82

583 24 0
                                    

LİNA'NIN AĞZINDAN


 Sırtımdaki berbat acıyla gözlerimi araladım ve bomboş bir depoda olduğumu gördüm. Buraya neden ve nasıl getirildiğim hakkında zerre fikrim yoktu. Tek hatırladığım birinin beni arkamdan yakalayıp o bezi ağzıma bastırmasıydı. Mete kim bilir ne haldedir şimdi.. İncecik bir battaniyenin üzerinde oturuyordum, ellerim arkamdan bağlıydı aynı şekilde ayaklarımda. Birde pet şişede su koymuşlar. Hareket bile edemiyorum onu nasıl içeceksem?.. 

Aradan uzun bir süre geçti ve hala kimse buraya uğramadı. Belki kapının önündedirler diye düşünsem de tek bir çıt sesi bile yoktu. İçeriyi duvardaki küçük bir delikten sızan ışık dolduruyordu. Çok fazla susamıştım fakat şu halde içmem imkansız bir şeydi. Resmen işkence olsun diye koymuşlar!

***

İçeriye sızan o gün ışığı da gidince zifiri karanlığın içinde kalmıştım. Ne su ne yemek hiç bir şey yiyip içemediğim içinde halsiz düşmüştüm. Başımı duvara yaslayıp Mete'nin beni bulması için dua ediyordum. Elimden daha fazlası da gelemezdi zaten..

***

Deponun önünden gelen seslerle gözlerimi araladım. Kapının altından beyaz bir ışık sızıyordu. Yerde yürüyen böcekleri net bir şekilde görmek tüylerimi diken diken etmişti. Yerimde biraz doğrulup ne konuştuklarını dinlemeye çalıştım. Boğuktu ama etrafta başka bir ses olmadığından duyulabilirdi..

-Kızı kontrol ettiniz mi?

-Patron yanına girmememizi söyledi..

-Salaklar! Girip baksanıza yarım saatte bir.

-...

-Kime ne anlatıyorsam! Çekil şuradan!


Kapının altındaki ışığın kesilmesiyle adamın kapının önünde olduğunu anladım. Kısa bir süre sonra da kapı büyük bir gürültüyle açıldı. Başta bir irkilsem de içeri giren adamla hemen kendimi toparladım. Araba farı olduğunu düşündüğüm ışık yüzünden adamın yüzünü göremiyordum. Gözlerimi kısıp daha net görmeye çalıştım. Fakat bana yaklaştıkça yüzünü seçebiliyordum.. B-Bu Bora..

-Oooo! Sevgilim..

'Bu n-nasıl yani?'

-Son görüşmemizi hatırlıyorsundur..

(En son görüştüğümüzde o zamanlar doğru olmadığı halde Mete'nin benim sevgilim olduğunu söylemiştim. Birde tokat atmıştım..)

'Ne yani? Bunun intikamı mı bu?'

-Beni o şerefsizin önünde küçük düşürdün. 

'Mete'ye o şantajı yapanda sendin değil mi?'

-Araya bir kaç tanıdık sokarak.. Çok zekice değil mi? Aahahaha! Mete Bey'de boş değilmiş.

'Aşağılık herif! Böyle yaparak nereye varacağını sanıyorsun?!'

-Sen bana aitsin Lina! Evet bir kaç hatam olmuş olabilir ama bu o herifle beraber olmanı gerektirmez!

'Ben onu seviyorum gerizekalı! Ayrıca bir kaç hata diye küçümsediğin şey benim tüm hayatımı bitirdi! Beni 2 yıl boyunca aldattın, sonra da marifetmiş gibi gelip anlattın! Ailemi geride bırakmıştım ben senin için! Ama görüyorum ki koca bir salaklıkmış!'

-Bunların  hepsini geride bırakabiliriz! Şuan evet de gel benimle.. Bütün bunlarda sonlansın?

'Asla! Ben Mete'ye aşığım!'

(Yüzümde hissettiğim yanma hissi ve ardından ağzıma gelen metalik tat sonucu sinirle ona döndüm. Yüzünde mide bulandırıcı bir sırıtışla beni izliyordu.)

-Bu hiç bir şeyi değiştirmeyecek! Ya şuan bana evet der ve benimle gelirsin.. Ya da o biricik sevgilinin ölümünü izlersin.

'ONUN KILINA ZARAR VERME!'

-En başından senden vazgeçemeyeceğini biliyordum. Planım harika işledi.. Açıkçası bu kadar salak olacağını tahmin etmiyordum. Sen burada işkence görürken onun o tuzağı fark edeceğini hiç sanmıyorum.




İMKANSIZ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin