❄ 66. BÖLÜM ❄

1.6K 204 35
                                    

"Neyin var senin? Ağabeyim nerede? Niçin diğer kızlarla inmedin? Mehir?"

Koluna dokunan arkadaşı ile irkildi genç kız. Titreyerek geri kaçtığında Nolan'ın kuşkucu mavi gözlerine odaklanmıştı. Ayılmanın getirisi şiddetle, yeşil gözlerini araladı ve kekelememeye özen göstererek bir çırpıda konuştu. 

"Kira ve Doris tartıştı. Onları bırakıp ben çağırmaya gideyim dedim. Sonra aşağıdan yine sesleri gelince işte. Her şey ters gitti."

"Tamam. Ben çağırırım. Sen yarış alanına git. Geliyorum birazdan."

Başını salladı Mehir. Nolan'a bir şeyleri belli etmemenin verdiği rahatlıkla adımlarını diğerlerinin yanına doğru çevirdiğinde bunca yalanı nasıl ardı ardına sıraladığını düşünüyordu. Yalanın sebebini düşündükçe gerçekler boğazına düğümünü atıyor ve satır arası soruları infazına gebe bırakıyordu. İki yüz yıllık süren bir hükümdarlık son bulmuştu sanki ruhunda. On dokuz yıllık hayatının üzerine çekilen kara çizginin mürekkebi sevginin göz yaşlarında dağılıyordu.

İçine çekti acıyı Mehir. Böylesine büyük bir sevginin altından nasıl kalkacaktı, şu an tek düşüncesi buydu. Sonu Arden gibi mi olacaktı yine? Sevilmenin getirdiği büyük yıkımlarla birlikte vicdanını mı karalayacaktı? Belki de her şeyi silecekti bu seferki? Ya da yıkım, bu kez kendisinin boğazı sıkacaktı? 

İçine çektiği nefeste boğulana dek düşündü. Fikirleri, ani bir duygu seline karıştığında, Nolan'ın uzaklardan gelen sesine çevirdi başını. Arkadaşının aceleci hareketlerinin ardından, çaprazına doğru adımlayan Oyuncu'yu fark ettiğinde yeşil gözleri korku içinde kısıldı. Fakat neden sonra kendini toparlayabildi. Oyuncu'nun hemen ardından dışarı çıkan Amelia'nın tehditkar bakışlarını umursamamaya çalıştı. Başarılı oldu da. Çünkü o bunları büyütecek bir kız değildi. 

Ancak sevgi son zamanlarda en büyük korkusu haline gelmişti. Yoksa buna, bu denli zihninde yer verecek kadar normal bir kız değildi, Mehir. Evet. Korkuydu onu alaşağı eden, düşüncelerini ve duygularını bulandıran. İki kadını şaşkınlıkla kutsayan, korkudan başka bir şey değildi.

"Başlıyoruz, değil mi?"

Nolan'ın nefes nefese kalmış bir şekilde sorduğu soruya burnunu kıvırarak cevap verdi, Kira. Kollarını birbirine dolamış, dik dik karşısındaki genç adama bakıyordu. Bakışları, oyuncuların kılığına girmiş Poyraz'ı bulduğunda biraz daha huzursuzlandı. İnce dudakları aralanıp çekik gözleri kısıldığında tüm dikkatleri üzerine çekmişti.

"Yaklaşık bir saatlik bir gecikme ile, evet."

"Kira." 

Ian'ın uyarı dolu sesine karşılık ince, düz saçlarının dalgalanmasına aldırmadan başını çevirdi genç kız. Ortamı geren o değildi. Arkadaşlarının sorumsuz davranışları yüzünden oldukça geç kalmışlardı ve bu iyi bir şey değildi. 

"Yalan mı?" 

Yanağının iç kısmını dişledi ve ters ters baktı. 

"Her zaman haklıyım ve siz, sırf haklı olduğumu kabullenemediğiniz için, 'sus Kira, yapma Kira, etme Kira, hayır Kira, neden Kira' diyerek bana karşı çıkıyorsunuz. Bir kez de hak verin."

"Haklısın, Kira." Mehir'in düz sesi üzerine susmak zorunda kaldı, genç kız. "Haklısın ama bu geç kaldığımız gerçeğini değiştirmeyecek. Şimdi kendine gel ve işimize koyulalım."

"Pekala," dedi Nolan. Daire şeklinde konumlanmış arkadaşlarına bakarak sağ elini ortaya koydu. "O halde başlıyoruz." Ardından Hannah ve Poyraz da birbirlerine bakarak ellerini koydu. Doris yutkunurken Ian ve Kira da isteksizce ellerini uzattı. Doris'in hemen ardından elini uzatan Mehir arkadaşlarına baktı ve ondan beklenmeyecek şekilde duygularını dışa vurdu. Verdiği tepki, elinin altındaki bütün ellerin güçlenmesine sebep olmuştu.

Asperatus Nevm ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin