XLIII| poverty

1.6K 130 74
                                    

AALIYAH

Günler hızlı geçtiği gibi yaraları da hızlı iyileşiyordu. Izel bu durum için "Çünkü sen gençsin." demişti dün sabah. "Gençlerin yaraları normalinden daha hızlı iyileşir."

Burada kaç gündür kaldığını bilmiyordu, zaman algısını adeta yitirmişti. Belki de bir yıl olmuştu evden uzak olalı. Belki de sadece iki gün. Ama Izel her zaman onunla ilgilenmiş, bazı geceler kendi elleri ile Aaliyah' a yemek yedirmişti. Aaliyah ondan korkuyor ama aynı zamanda içten içe ona hayranlık besliyordu. Izel, Rhoslyn Clifford gibi güçlüydü. Kuzey gibi sert bir yerde kardeşi Ozzy ile hayatta kalmayı başarmış, üstelik Aaliyah' ı da hayatta tutmuştu. Ona birkaç gece önce, aklı yerindeyken "Beni kaleden çıkaran kimdi?" diye sormuştu.

Izel hançerini bileylemeye devam ederken çirkin yüzünden sadece nefret okunabiliyordu. "Geçmişi ardında bırak." demişti net bir sesle. Aaliyah daha fazla soru sormadı. Daha fazla soru onu öfkelendirirdi.

Şimdi gecenin bir yarısıydı. Küçücük odasındaki rahatsız yatağında yatıyor ve dudaklarından bir mırıltı halinde çıkan o şarkıyı söylüyordu.

"Her zaman yaz, denizin altında.
Biliyorum, biliyorum.
Kuşların pulları var ve balıklar kanat çırpıyor.
Biliyorum, biliyorum.
Yağmur kuru ve kar yağıyor.
Biliyorum biliyorum.
Taşlar çatlıyor, su yanıyor.
Gölgeler dans etmeye geliyor aşkım.
Gölgeler oynamaya geliyor.
Gölgeler dans etmeye geliyor aşkım.
Gölgeler kalmaya geliyor."

Neredeyse ağlayacaktı ama gözyaşlarını içine akıttı. Izel böyle yapmasını söylemişti ona. Ağlamanın zayıflık olduğunu, eğer çok kötü olursa gözyaşlarını içine akıtmasını... Ama Aaliyah çok özlemişti. Güzel kokulu Daphne' yi, tatlı annesini, güçlü ama yumuşak kalpli babasını ve biricik Shawn' ı. Shawn. Neredeydi Shawn? Biricik ağabeyi. Onu her zaman koruyan, isteklerini destekleyen ve her zaman güvenen Shawn. Ölmüştü. Öldüğünü görmemişti ama onu öldürdüklerini biliyor, geride kimseyi bırakmamışlar, sadece kendisi kalmıştı. Yalnız kurt yaşayamaz, diye düşündü. Ice bile ölmüştü. Üstelik onu gözlerinin önünde öldürmüşlerdi.

Jeremy Bieber.

Bieber lordu Aaliyah' a her ne yaptıysa Aaliyah parçalanmıştı. Kim olduğunu bilmiyordu artık. Aaliyah ve Akira arasında sıkışmış, bu iki kişiliğin arasında da sadece acı vardı. Tüm bunların sebebi Jeremy Bieber mıydı? Demir tahtta şimdi oturan o muydu? Izel bu konuda da hiçbir şey anlatmıyordu ve Aaliyah her şeyi bilmek istediğini ona kanıtlayamayacaktı muhtemelen.

Sabaha kadar çok sık uyanıp tekrar uyudu. Gün ışıkları belirdiğinde odasına giren Izel uyuyan Aaliyah' ı omzundan dürttü.

"Kalk." demişti Izel. Acımasızdı. Aaliyah uyandı ve bileğini tutup onu oturur pozisyona getiren Izel' in elindeki hançeri gördü. Ölecek miydi? Umarım beni öldürür.

Aaliyah' ın iki ya da üç parmak kadar uzamış olan saçlarını kavradı ve hançerle zaten kısa olan saçlarını kesmeye koyuldu. Karşı çıkacak gücü kalmadığı için "Neden?" diye sorabilmişti sadece.

"Çünkü bazı şeyler kim olduğunu gösterir."

"Olmayan saçlarım beni gizleyecek mi?"

fire and blood • malikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin