fire and blood • malik

XLII| the dragon always comes for you

KILLIAN

Gökyüzündeki karanlık bulutların arasındaki ay görünmüyor fakat varlığı belli oluyordu. Aydaki bakışlarını tekrar aşağı indiren Hook karşısında oturan Winchester kardeşlere baktı. Akşam yemeğinden sonra rom ve biralarını alarak güvertede kurulan bir masada oturmayı tercih etmişlerdi. Sam ve Dean tuhaf adamlardı. Ama sohbetleri iyiydi ve Hook onlarla konuşurken sıkılmıyordu. Tıpkı kardeşi Thomas gibi.

Sam Winchester avladığı bir geyikle yaşadığı kavgayı anlatırken Dean' ın alaylı şakalar yapması Thomas' ın komik kahkahalar atmasına neden oluyor, tüm kadırga ve deniz boyunca kahkahaları yayılıyordu.

"Bir gün," demişti Thomas gülücüklerini kesmeye çalışırken. "Bir zevk evine gitmiştim. Kadınlar bana aşık oldu. Yemin ederim oldu. Ve sikimi elde etmek için kavga etmeye başladılar. Onlara, herkesi mutlu edebileceğimi anlattım ama beni duymadılar bile. Kan döküldü. Oradan çıktığımda üç kız benim uğruma ölmüştü. Ve-"

"Söyledikleri gerçek değil." dedi Hook.

"Asıl şimdi söylediğin gerçek değil kardeşim! Sen orada değildin ve olan hiçbir şeyi görmedin."

"Hiçbir fahişe bir erkek için birbirini öldürmez Thomas."

"Ben sıradan bir erkek değilim." demişti Thomas kibirli bir sesle. "Yakışıklı, gizemli ve güçlü bir korsanım. Üstelik sikimle her kadını mutlu edebilirim."

"Sende gençliğimi görüyorum çocuk." dedi Dean Winchester. Yaprak gibi yeşil gözlerinde anılar dolaşıyordu. "Hala kadınlar beni ister ama gençken... Ah, tüm dünyaya yayılmış piçlerim var. İstesem bu piçlerle birlikte dünyayı bile fethedebilirim."

"Şimdi o piçler nerede?"

"Nereden bileyim? Her yerdeler."

"Ya sen?" dedi Hook, Sam' e doğru. "Sen de kardeşin gibi misin?"

"Sam vajinalardan korkar. Hayatını tek bir vajinaya adamış bir halde yaşıyor."

"Buna sadakat derler kardeşim." Sam gözlerini devirerek Jones kardeşleri izledi. "Karım Uly' de kalıyor. Ve üç çocuğum var. Sadece ondan."

Thomas öğürme sesler çıkardı. "Ciddi olamazsın. Ciddi olamazsın! Tek kadın? Nasıl?!"

"Değil mi?" dedi Dean Winchester ve yüzünü iğrenerek buruşturdu.

"Hook da Sam gibi. Sihirli sikini sadece kraliçeye verir."

Dean edepsiz şakalar yaparken yanlarına Tek Göz Alexander geldi. Çürük ve sararmış dişlerini sergileyip "Kara göründü kaptan!" dedi neşeyle.

Oturan dört adam keyifle ayaklandı. Herkesin ihtiyacı olan kanlı bir yağmaydı elbette. Winchester kardeşler anında büyük baltalarını hazırladı. Ve kısa bir süre sonra karaya yaklaştığında demir atıldı, iki avcı ve tayfa tereddüt etmeden denize atladı. Su dizlerine kadar geliyordu ve küfürlü şakalar yapıp birbirlerini ittirerek kıyıya doğru yürüdüler. İri Jim azgınlık dönemindeydi. Göreceği ilk kadına saldıracağını söylüyordu. Kadın seksen yaşında olsa bile!

Kumsalda tek başına ve üzerinde incecik bir ipek elbise olan genç kadın korsanları gördüğü anda geceyi çatlatacak kadar büyük bir çığlık attı ve kumsal üzerine kurulu köyüne doğru koştu. Kadına doğru koşan İri Jim, kum ve çakıl taşları yüzünden tökezleyip dursa da yaşına göre oldukça hızlı koşmayı başardı.