5.6

2.8K 298 80
                                    

Arkadaşlar, kusura bakmayın bizim aşk hayatı bu aralar çok çalkantılı. O yüzden bölüm gecikti, bir dua edin de kendimize gelelim sdjdkdkdk

Ahu Özata

Salondaki tekli koltukta oturuyordum; sağ yanımda Sare, sol yanımda Nisan, ortalarında da ben vardım. Tabii onlar kollarını göğüslerinde birleştirmiş, ayakta dikilerek bana üstten bakıyorlardı.

Neymiş efendim, Cengiz'le sevgili olmuşum ve tam yirmi küsür saattir onlara bu durumu söylememişim. "Çok abartıyorsunuz gerçekten? Şöyle geçin oturun iki dakika."

Ellerimi bacaklarımın arasında birleştirmiştim, kafamı konuşan kişiye göre yukarı çeviriyor, bir sağa bir de sola bakıyordum. "Bizi arkadaşlık ilişkimizde çatlatlar oluştu, eminim buna. Herkes gizliden gizliye iş çeviriyor."

Sare'nin konuşmasıyla Nisan gülmeye başladı, "Aynen öyle," derken sesinde garip bir ima yakalamıştım ama sanki muhatabı ben değildim. "Kimi gider iki yıldır platonik takıldığı çocukla sevgili olur, kimi gider benim sahte kocama abayı yakar."

"Nisan," dedi Sare, sesinde de uyarır bir tonlama vardı, "Konu o mu şimdi? Hani Ahu'yu sorguya çekecektik? Benim sıram daha gelmedi, yarın da ben otururum koltuğa."

Nisan ayağını bir süre yere vurdu, sonra da göz devirdi. "Yakında ben, kocam ve kocamın nişanlısı; biz kocaman bir aileyiz moduna geçeceğiz zaten. Seninki de yarına kalsın, tamam."

Sare yanaklarına doldurduğu havayı sesli bir şekilde bıraktı, ben de ikisinin birbirine düşmesinden yararlanarak kolumdaki saate baktım. Cengiz'le sözleştiğimiz saat yaklaşmıştı ve muhtemelen birazdan burada olurdu. "Ortamın gerginliğini dağıtıyorsun, kızın açıklayası yoktu, iyice gitti."

"Bir şey demedim tamam, yarın alacağım ifadeni. Ne ara gönlünü kaptırdın, onu bile anlamadım. Hankişi'yi çocukluğundan beri tanımasam platonik kaldın diyeceğim ama o da sana ilgili belli yani."

"Ne yani," dedi Sare, sert bakışlarını da arkadaşıma doğrulttu. "Benimle ilgilenemez mi? Neden ben platonik kalıyormuşum?"

"Olayları çarpıtıyorsun şu an, ben öyle mi demek istedim? Sadece gözümden nasıl kaçtı onu anlayamıyorum, Ahu söylemese muhtemelen anlamamaya da devam edecektim." Ben unutuldum zannederken Sare'nin kolumdaki eti sıkıştırmasıyla ahladım ve kendimi koltukta geriye çektim. "Ya! Canım acıdı!"

"Ne diye her şeyi yetiştiyorsun? Daha ortada fol yok yumurta yok, hem onun bana duyguları var mı bilmiyorum ki. Beni umutlandırıyor bile olabilirsiniz şu an." Gerçekten sabrımı sınıyordu bu ikisi, hayır ses etmeyeyim diyordum ama birazdan avazım geldiği kadar bağırabilirdim. "Eşek olan bile sana duyguları olduğunu görebilir Sare," dedim, bu sefer de diğer koluma yapışan ellerle ahlamak zorunda kalacağımdan bir haberdim. "Anlamadığıma göre buradaki eşek ben miyim?"

"Ya ben öyle mi diyorum?! Neden bu kadar zalimsiniz? Ayrıca daha Cengiz'le sevgili olalı ne kadar oldu ki? Kendim bile alışamadım, bu sorgu sual ne? Bırakın gideceğim ben." Buluşma saatimiz geldiğinden kaytarmaya çalışıyordum ama bu zebanilerin beni bırakmaya hiç niyeti yoktu. Gözlerinden okuyabiliyordum.

"Size var ya yazıklar olsun," dedi Nisan, omuzlarını da düşürmüştü. Normalde konuşmaya sinirli başlamıştı, sesi giderek daha az çıkıyor gibiydi. "Ben size Batuhan'la yaşadığım her şeyi anlatmadım mı? Gelip mesajlarımı bile okudunuz kaç kere."

"Hı aynen, gizli gizli evlenen de ebemdi çünkü."

Sare'nin cevabına bir anda boş bulunduğum için sesli şekilde güldüm. Elimle ağzımı da kapatmıştım ama Nisan giderek daha çok bozuluyordu. "Gören de gizli gizli evlenmem buna yaramamış sanacak, hazır koca getirdim sana hala nankörlük peşindesin."

Ahu ile CengizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin