XXXVII| the lion's claw

1.4K 127 147
                                    

KILLIAN

Regina' nın sadece uyuyorken masum görünebilmesi Hook' un canını sıkardı her zaman, şimdi olduğu gibi. Karşısındaki bu güzel yüz için üzülüyordu. Keşke her şey daha farklı olsaydı, diye düşündü. Farklı kişilikler ile farklı bir hayatta, her şeyden uzak.

Çıplak bedeni ile birlikte Regina' nın yatağından çıktı ve üzerine siyah saten sabahlığını geçirerek serin bir rüzgarın girdiği kapıdan balkona çıktı. Ay en tepedeydi ve siyah denize yansıyordu. Oradan rahatlıkla görülen şehir, gecenin yıldızlarına benzer meşaleler ile aydınlanıyordu. Korsanların kaba kahkahaları, kadınların inleme seslerini ve küfürleri duyabiliyordu.

Derin bir iç çekti. Neden böylesine mutsuz olduğunu bilmiyordu. Her şeye sahip sayılırdı fakat içindeki boşluğu tam olarak dolduracak şeyin ne olduğunu bilmiyor, bilmediği şeyin yoksunluğunu çekiyordu.


Thomas' ın nerede olduğunu düşünecekti fakat bunun gerekli olmadığını anladı. Kardeşinin bir fahişenin yanında olduğunu gayet iyi biliyordu. Thomas şanslı. Hiçbir şeyi düşünmüyor ve düşüncesizce yaşamını sürdürebiliyor. Ben ise düşünmekten beynim patlayacakmış gibi hissediyorum.

Thomas' ın nasıl bu kadar umursamaz olduğunu anlamıyordu. Burada olmak istemediğini her fırsatta belirtiyor ve korsan olduklarını hatırlatarak denizlere açılmaları gerektiğini anlatıyordu. "Biz korsanız kardeşim, kraliçenin köpeği değil. Bırak burada istediğini yönetsin. Biz de denizlerimize geri dönelim. Öldürmek istiyorum Hook. Herkesi öldürmek istiyorum." diyordu sitemle.

Nefret dolu mavi gözlerini aşağı indirerek sol bilek köküne baktı. Orada bir elin olması gerektiğini unutmuş gibiydi. Zaman o kadar hızlı geçiyordu ki, Hook sol elsiz doğmuş gibi alışmıştı bu duruma.

"Uyuyamıyorsun." dedi ardından gelen ses. "Neden?" Regina üzerindeki sabahlığı ile Hook' un yanına geldi ve delici siyah gözlerini korsanın yüzüne sapladı.

"Bir rüya beni uyandırdı."

"Kötü bir rüya mıydı?"

"Bilmiyorum." dedi omzunu silkerek. "Denizdeydim." Regina' nın siyah gözlerine baktı. "Bir hazine bulduğumu hatırlıyorum."

"Bu iyi bir şey sayılmaz mı?"

"Hazinenin hissettirdiği şey iyi değildi Regina. Hissettiğim tek şey korku ve endişeydi."

"Sadece bir rüya Killian." Regina ellerinden birisini yanağına yasladı ve parmaklarıyla sakallarını okşadı. "Rüyalar da saçmadır."

"Tekrar denizlere açılmaya karar aldım. Belki yarın gece yola çıkabilirim."

Regina donup kaldı ve elini hızlıca geri çekti. Gözlerindeki öfkeyi rahatlıkla görebiliyordu.

"Neden?" diye sordu kadın.

"Çünkü ben korsanım."

"Beni burada bırakmanı istemiyorum."

Sadece etrafında seni seven birisine ihtiyacın var.

fire and blood • malikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin