* 10 *

46 26 0
                                    

HZ. MUHAMMED'İN (S.A.A) DOĞUMU:
Bir yıldız parladı ve Meclis'in Ay'ı oldu,
Korkulu kalplerimize sükûnet doldu.

Büyük şahsiyetlerin yaşamlarının her bölümü, okumaya değer ve dikkate şayandır. Bazı insanlar o kadar yüce şahsiyete sahip olur ve o kadar yücelir ki, hayatının bütün aşamaları hatta süt emme ve çocukluk dönemleri bile dikkate alınır. Dâhilerin, liderlerin ve medeniyet kafilesinin önde gelenlerinin baştanbaşa yaşamları, genelde çekici olup, hassas ve ilginç noktalarla sahiptir. Onların hayat defterleri, ana rahmine nutfelerinin atılmasından, ömürlerinin son dakikalarına kadar sırlarla doludur.

Kur'ân-ı Kerim'de, Hz. Musa'nın çocukluk döneminde oldukça esrarengiz olayların gerçekleştiği açıklanmıştır. Şöyle buyuruluyor: "Yüzlerce masum bebeğin, Musa doğmasın diye, zamanın hükümetinin emri ile başları kesildi; ama ilâhî irade Musa'nın bu cihana ayak basması yönündeydi. Bu yüzden onun düşmanları ona bir zarar verememekle beraber, en büyük düşmanı olan Firavun onun eğiticisi ve koruyucusu olmuştu."

Kur'ân-ı Kerim'de şöyle buyrulur:
"Hani, annene vahyolunan şeyi vahyetmiştik, (şöyle ki:) Onu bir sandığın içine koy, suya bırak, böylece dalgalar onu sahile ulaştıracaktır. Onu, benim de düşmanım, onun da düşmanı olan, himayesine alacaktır. Gözümün önünde yetiştirilmen için, kendimden sana bir sevgi yönelttim. Hani kız kardeşin gezinip, 'onun bakımını üstlenecek birini size haber vereyim mi?' demekteydi. Böylece seni annene geri çevirmiş olduk ki, gözü aydın olsun ve üzülmesin... (Taha Suresi, 38-40)

Hz. Meryem'in hamilelik dönemi ve Hz. Mesih'in (a.s) doğumu, Hz. Musa'dan daha ilginç ve şaşırtıcıdır. Kur'ân-ı Kerim'de, Mesih'in gelişme ve olgunlaşma dönemi şöyle anlatılıyor:

 Demişti ki: "Gerçekten ben, senden Rahman olan Allah'a sığınırım. Eğer takva sahibiysen (bana yaklaşma)."

Demişti ki: "Ben, yalnızca Rabbinden gelen bir elçiyim; sana tertemiz bir erkek çocuk armağan etmek için buradayım."

O: "Benim nasıl bir erkek çocuğum olabilir? Bana hiçbir beşer dokunmamışken ve ben azgın utanmaz bir kadın değilken." dedi.

"İşte böyle." dedi. "Rabbin, dedi ki: Bu benim için kolaydır. Onu insanlara bir ayet ve bizden bir rahmet kılmak için bu çocuk olacaktır."

Ve iş de olup bitmişti. Böylece ona gebe kaldı, sonra onunla ıssız bir yere çekildi. Derken doğum sancısı onu bir hurma dalına sürükledi.

Dedi ki: "Keşke bundan önce ölseydim de, hafı- zalardan silinip unutuluverseydim."

Altından bir ses ona seslendi: "Hüzne kapılma, Rabbin senin alt yanında bir ark kılmıştır. Hurma dalını kendine doğru salla, üzerine henüz oluşmuş taze hurma dökülüversin. Artık, ye, iç, gözün aydın olsun. Eğer herhangi bir beşer görecek olursan, de ki: "Ben Rahman (olan Allah)'a oruç adadım, bu- gün hiç kimseyle konuşmayacağım."

Böylece onu taşıyarak kavmine geldi.

Dediler ki: "Ey Meryem, sen gerçekten şaşırtıcı bir şey yaptın." "Ey Harun'un kız kardeşi, senin baban kötü bir kişi değildi ve annen de azgın, utanmaz (bir kadın) değildi."

Bunun üzerine ona (çocuğa) işaret etti.

Dediler ki: "Henüz beşikte olan bir çocukla biz nasıl konuşabiliriz?"

(İsa) Dedi ki: "Şüphesiz ben Allah'ın kuluyum. (Allah) Bana Kitabı verdi ve beni peygamber kıldı. Nerede olursam (olayım,) beni kutlu kıldı ve hayat sürdüğüm müddetçe, bana namazı ve zekatı vasiyet (emr) etti. Anneme itaati de. Ve beni mutsuz bir zorba kılmadı. Selâm üzerimedir; doğduğum gün, öleceğim gün ve diri olarak yeniden kaldırılacağım günde."

Peygamber Hz. Muhammed SAV'in HayatıWhere stories live. Discover now