❄ 2. BÖLÜM ❄

9.5K 487 176
                                    

Bildiğiniz gerçeğin, gerçek olmadığını söylüyorum. Siz gerçeğe değil, birilerinin olmasını istediği gerçeğe inanıyorsunuz. Fakat asıl gerçek hala orada bir yerlerde, içinizde. Kendi gerçeğinize inanın ve onun peşinden gidin.

oyuncu

❄Asperatus Evreni - 17 Ekim 2161❄

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

❄Asperatus Evreni - 17 Ekim 2161❄

"Üç, iki, bir... Ateş!"

Genç kız kulaklarında yankılanan o garip ateş sesiyle adımlarını durdurdu ve gözlerini kapayarak dişlerini sıktı. Kulaklarına son zamanların en ağır çınlaması yerleşmişti —üzerinden kaç yıl geçerse geçsin alışabileceğini düşünmediği güçlü bir çınlama. 

Onu her defasında yerinden sıçratarak uyandıran bu ses, şüphesiz insanları uyanıkken yakalayan bir karabasandı —uzun yıllar önce Kanadotis şehrinde, kendisini yargılayan birkaç hakime de söylediği gibi; ölüyor ve yeniden diriliyordu. Eğer yaşam dedikleri o ince çizgi, periyotlardan oluşuyorsa, bu karabasanlar o periyotlardan sorumlu kişilerdi. 

Onu öldürüp yeniden hayata döndüren bir güç ve bunu ailesine bile kanıtlayamadığı onca yıl.

Sardoniks'teki kader bekçilerinden bile güçlü olduğunu düşündüğü bu şeyi kanıtlayacak kadar cesaretli olsaydı şayet, şu an adımları onu Asperatus savaşçılarının arasına katılmak için yönlendirmezdi.

Kulağındaki çınlama yerini can sıkıcı bir baş ağrısına bıraktığında gözlerini açtı. Derin bir nefes alıp her zamanki tuhaf hissi yatıştırmaya çalıştı. Ardından başını kaldırıp nerede olduğunu hatırlamak için etrafına bakındı.

Annesi ile birlikte 28. Bölge'nin toplanma binasının önüne gelmişlerdi. Etrafta büyük bir kargaşa vardı. Bütün bölgelerde olduğu üzere, 28. Bölge'de de her zamanki dumanlı hava, halkının yorgun ve bitkin bakışlarına nefesini üflüyordu. Yüzlerine vuran yakıcı öğle ışığı, gözlerdeki baygın ifadeyi olabildiğinden daha fazla baymış ve göz bebeklerinin kristalleşmesine sebep olmuştu. Tek bir neme dahi sahip olmayan bölge, yirmi ikinci yüzyıl insanına, şüphesiz eziyetten başka hiçbir şey değildi.

Büyük şehirlerin tüm köhne bölgeleri gibi, bu bölge de dünya hiyerarşisinin en alt basamağında yer alıyordu. Başı Asperatus ve diğer dört büyük ülke çekerken, onların hemen alt basamağında şarzel adı verilen şehirler ve en ücra köşede ise birimlere ayrılmış bölgeler bulunurdu. İnsanlar ise tıpkı bir köle gibi bu hiyerarşiye göre sıralanırdı.

Büyük ülkelerde; din adamları, devlet büyükleri, uzaylılar ve gelişmiş askeri sınıf yaşarken, şehirlerde; alt nüfuslu meslekler, gelir düzeyi iyi insanlar ve onlara hizmet eden porselen robotlar yaşardı. Hiyerarşinin en alt basamağında ise, köle olarak nitelendirdikleri maden ve arıtma tesislerinde görev alan insanlar bulunurdu. Bu insanların yaptığı tek şey, sabah akşam çalışıp bir üst nüfusun ihtiyacını karşılamaktı. Aynı şekilde hizmet, yukarı doğru gelişirdi.

Asperatus Nevm ✓Where stories live. Discover now