fire and blood • malik

XXXVIII| first judicial

ZAYN

Üstat Walter' ın, hayatında gördüğü en zeki adam olduğunu şimdi tekrar görebiliyordu Zayn. Acele ile kaleden gitmeden önce ona verdiği büyük deri çantanın içinde hayati değerde önemli eşyalar vardı.

Bir harita, bir kese gümüş ve altın, bir matara su, çakmak taşı, üç küçük cam şişe içinde haşhaş sütü, sargı bezleri, herhangi bir yaralanma durumuna karşılık şifalı bitkiler, birkaç adet meyve ve Zayn' in daha iyi gizlenebilmesini sağlayacak sıradan kıyafetler... Dei ile birlikte Ejderha Kalesi' nden oldukça uzaklaştıklarında yorulan aygırı durdurdular ve çok kısa bir süreliğine mola vermeye karar aldılar. Bu sırada üzerindeki bir krala ait olduğu belli olan kıyafetleri çıkardı ve onların yerine Üstat Walter' ın çantaya sıkıştırdığı kahverengi keten bir pantolonu, gömleği ve üstüne içi yünlü deri yeleğini giydi. Yakında kış etkilerini gösterecekti ve o zamana kadar daha kalın kıyafetler alması gerektiğini biliyordu. Neyse ki Üstat Walter bir kese para koymayı da akıl edebilmişti.

Dei, üzerinde fazla bir değişiklik yapmadı. On üç yaşındaki çocuk, Zayn' in verdiği bir hançer ile omuzlarının aşağısına kadar gelen siyah saçlarını kesti. Bakışları donuktu. Oysa Zayn çocuğun korkuyla ağlamasını beklerdi.

Zayn ve Dei küçük bir ateş yaktı ve ateşin içine Dei' nin saçları ile Zayn' in kıyafetlerini attılar. Kıyafetler ve saçlar tamamen küle dönüştükten sonra ateşi söndürüp külleri gizlemek için üzerini çalı ve yaprak parçaları ile gizlediler. İşleri bittikten sonra geniş bir ağacın gövdesine yaslandılar ve Zayn çantadaki büyük bir elmayı ikiye böldü.

"Teşekkür ederim Majesteleri." demişti Deiondre elmayı alırken.

"Artık bana öyle hitap etmemelisin."

"Üzgünüm Majesteleri. Size nasıl hitap etmeliyim?"

Zayn düşündü. İsmini bile kullanamazdı ki artık. Onu anında tanır ve belki anında orada öldürürlerdi. Hainler, diye düşündü. En yakınımdakiler meğer hainmiş ve ben hiçbirini fark edemedim. Nasıl bu kadar aptal olabildim? Ejderhaların hepsi öldü. Ya Anghrist? Ya onu da öldürdüyseler?

Kalbinde inanılmaz derecede acı veren bir sızı hissetti. Anghrist her zaman aklındaydı ve onun iyi olduğunu düşünmekten başka çaresi yoktu. Dünyada daha kaç tane ejderha var? Ya nesilleri tükendiyse? Tanrım yardım et. Yardım et, bu acıyla yaşayamam. Her şeyi bitirdim. Atalarımın evini kaybettim, topraklarını ve ejderhalarını kaybettim. Zayn, gelmiş geçmiş en kötü Malik' in kendisi olduğuna karar verdi. Yaptıklarının sonucu kesinlikle buydu.

Tüm bunların daha da üstünde bir bebek kaybetmişti o. Kendisine acı veren en büyük şey buydu ve Rhoslyn' in nasıl hissettiğini tahmin bile edemiyordu. Çıldırmış olmalı.

"Bana Javadd diyebilirsin." dedi en sonunda. "Eğer birisi sorarsa onlara benim kardeşim olduğunu söyle."

"Emredersiniz Javadd."

"Dei... Resmi konuşmayı kes tamam mı? Ben artık kral değilim."

"Ama öylesiniz."

"Bir ejderha kralının kalesi olur." dedi Zayn. "Sürdüğü bir ejderhası ve çevresinde ona sadakatli olan insanlar olur. Benim artık hiçbir şeyim yok."

Midesi bulandı ve elindeki üç ısırık aldığı elmayı Dei' ye verdi. Yaver çocuğun zavallı yüzüne bakarken "Benimle gelmemen gerekirdi." demişti zayıf bir sesle. "Beni arayacaklar. Eğer bulurlarsa seni de öldürecekler."