105. Beni Bırakıp Gidemez

1K 73 19
                                    

Devran hava alanında oğlunun gidişini izlerken içten içe öfkeyle doluydu. Yıllar sonra yeniden bir araya getirdiği yuvası sebebini bilmediği bir şeyden dolayı yine dağılmıştı.

Oğlunun giderkenki düşünceli halini fark etmiş hatta gitmek istemediğini de anlamıştı ama ona bilerek kal demedi. O yokken onu buralardan gitmek isteyecek kadar etkileyen neydi ne yapıp edip öğrenecekti. Amacı buradaki sorunu kökünden çözüp tekrardan oğlu ve kızıyla bir arada olmaktı.

İlk iş olarak kızına kardeşinin gidişini haber vermeliydi. Eda'yı arayıp kahvaltı için dışarıda buluştuklarında ona Can'ın gidişinden bahsetmiş, çok üzülen kızını uzun süre teselli etmişti. Bu sırada üzgün olan Eda ne yapacağını kestiremiyordu. Arkadaşlarına bu kötü haberi verdiğinde hepsi çok üzülecekti. Özellikle de Uzay'ın nasıl bir tepki vereceğini az çok tahmin ediyor zaten kötü durumda olan kardeşinin sevdiği çocuğun başka bir adamla başka bir ülkeye taşınmasını duyduğunda yıkılacağından emindi.

Bir süre daha babasıyla oturmuş onun sorduğu sorulara kaçamak cevaplar vermişti. Babasının Can'ın neden gittiğini araştıracağından emindi Eda. Uzay'la aralarındaki ilişkiyi belli etmemek için dikkatli cevaplar vermeye çalışıyordu. Babasının yanından ayrılıp doğruca Kerem'lerin evine gitti. Kapıyı çalmadan önce derin bir nefes alıp kendini toparladı. Bir yanda öz kardeşi bir yanda da kardeşi saydığı adam varken gerçekten kendini çok zorda hissediyordu.

"Edoş hoş geldin"

"Hoş bulduk. Nabersiniz?"

"İyiyiz seni sormalı... Kahvaltı yapacaktık şimdi tam zamanında geldin."

"Herkes kalktı mı?"

"Kocam
çoktan kalktı Uzay da kalkar şimdi."

Eda bir şey demeden direk mutfağa geçtiğinde Kerem kahvaltıyı hazırlamakla meşguldü.

"Ooo sabah sabah güneş gibi doğdun evimize güzellik gel bir sarılayım" deyip Eda'ya sıkı sıkı sarıldı Kerem.

"Pek güneş mi yoksa kara bulut mu bilemiyorum "

"Hayırdır ne bu surat bir şey mi oldu?"

Sessizce kafasını salladı üzgün kız.

"Enes kapıyı kapatır mısın?"

Enes mutfağın kapısını kapattıktan sonra sandalyede oturan sevgilisinin dizine oturup kolunu omzuna attı.

"Hadi kızım anlat meraktan çatlatma insanı?

"Can gitti"

Enes, Can'ın adını duyar duymaz Kerem'in kucağından kalkıp Eda'ya yaklaştı.

"Ne demek Can gitti Eda?"

"Eda ne oluyor adam gibi anlatsana şunu? " Kerem, Enes'in panikleyen halini görünce yanına gidip elinden

tuttu.

" Gitti işte abi. Ben de bu sabah Devran'dan öğrendim. Can, kimsenin bilmesini istememiş. Mert ile beraber Amerika'da yaşayacaklarmış bundan sonra."

İki adam da duyduklarıyla şok olmuş tepki vermezken kapının birden açılmasıyla karşılarında Uzay'ı gördüler.

"Ne dedin sen!!?"

"U-uzay!"

"Ne dedin bir daha söyle!!!" diye bağırdı Eda'ya kollarından tutup.

"Uzay bir sakin ol!"

"Gitti dedi lan! Can o adamla gitti dedi!
Şaka mı bu Kerem?
Enes! Oğlum şaka di mi? Sen biliyorsundur Can'ın nerede olduğunu hadi söyle bana yerini!"

KİMSESİZ ADAMLAR [BxB]Where stories live. Discover now