65.Bölüm

4.5K 595 304
                                    

(Taehyung)

Ella'nın Jieun ile birlikte hazırladığı tarçınlı kek yüzünden alerjisi nükseden annemin iyi olduğu bilgisini aldıktan sonra aramayı sonlandırıp merakla bana bakmaya devam eden Ella'nın yanına döndüm.

"Annen iyi olmuş mu?"

"İyi, merak etme" dedim ve güven verircesine elini avuçlarımın arasına hapsettim.

Ella bir şeyler söylemek için dudaklarını araladığında aslında hâlâ banyoda kaybettiği yüzük hakkında konuşacağından emindim bu yüzden "çözmemiz gereken daha önemli bir mesele var" diyerek ona engel oldum.

Ella'nın deneyler sonucunda korece konuşuyor olması, üzerinde deney yapan kişinin koreli olması ihtimalini doğuruyordu ve James Duff'ın EASAN'da bir ortağı varsa muhtemelen bu kişi Ella'ya deneyler yapan kişiydi ya da onunla bağlantısı olan biriydi. Her türlü bu ayrıntı beni EASAN'daki asıl haine götürebilirdi.

"Ella senin bana yardımcı olman lazım" diyerek ellerimi yanaklarına çıkardım ve yüzünü usulca okşadım. Eğer EASAN'da şüphelendiğim kişiler arasında gerçekten Ella'ya deneyler yapan kişi varsa onun ürkmesini istemiyordum. "Sana deney yapan kişi ya da kişilerin yüzlerini hatırlıyor musun?" diye sordum.

Ella önce kısa süreliğine kaşlarını çatsa da hemen ardından başını yavaşça aşağı yukarı salladı.

"Yardım etmem gereken önemli konu, bana deney yapan kişilerle mi ilgili?"

"Evet, onları bulup cezalarını çekmelerini sağlayabiliriz. Senin sadece gösterdiğim fotoğraflara dikkatlice bakıp sana deneyler yapan kişiyi bulman lazım."

Ella derin bir nefes alıp beni onayladı fakat tedirgin olduğu belliydi. Muhtemelen yeniden o anı hatırlamak onu huzursuz etmişti.

Ella'nın yanaklarındaki ellerim sayesinde onu biraz kendime doğru çekip yüzlerimizi hizaladım ve dudaklarına tüy kadar hafif bir öpücük bırakıp geri çekildim. Koltuğun dibinde duran sehpanın üzerindeki laptopu dizlerimin üzerine aldığım sırada çalmaya başlayan zil yüzünden gözlerimi devirdim. Böyle kritik anlarda aniden birinin gelmesi ya da aramasından hoşlanmıyordum.

"Jungkook yine anahtarını hangi delikte unuttun acaba" diye söylene söylene kapıyı açtığımda karşımda Yoongi'yi görmeyi beklemiyordum.

"Yanlış bir zamanda mı geldim?"

"Hayır" dedim kapının önünden bir iki adım geriye çekilip Yoongi'nin içeri geçmesini beklerken. "Bizimkilerden biri geldi sanmıştım."

"Hwa Mi ile konuştuktan sonra seni görmem gerektiğini düşündüm. Hem sana doğru düzgün teşekkür bile edemedim."

"Teşekkürü boş verelim ama Hwa Mı konusunda gerçekten konuşmamız gerekiyor."

Yoongi içeri doğru adımlarken bakışları Ella'yı buldu ve kısa süreliğine duraksadıktan sonra Ella'ya doğru yürümeye devam etti.

Ella oturduğu yerden kalkıp içtenlikle tanışmak için elini uzattığında Yoongi bakışlarını olabildiğince kısmış, Ella'nın uzattığı elini tutmuştu.

"Merhaba, ben Ella. Taehyung'un biricik Ella'sı."

Söyledikleri karşısında kısık bir gülüş dudaklarımdan firar etti. Sahi Ella kendini tanıtmayı ne ara öğrenmişti?

Muhtemelen So Ra'nın marifetlerinden biriydi.

"Ben de Yoongi. Memnun oldum."

Yoongi'nin anlamsız bakışları beni rahatsız ettiği için araya girme gereği duydum.

Blue Side ❧ VHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin