(Ella)
Taehyung, solungaçlarımdan birinin kaybolması hakkında en az benim kadar endişeleniyor olmalı ki söz verdiği gibi kimsenin olmadığı, mavi ve yeşilin uyum içinde bulunduğu bir adaya getirmişti bizi. Burada ben okyanusta dilediğim gibi yüzerken diğerleri kamp için hazırlıklar yapacaktı. Taehyung'a sorduğumda hazırlıkların çadır kurmak, odun toplamak, ateş yakmak gibi eylemler içerdiğini anlamıştım. Bunlara ilk kez tanık olacağım için en çok ben heyecanlıydım.
"Ella, istersen sen şimdi suya girebilirsin."
So Ra ve Hoseok'un çadır kurmalarını seyretmeyi bir kenara bıraktım ve Taehyung'un ardına takıldım.
"Sen de yüzme biliyor musun?" diye sordum.
"Biliyorum."
"Benimle birlikte yüzmek istemez misin?"
Heyecanla Taehyung'a baktım ve bana olumlu bir şeyler söylemesini umdum. Onunla birlikte yaptığımız her türlü aktiviteyi seviyordum ama birlikte yüzmenin çok keyifli olacağını düşünüyordum. Hiç yoktan benim de ona öğretebileceğim bir şeyler olsun istiyordum.
"Ben kalacağımız çadırı kurmakla ilgileneceğim."
"Peki" dedim ve kıyıya doğru sessizce yürümeye devam ettim.
Dalgaların vurduğu kıyıdan sonsuz okyanusa bakip gülümsedim ve gözlerimi kapatıp kokuyu içime çektim.
Gözümü açmamla birlikte beni izlediğini fark ettiğim Taehyung derin bir iç geçirip yere eğildi ve ayakkabılarımın bağcıklarını yavaşça çözüp tek tek çıkarmamı sağladı. Çoraplarımı da ayağımdan çıkarıp ayakkabılarımın içine koyduktan sonra doğruldu ve parmakları jean şortumun düğmesini buldu. Seri bir şekilde şortumu çıkarırken bakışları da yüzüme çıkmıştı. Tişörtümün eteğine tutunan parmakları onu da üzerimden çıkarmama yardım ettikten sonra elleri omuzlarıma tutundu.
Bakışları sanki okyanus kadar sonsuz ve derindi. Tuhaf bir şekilde bakışlarına çekildiğimi düşünürken Taehyung "dizin çok acırsa ya da kanarsa kıyıya geri dön. Kendini sakın zorlama" diyerek ellerini omuzlarımdan çekti.
Taehyung'un yanından ağır adımlarla okyanusa doğru ilerlerken bir kez arkamı dönüp baktım. Taehyung hâlâ oradaydı ve ben ona kocaman gülümsedim. Biraz ilerledikten sonra tekrar arkama döndüm ve Taehyung'a yeniden gülümsedim. Biraz daha ilerlediğimde aklıma gelen şeyle birlikte duraksadım. Şimdi Taehyung arkamda duruyor diye rahattım fakat bir gün orada Taehyung'un olmayacağını bilerek okyanusa geri dönecektim ve sanırım bu konu hakkında üzgün hissediyordum.
Birkaç adım daha atmamla birlikte göğsümün alt kısmına kadar suya battım ve solungaçlarıma dolan su ile birlikte dönüşeceğimi anlayarak bikini altımın ipli kısmını çözdüm ve kuyruğumun oluştuğunu hissederek kendimi suya bıraktım. Birkaç kıvrık hareketimle birlikte suda hızla derinlere inerken sızlayan kuyruk kısmıma rağmen ruhumun iyileştiğini hissediyordum. Buraya aittim ben, hiçbir yere olmadığım kadar.
......
Kuyruğumun acısı ile daha fazla yüzemeyeceğimi anlayarak kıyıya çıktım ve Taehyung'un benim için kıyıya bıraktığı havluyu üzerime sarmadan önce henüz ortaya çıkmayan solungacıma baktım. Yine yerini geri kazanmaması karşısında derin bir iç geçirdim.
Kaybolan solungacım ile birlikte okyanusta ilk kez yüzmüştüm ve bir miktar farklılıklar olduğunu söyleyebilirdim. Sudaki hızım ve gücüm ile ilgili kayıptaydım. Bu durumda diğer solungaçlarıma bir zarar gelmeden okyanusa geri dönmeliydim.
