyla dudağını dişledi. "Yüzüme vurmak zorunda mıydın güzelim?"

"Gerçekler acıdır ama tüm bunları göze almadık mı zaten?" Başımın üstüne küçük bir öpücük kondurduktan sonra cevap verdi. "Her şeyi göze aldık karıcığım. Benimki, babanın damadı olmanın verdiği küçük bir korku sadece." Kedi gibi sırnaşıp mırıldanmaya başladım. "Yaa, sen ne güzel karıcığım diyorsun öyle? Bir daha söylesene." Dudaklarında beliren muzur bir sırıtışla beni hafifçe kendine çektikten sonra, elini bacağıma götürüp okşadı. "Söylerim tabii karıcığım. Yeterki sen iste."

"Ama sen daha şimdiden başladın yaramazlığa." Gülüşü iyice büyürken, boynuma küçük öpücükler bırakmaya başladı. "Yavaştan ısınmayalım mı?" Başımı hafifçe geri çekip boynumu öpmesini engelledim. "Isınalım derken dibimiz tutmasın da sakın." Beni kendine çekip başımı göğsüne bastırdı. "Senin endişeni yerim." Yavaşça kulağıma eğildi. "Ama bunlar daha fragman bile değil, baştan söyleyeyim de ben." Anlaşılan gece epey meşakkatli geçecekti ama elden ne gelirdi? Dünden meraklı falan değilim, susun!

Araba durunca, başımı cama çevirip etrafa baktım. Yol boyu devam eden ormanlık alan ve ağaçlar burada da hakimdi. Arka kapı açılınca, Şeref Bey ikimize de birer bakış attıktan sonra gülümsedi. "Geldik efendim. Buyurun." Ben, Elif'in son dakika elime tutuşturduğu normal kıyafetlerimizin olduğu çantayı almak için eğildiğimde adam engel oldu. "Onları ben taşırım Minel Hanım. Siz lütfen şöyle buyurun. Mafya alemine doğmak varmış anasını satayım. Ben, ömrüm boyunca hiç böylesine hürmet gördüğümü hatırlamıyorum. Kaan, indikten sonra elini uzatıp benim de inmeme yardımcı oldu. Etrafa göz gezdirmeye başladım.

Büyük gölün etrafında kurulmuş bir sürü bungalov ev vardı. Yemyeşil doğayla bütünleşmiş olması da ayrı bir büyüleyiciydi. Tertemiz orman havası, bungalov evlerin şirinliği ve huzur verici bir sessizliği de en güzel yanlarından biriydi. "Muharrem abim sizin için en güzel evi ayırttı. Şöyle geçelim isterseniz." Şeref Bey'in sözleriyle, etrafı incelemeyi bırakıp Kaan'ın elini tuttum. "Biz önce biraz gezelim. Siz eşyaları eve bırakırsınız." Beni başıyla onayladığında, Kaan'ı göl kenarına doğru çekiştirmeye başladım. "Aşkım, güzelim, bir tanem benim. Gezme işini sonraya ertelemek suretiyle eve mi geçseydik acaba?" Sinirle kaşlarımı çattım.

"Saçmalama ya! Balayına geldik balayına! Bak şu günbatımının güzelliğini sonra nerede bulacağız?" Alt dudağını dişleri arasına alıp birkaç saniye öyle durduktan sonra gülmeye başladı. "Kendin de söylüyorsun işte, balayına geldik. Balayının asıl amacı doğayı keşfetmek falan değil yani ama yine de sen bilirsin tabii." Kendimden emin bir şekilde kaşlarımı kaldırdım. "Ben bilirim tabii." Gölün içindeki hasır salıncağı işaret ettim. "Gün batımında şöyle bir salıncakta sallanmak varken odaya falan kapanamam yani, kusura bakma sarı kafam." Elini tuttuğumda, onu çekiştirmeme izin vererek adımlarımı takip etmeye başladı. "Aslında çok pis kusura bakılacak bir durum ama neyse."

AİLE APARTMANIWhere stories live. Discover now