Peygamber Hz. Muhammed SAV'in Hayatı

* 51 *

HİCRETİN BEŞİNCİ YILI OLAYLARI

Yanlış Sünnetleri Kaldırmak Uğruna:
Hicretin beşinci yılında meydana gelen olayların en ilginç olanları, Ahzab Savaşı, Kurayzaoğulları'nın serüveni ve Hz. Peygamber'in (s.a.a) Cahş'ın kızı Zeynep ile evlenmesidir. Bu olayların başta geleni, Hz. Peygamber'in (s.a.a) adı geçen hanım ile evlenmesidir.

Yüce Allah, Kur'ân-ı Kerim'de, adı geçen olayı, Ahzab Suresi'nin 4, 6, 36 ve 40. ayetlerinde beyan buyurarak, artık yalanlar uydurarak hayaller kuran oryantalistlere pabuç bırakmamıştır. Bu hâdiseyi, İslâm tarihinin en sağlam ve en değerli kaynağı olan Kur'ân'ı esas alarak inceleyip, oryantalistlerin sözlerine yanıt vereceğiz.

Zeyd b. Harise Kimdir?:
Zeyd, çocukluk döneminde Arapların vadi eşkıyaları tarafından kaçırılmış ve Ukkaz pazarında köle unvanıyla satılmış bir gençti. Hekim b. Hizam onu halası Hatice için satın almıştı. Hz. Hatice de evlendikten sonra onu Hz. Muhammed'e (s.a.a) bahşetmişti.

Hz. Peygamber'in (s.a.a) temiz ruhu, üstün şefkat ve ahlâkı, Zeyd'in ona tamamen bağlanmasına sebep oldu; hatta bu öylesine bir bağlılıktı ki, Zeyd'in babası evlâdını bulabilmek ümidiyle Mekke'ye kadar geldi. Hz. Muhammed'in (s.a.a) huzurlarından onu azat etmesini diledi. Böylece onu annesinin ve yakınlarının yanına götüreceğini söyledi. Zeyd dönmek istemedi ve Hz. Peygamber'in (s.a.a) huzurlarında kalmayı, hepsine (vatan, aile ve yakınlarına) tercih etti. Allah Resulü (s.a.a) de onu, kalmakta veya dönmekte serbest bırakmıştı.

Bu manevî cazibe ve kalben bağlılık karşılıklıydı. Zeyd ne kadar Hz. Peygamber'in (s.a.a) ahlâkına ve duygularına kalben bağlı idiyse, Hz. Peygamber (s.a.a) de aynı şekilde onu seviyordu. Öyle ki, onu evlâtlık edinmişti. Halk artık ona Zeyd b. Harise diyeceği yerde, Zeyd b. Muhammed diyordu. Hz. Peygamber (s.a.a) bu konunun resmiyet kazanması için, bir gün Zeyd'in elini tutarak Kureyş halkına şöyle hitap etti:

"Bu benim oğlumdur ve biz birbirimizden miras alırız."

Bu ilgi ve bağlılık, Zeyd Mute Savaşı'nda hayata gözlerini kapayıncaya kadar devam etti. Zeyd'in vefatı tıpkı öz evlâdının ölümü gibi Hz. Peygamber'i (s.a.a) etkilemişti.

Zeyd, Hz. Peygamber'in (s.a.a) Halasının Kızıyla Evleniyor:
Hz. Peygamber'in (s.a.a) hedeflerinden biri mesafeleri azaltıp, beşeriyeti insaniyet ve takva sancağı altında bir araya getirebilmek, üstünlük ve şahsiyet göstergesinin, ahlâkî ve insanî üstünlük olduğunu sergileyebilmekti. Böylece bir an önce, Arapların geleneksel çirkin adetlerini (örneğin, şerefli ve zengin kızlar, fakirler sınıfından biriyle evlenmez...) ortadan kaldırabilirdi.

Bu programa en iyisi kendi ailesinden başlamalıydı. Kendi hala kızı, Abdulmuttalib'in torunu olan Zeyneb'i, azatlı kölesine nikâhladı. Bu vesileyle, halkın bu sınırlamaları bir an önce yok etmesi gerektiğini ve Hz. Peygamber'in (s.a.a) halka her zaman buyurduğu; "Üstünlük züht ve takvadadır. Müslüman kızın dengi, Müslüman erkektir." sözlerini önce kendisinin uygulaması gerektiği konusunda halkı uyarmıştır.

Böylesine yanlış bir geleneği kökünden kazımak için, Hz. Peygamber (s.a.a) bizzat Zeyneb'in evine gitti ve resmen onu Zeyd'e istedi. O ve ağabeyi ilk önce bu duruma fazla meyilli değildi; zira cahiliyet dönemi düşünceleri henüz halkın kalbi derinliklerinden kazınmamıştı. Diğer yandan Hz. Peygamber'i (s.a.a) reddetmek onlara ağır geldiğinden, Zeyd'in geçmişte bir köle olduğunu bahane ederek, Hz. Peygamber'in (s.a.a) bu isteğine ret cevabı verdiler.