fire and blood • malik

XLIX| where is your god

KILLIAN

Hook uyuyamıyordu. Yatağında defalarca kez yuvarlandıktan sonra kalbine bir bunaltı girdi ve kendisini kamarasından dışarı attı. Temiz havaya ihtiyacı vardı. Rüzgara ve tuz kokusuna.

Güverteye çıktığında kadırganın önündeki küpeştelere dirseklerini yaslamış bir halde denizi izleyen Zayn' i gördü. Herkes uyurken o neden buradaydı? Kendisini iyi hissetmiyor ya da hasta falan mıydı yoksa?

Kendisini ona doğru yürürken buldu. Bir derdi varsa eğer hemen şimdi çözmek için her şeyi yapabilirdi.

"İyi görünmüyorsun?" dedi normal görünmeye çalışarak. Yanına geçti ve çocuğun genç ama gözleri yetmiş yaşındaki bir adam kadar yaşlı görünen yüzüne baktı. Sakalları epey uzamış, siyah saçları ise omuzlarına dek gelmişti. Çok yorgun görünüyordu.

"Neden umursuyorsun?"

Çünkü onun yeniden doğmuş hali gibisin.

"Fazla şüpheci davranıyorsun."

"Her şeyimi kaybettim. Ne bekliyordun?"

Her şeyini bizim yüzümüzden kaybettin. Önce kız kardeşini düğününde öldürdük. Sonra ise krallığını kaybetmene neden olduk. Haklısın. Şüpheci olmak en doğal hakkın.

"Haklısın. Bir krallık kaybettin."

"Krallık?" Güldü. "Krallığı sikleyen kim? Ben sevdiğim insanlardan bahsediyordum."

Cevap veremedi. Onun acısını anlayabileceğini de sanmıyordu. Tıpkı Zion' un ejderhasına ve Carlin' e karşı duyduğu acı gibi. Hiçbir zaman anlamamıştı.

"Bizi nereye götürüyorsun?"

Hala onu öldüreceğimi düşünüyor.

"Yarın sabah göreceksin."

"Dinle," dedi Hook' a dönerek. "Bana ne olacağını bilmiyorum. Fakat çocuk. Çocuğun hiçbir suçu yok. Eğer beni öldürmek isterseniz karşı çıkmayacağım fakat onun gitmesine izin vereceksiniz."

Fedakar. Güçlü. Cesur. Bir kralın olması gerektiği gibiydi.

"Öleceğine neden bu kadar çok inandığını anlamıyorum."

Zayn derin bir iç geçirerek tekrar önüne döndü. "Kim olduğumu biliyorsun. Buradaki herkes biliyor ve tüm dünya ölmemi istiyor. Uzun yaşamayacağımın farkındayım... Sadece söylemek istedim. Çocuk masum."

"Krallığını geri almak istemiyor musun?"

"Fırtınadan önce umudum vardı. Fakat şimdi gerçekleri görebiliyorum. Tahtımı geri almam imkansız."

Hook suskun kaldı ve dirseklerini küpeşteye yasladı. Düşünceleri birbirine karışmıştı ta ki bir soru duyana kadar.

"Amcamla nasıl tanıştın? Nasıl birisiydi?"

Gözlerini kapattığında zihni geçmişe gitti. Onu hatırlamak kalbini sızlatıyordu. Anmak ise neredeyse öldürecekti. Ama Zayn tüm bunları bilmeyi hakediyordu ve Hook da ona her şeyi anlatacaktı.