71.

35.2K 2.1K 668
                                    

Sayın okurlarımız;
Bu bölümde okuyacağınız düğün merasimimizde, hepiniz onur konuğumuzsunuz. Bizi yalnız bırakmayıp bugünlere getirdiğiniz için size minnettarız ve bu bölümü hepinize ithaf ediyoruz. ❤️
                      Minel&Fatih Kaan Yılmaz

Bölüm şarkımız: Fikrimin İnce Gülü 😍

Kına gecemin yorgunluğunu üzerimden atamadan, sabahın köründe geldiğimiz kuaför salonunda bir yandan saçım, bir yandan makyajım, diğer yandan da manikürüm yapılıyordu. Beni bıraksalar derin bir uykuya dalacaktım ama bugün düğün var ya, bir Allah'ın kulu da halime acımazdı. "Hayatım, başını sabit tut." Kuaför Seyhan ablanın bilmem kaçıncı komutu yüzünden, artık kendimi kurmalı bir robot gibi hissediyordum. Gelin Evi programında ki gelin üstüme atlayıp 'hiçbir gelin robot değildir' falan demezdi umarım. Sabaha kadar baba evindeki odamda Elif, Nalan yengem, Huri, Seda ve ikizlerle beraber kalıp bir adeti daha yaşatmıştık ama bu, şimdi bana ağır bir uykusuzluk olarak geri dönüyordu.

"Lanet olsun, böyle saç mı olur ya? Amacınız beni palyaçoya çevirmekse eğer, başardınız!" Ergenus Seda, perdeyi hışımla aralayıp kuaför salonunun gelinler için ayrılan kısmına geçmişti ağlayarak. "Seda, ne oluyor yengeciğim?" Nalan yengem, karşısına geçip merakla sormuştu. "Yenge daha ne olsun? Şu halime baksana!" Başımı çevirmek için hamle yapacağım sırada, Seyhan abla gözleriyle beni dövdüğü için böyle bir şeye girişemedim bile. "Tatlım benim, gayet güzel olmuşsun. Nesini beğenmedin?" Elif'in sorusu üzerine, Seyhan abla derin bir iç çekti ve dişlerinin arasından mırıldandı. "Yemin ederim bu ergenlerin triplerinden gına geldi artık. Kapıya 'ergenler ve küpekler giremez!' diye tabela asmama ramak kaldı."

"Bana ne, ben bu saçı istemiyorum. Yenisi yapılsın!" Seyhan abla, Seda'nın saçını yapan çırağına döndü. "Merve, yıka saçları hemen. Ben geliyorum yapmaya. Her şeye benim yetişmem lazım zaten." Bugün herkes bir ayrı gergindi. Resmen benden rol çalıyorlardı. Neyse ki ben sinirleri alınmış gibiydim de, dengeyi sağlayabiliyordum. "Gözlerini tekrar kapatır mısın?" Makyözün istediğini yaparken, kendimi uykunun kollarına bırakmamak için zor tutuyordum. Seyhan abla perdenin arkasına geçip ikizler ve Seda'nın yanına gittiğinde, bu fikri gerçekleştirmek üzereydim.

"Ayy, merhaba hanımlar. Müsaade varsa girebilir miyim?" Başımı kapıya çeviremiyordum ama sesinden anladığım kadarıyla gelen Hayri abiden başkası değildi. Makyöz ne söyleyeceğini bilemezken, hemen araya girdim. "Gel Hayri abi, gel." Ayak sesleri yaklaşırken, söylenmeye başladı. "Ay hayatım, apartmanın önünde davul zurna seslerinden başım şişti. Gelip bir size bakayım dedim." Derin bir nefes aldı. "Dedem de bana zorla bu takım elbiseyi giydirdi, patlayacağım içinde. Hiç benlik şeyler değil ayol. Kazımcığımı da göremedim zaten, gerginim." Hayri abi geldiği günden beri, Kazım eniştem apartmanda kaçacak yer arıyordu. Bugün de hiç ortalıklarda görmemiştim kendisini.

"Belli zaten senlik olmadığı." Hayri abi, yüzünü buruşturarak Elif'e baktı. "Aman çok biliyorsun sen, çarpık bacaklı şey seni!" Aynadaki yansımasını takip ederken arkama dikildi. Üstümdeki beyaz sabahlığa bakıp sol kaşını kaldırdı. "Ay bizim gelin, bu üstündeki de ne kadar güzelmiş. Düğünden sonra bana mı versen acaba?" Elif yine araya girdi. "Niye versin kız sana sabahlığını? Delinin zoruna bak!" Başını Elif'e çevirip gözlerini kıstı. "Senin gibi cimri, pinti, sinsi değildir belki. Ayol sen ne diye her şeye atlayıp duruyorsun?"

"Tırnaklarınız bitti Minel Hanım." Manikürcünün söylemi üzerine, ellerimi kaldırıp tırnaklarımı inceledim. Tam istediğim gibi olmuştu. "Çok beğendim. Teşekkür ederim." Hayri abi hışımla elimi tuttu. "Ayyy bu neee?" Heyecanla manikürcüye baktı. "Hayatım, şu an aynısından ben de istiyorum." Nalan yengem kıkırdarken, Elif yine kendini tutamadı. "Bu da, düğünde beyaz giyen fesat görümcelere döndü iyice. Fulya'dan kurtulduk derken, bir de bu deli çıktı başımıza." Kendimi tutamayıp gülmeye başladım. Hayri abi, işaret parmağını Elif'e doğrulttu. "Sen ne kadar sivri dilli bir karısın ayol. O cağnım, prens gibi Erhan sende ne bulduysa artık?"

AİLE APARTMANIWhere stories live. Discover now