57- Sürpriz Balayı

7.1K 202 23
                                    


EYLÜL DELEN...




Karşımda duruyordu öylece. Kafası dimdik olsada mahçuptu hissedebiliyordum. Ama bu beni düğünün ortasında bırakıp gittiğini değiştirmiyordu. Benim için gitmiş olsa bile. 

"Cadı." dedi benden çıkacak kelimeleri beklerken. Ne dememi bekliyordu ? Tekrar susmamı mı ? Olsun deyip geçmemi mi ? Ağzımı araladım yavaşça. Çünkü ne diyebilirdim kestiremiyordum. Açıkçası halim de yoktu...

"Bizi mahvettin."

Gözlerimden yaş akmaya başladı tekrar. Şimdi ise deli gibi bağırmak istiyordum. Çünkü konuştukça konuşasım geliyordu. Bir adım attım kehribarlarına baktım. Kıpkırmızı olmuş gözleri ile beni dinliyordu. Hani papatya gördüğünüzde onu koparıp saklamak istersiniz ama bir yandan da kıyamazsınız ya, neden o ikilemdeydim şu an ? Urazı parçalamak isterken neden kıyamıyordum ? O yanağında ki uzun çizgi gamzesine mi  kıyamıyordum ? Yoksa her renge bürünen o kehribarlarına mı ? Söylesene adamım, neyine kıyamıyorum ben senin ? Oturup bir film gibi izleyebileceğim kirpiklerine mi ? Yoksa güclü görünsede o kırılgan kalbine zarar vermeye mi kıyamıyorum ? Hangisine ?


Etrafıma bakındım. Ve gözlerimi tekrar ona çevirdim. "Neden geldin ? "Sesim sakindi. Buna şaşırmıştı. Ama artık yorulduğumu iliklerine kadar hissetsin istiyordum.

Kızarmıs gözleri şaşırdı önce. Yorulduğumu hissetmiş midir ? Acı ile gülümsedim. Canım acıyordu çünkü. "Ne halde olduğumu görmeye mi geldin ? Mahvettiğin kadına bakmaya mı geldin ? Kontrole mi geldin yoksa ? "

Kafamı yana yatırıp suratına baktım. Derin bir nefes aldı. Bende derin bir nefes aldım. Gözyaşlarım ise usulca gidiyordu sonsuzluğa. Elini bana uzatırken geri çekildim. "Beceremedim mi bu sefer ? Sen geri dönmüş olduğunda toparlayamadım mı Uraz ? Bu sefer sessiz kalamadım mı ? Alttan alamadım mı ? Sen bir gülümseyince her şeyi unutamadım mı bu sefer ? Beceremedim mi Uraz hı ?"

Gözyaşlarımı sildim sinirle. "Ben burada kafayı yedim Uraz ! Ben burada delirdim ! Beni koruma ! Yanımda dur artık ya beni koruma ! Bir şey olucaksa, bırak olsun. Ama yanımda sen ol. Furkan arayabiliyorken sen neden aramadın hı ? Bu kadar zor muydu ? O silah sesini duyunca neler hissettim düşündün mü ? Beni düğün günümüzde, benim için bırakırken dönüp baktın mı arkana ? Ağlar mı diye endiselendin mi !?

Kafamı yere eğdim durmayan gözyaşlarıma karsı. "Yoruldum Uraz, bunu göremeyecek kadar mı uzaksın bana ? Sen bugün, benim ölümümü 4 gözle bekleyen babamın ağzına laf ettin beni."

Kalbimde ki ağrı ile elimi kalbime götürdüm.Sanki iki kemiğimin arasında sıkışıyordu. "Mahvettin bizi adamım !"

Sesim fısıltı gibi çıkmıştı sanki. Ben bile zor duymuştum.

Yanında geçip arabaya doğru ilerledim. Arabaya binerken hıçkırıkarımı bastıramadım ve tüm sesimin arabanın içinde yankılanmasına müsade ettim. Çığlıklarım büyürken ellerimi sertçe torpidoya vuruyordum. Kalbimde ki acı azalmıyordu.

-----

YAZARDAN...

Genç kız usulca adamın yanından gitti. Genç adam önündeki masayı devirirken arkadaşları onun için ve genç kız için endişeleniyorlardı. Arabadan genç kızın haykırış sesleri gelirken kimse yerinden kıpırdayamıyordu. Cünkü ikisininde yalnız kalıp ağlamaya ihtiyacları vardı. Genç adam sandalyeleri devirmeye devam ederken genç kızın haykırarak, bağırarak ağlaması sandaleyeleri daha hızlı atmasına sebep oluyordu.

Küçük KadınWhere stories live. Discover now