4.5

2.3K 163 63
                                    

Yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmeyin aşko kuşkolar, keyifli okumalar ♥️♥️

Ahu Özata

Ben dün gece ne haltlar yemiştim?

Yok emindim artık, Yüce Rabbim beni utanç duygusuyla sınıyordu. Ne zaman mükafatlandırılırdım bilmiyordum ama dün geceyi biraz daha hatırlarsam öteki tarafta yerim hazırdı.

Sare'nin yatağında, birbirimize sarılmış bir şekilde uyukluyorduk. Cengiz dün gece beni eve bıraktığında Hankişi beni kucaklamış, yarime de bir ton enişte azarı çektikten sonra beni yatağıma yatırmıştı. Kapıda ikisinin biraz atıştığını hatırlar gibiydim ama Nisan'ın geldiğinden ve duruma el attığından emindim.

Benim hatırlamadığım kısım Sare'nin odasına nasıl geldiğim ve koynuna girdiğimdi. Hayır, şu anki uyuyuş pozisyonumuza bakılırsa ikimiz de halimizden oldukça memnunduk. Hatta Sare benden daha fazla memnundu. Bir eli mememin üstündeydi.

Uyuşan kolum kendine gelsin diye yerimde hareketlendim, Sare de bu kıpırdanışımdan sonra gözünü açmış "Oo, günaydın ayyaş," diyerek beni iyice utandırmıştı. "Geldin mi kendine?"

"Mememi bırakırsan kendime geleceğim," dedim. Ee en yakın arkadaşlığın şanındandı, Sare bırakmadan önce beni iyice mıncıklamış, onun yatağına değil de kötü yola düşmüşüm gibi beni iyice ellemişti.

"Bravo, koparsaydın," dedim sitemle. "Bir göz dikmediğin namusum kalmıştı. Yollusun ya."

En yakın arkadaşım tuttuğu göğsümü son söylediğimden sonra bir anda bıraktı, düşen dudaklarıyla gözlerimin içine baktığı an hemen oturduğum yerde dikleştim. "Şşş, hayır hayır," dedim gözlerinin dolduğunu gördüğüm için. "Yanlış bir şey söylemek istemedim," diye kendimi açıklıyordum ama bunlar bizim rutin sohbetlerimizdi. Sare'nin yaşadıkları henüz yeni olduğundan duruma adapte olamamış, sözcükleri de düzgün seçememenin azizliğine uğramıştım.

"Özür dilerim, ağız alışkanlığı olmuş," kendimi açıklıyordum, bir taraftan da kollarını açıp bana sarılan Sare'nin sırtını sıvazlıyordum. "Ağız alışkanlığı olmuş çünkü ben önceden de yolluymuşum."

"Saçma sapan konuşma Allah aşkına," dedim Sare'ye. O kadar alıngan ve pişman olmuştu ki buluttan nem kapıyordu. "Regl olacağım için göğüslerim acıyor, kafam gitti bir an sen sıkınca."

Sare söylediğimle birlikte ağlamasının dozunu arttırdı, "Ahu," dedi. "Hamile falan kalmam değil mi?" diye sorduğunda bana sarılmaktan vazgeçmiş, yüzüme baktıktan sonra da gözlerinin yaşını silmişti.

"O ne demek şimdi? Bir sorun varsa hemen söyle," Sanki Sare hamileyse yapılacak bir şey varmış gibi bol keseden sallıyordum. "Reglime daha var, ertesi gün hapı da aldım ama korkuyorum."

Biz ne ara şaka maksatlı konuşmalardan ciddi meselelerin içine düşmüştük bilmiyordum. Zaten Sare'nin yaşadıkları bana o kadar büyük geliyordu ki Cengiz'le yaşadıklarımı bile gölgelemek üzereydi. Tamam, ilk birliktelik yaşadığın kişi kötü biri çıkabilirdi, bu doğaldı ama pezevenk çıkması olağanüstüydü.

"Bir şey olacağını zannetmiyorum, sadece bir kere mi yaşandı bu olay?" diye sordum, Sare'ye o günleri hatırlatmak istemiyordum. İstememesi kolaydı tabii de en yakın arkadaşımın aklına gelmediği bir saniye bile yoktu bana kalırsa. "Evet."

Ahu ile CengizWhere stories live. Discover now