14

1.5K 54 2
                                    



        Her zaman bir markette en sevdiğim bölüm çikolata reyonları olmuştur. Aşk dolu gözlerle reyonu izlerken bunu bölen telefonumun bildirim sesi oldu. Açık baktığımda Uras'ın mesaj atmıştı ama hemen ardından Mete'de mesaj attı. Ne oluyor be! İlk olarak Mete'nin mesajına girdim.

-Lina, rahatsız ediyorum ama bugün görüşelim mi?

-Neden?

-Konuşmak istiyorum.

-Ben istemiyorum.

-Lütfen..

-Of 

-O halde yarım saate kadar sende olurum.

-Ne?! Sen nerden biliyorsun benim evimi?!

-Sen birazdan konum atacaksın ya..

-Komik olmaya mı çalıyorsun.

-Hayır sadece konum at diyorum.


       Hala kafam karışık bir şekilde Mete'ye konum atıp Uras'ın mesajına bakmak için sohbetten çıktım.

-Lina, nasılsın?

(Bak ne güzel insan gibi ilk önce halimi hatırımı soruyor. Bir de Mete efendiye bak!)

-İyiyim teşekkür ederim Uras, sen nasılsın?

-Teşekkürler gayet iyiyim. Ben seninle konuşmak istiyordum da o yüzden mesaj attım.

(Ne oluyor ya bunlara? İkisinin de benimle konuşası gelmiş.)

-Tabi buyur ne konuşmak istiyorsun?

-Ben yüz yüze konuşsak daha iyi olur diye düşünmüştüm.

-Ah.. Arkadaşım gelecek biraz sonra bugün konuşamayız sanırım.

-Bende evinin önüne geldim seni bekliyordum. Evde değilsin sanırım..

-Evet markete gelmiştim. Eve mi geldin?

-Sana sormadan hareket ettim kusura bakma.. Ben döneyim o halde.

 (Of ya! Buraya kadar gelmiş adam, şimdi git dersem de ayıp olacak. Aslında Mete ile tanışıklar  o yüzden sorun olmaz herhalde ya.)

-Gelmişsin o kadar. 

-O halde bekliyorum seni?

-Hemen geliyorum..


       Gerçekten mi ya? Altı üstü sakin bir akşam geçirmek istemiştim. Acaba ne konuşmak istiyorlar benimle ya.. Şu merakım gerçekten beni bir gün ölüme sürükleyecek. Evin sokağına girdiğimde Uras'ı kapının önünde duvara yaslanmış sigara içerken gördüm. Ona doğru elimde poşetlerle yürümeye başladım. 

'Hoş geldin.. Çok bekledin mi?'

'Hayır hayır. Sana yazdığım da yeni gelmiştim zaten.'

'İyi o halde. İçeri geçelim.'

'Bunlar arkadaşın için mi?'

'Hayır.. Bu akşam tek kalacaktım bu yüzden film izlerken yemek için aldım.'

'Bu kadar çok abur cuburu yiyebilir misin gerçekten?'

'Ohooo! Daha bu ne ki?'


    Beraber gülüşürken içeri geçtik ve ona oturmasını söyleyip mutfağa geçtim. Aldığım şeyleri tabaklara ayarladıktan sonra içecek olarakta aldığım biraları olduğu gibi içeri götürdüm. 

İMKANSIZ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin