106. Ne Yaptın?

973 81 10
                                    

"Sık dedim lan ne duruyorsun SIKSANA!!!"

Odayı dolduran silahın patlama sesiyle zaman durmuştu.

Devran, boşluğa ateş edip gerisin geri tekrar Uzay'ın alnına silahını dayadı.

"Bir dahaki kurşun buraya gelecek. Şimdi konuş! Oğluma ne yaptın? Ne yaptın da dayanamayıp gitti buralardan?!"

"Baba! Yapma ne olur!"

İki hece dört harften oluşan kelimeyi duyan Devran, ilk algılayamadı doğru duyup duymadığını. Sinirle solurken tekrar o kelimeyi duydu.

"Baba lütfen yalvarırım indir silahı!"

O an Devran için hayat iki hecelik kelimeyle durmuş sanki silahlar art arda kalbinde patlıyordu. Silahını yavaşça indirip kızına döndü. Korkudan ağlayan kızını görünce onun yanına gidip sıkıca sarıldı.

"Kızım"

Eda da babasına sarılmış şimdi daha şiddetli ağlıyordu. Kerem ile Enes baba kızı izlerken Uzay ellerinin arasında başını sıkıştırarak tekli koltuğa oturdu.

"Yok bir şey ağlama kızım"

Eda, babasının telkiniyle sakinleşince Devran, silahını beline soktu. Odanın ortasına gelip derin bir nefes aldı.

"Bana tek tek oğlumun buradan gitmesine ne sebep oldu anlatacaksınız! Önce sen konuşacaksın!" deyip Uzay'a öfkeyle bakarak konuştu. Kafasını ellerinin arasından çıkaran Uzay uzun uzun Devran'ın suratına baktı. Ona hiçbir şey anlatmayacaktı. Sessizce yerinden kalkıp odasına dönerken Devran, arkasından bağırmış Kerem, araya girerek Devran'ı ikna etmeye çalışmıştı.

"Otur söyle konuşalım."

"Sizinle konuşacak bir şeyim yok. Oğlum onun yüzünden gitti biliyorum"

" O iyi değil görmüyor musun? Hadi otur sakinleş konuşalım." Herkes koltuklara oturduğunda Devran da kızının yanına oturdu.

"Ne biliyorsun?" diye sordu Kerem Devran'a bakarak.

"O şerefsizle Can..." devamını getiremedi. Düşündükçe sinirleniyordu adam.

"Birbirlerini seviyorlar." diye tamamladı Kerem.

Devran, eliyle yüzünü sıvazladı. Oğlunun eşcinsel olduğunu bilmesine rağmen bir sevgilisinin olma ihtimali şu an fazla geliyordu adama. Uzay'ı gördüğü ilk günden beri Can'a olan tavrı şüphelenmesine sebep olmuştu ama onları hastaneden sonra hiç bir arada görmeyince kafasından çıkarmıştı bu ihtimali.

"Seviyorlar???"

"Evet. "

"Maden seviyorlar Can neden buralardan gitmek için bana yalvardı?"

Yalvardı mı?
Uzay içeriden duyduğu sözle donup kaldı. Bu kadar çok mu benden uzaklaşmak istedi babasına yalvaracak kadar diye geçirdi aklından.

"Oralar biraz karışık. İkisinin arasında bir mevzu sonuçta..."

"Siktirtme lan ikisinin arasındaki mevzuyu bana! Adam gibi anlatacaksınız anlatın!!!"

Enes, Kerem'in konuşmadığını görünce hemen lafa girdi. Ağzını açar açmaz Kerem, ona ismiyle seslenip susmasını işaret etti ama Enes dinlemedi.

"Bakın aralarında bir yanlış anlaşılma oldu. İkisi de oturup sorunu çözmek yerine birbirlerinden uzak durdular."

"Sorun ne?"

Kendi kızı da dahil odadakilerin ondan hala bir şey sakladığını düşünen Devran'ın sabrı tükeniyordu.

"Mert!"

"Mert? ?
Bizim Mert mi?"

"Evet. Can, kaçırıldığı zaman Mert'i koruyunca bu Uzay'a fazla geldi. Haliyle Can dan uzaklaştı. Can da bu duruma çok kırıldı. "

"Enes yeter!"

" Yetmez! Bilsin artık konuşulsun bu mevzu boşu boşuna üzülüyorlar. Siz sanıyor musunuz ki Can orada mutlu. Değil! İstediği kadar dünyanın öbür ucuna gitsin. Aklı da kalbi de burada onun."

İçeriden konuşmaları duyan Uzay'ın gözünden bir damla yaş aktı. Küçüğünün ondan kaçması çok canını yakıyordu. Deli gibi pişmandı ama artık her şey için çok geç olduğunu düşünüyordu. Can'ın mutlu olması için ondan uzak durmaya karar vermişti bile. Buraya kadarmış dedi çaresizce.

Devran derin bir nefes alıp arkasına yaşlandı. Koskoca namı diğer psikopat Devran oturmuş oğlunun aşk hayatındaki sorunları konuşuyordu. Kendi bile inanamıyordu ama bu bile onun daha çok baba gibi hissetmesini sağlıyordu.

"Seviyor dediğiniz adam daha Can'ı hiç tanımamış. Orada Mert değil hiç tanımadığı biri de ölüyor olsa Can yine bildiğini okur o adamı orada ölüme terk etmezdi. Oğlumdan uzaklaşarak da en iyisini yapmış. Can'ın sevgisini bile HAK ETMİYOR!" derken Devran, sonlara doğru Uzay'ın duyması için bilerek sesini yükseltti.

"Hak etmiyorum! " diye tekrarladı Uzay.

Devran, öğreneceğini öğrenmiş kızını da alıp çıkmıştı evden. Kerem'le Enes Uzay'ın yanına gittiklerinde adamın yatağında duvara dönüp yattığını görünce rahatsız etmeyip yanından ayrıldılar.

KİMSESİZ ADAMLAR [BxB]Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt