81

594 22 0
                                    

YAĞMUR'UN AĞZINDAN


   Gece Lina'yı merak edip bir kaç mesaj atmıştım fakat hiç birine geri dönüş yapmayınca merak edip aramaya karar vermiştim. Telefonunun kapalı olduğunu görünce şarjının bittiğini düşünerek kendimi sakinleştirdim. Sabah erken kalkmıştım ve Barış hala duştayken Lina'dan mesaj var mı diye bakmak için telefona uzandım. Fakat hiç bir bildirim yoktu. Tekrar aradığımda ise telefonunun hala kapalı olduğunu gördüm. İçime bir his düşmüştü ve bu canımı yakacak kadar kötü bir histi.. 

Bir kaç dakika kafamı toparlamaya çalıştım. Daha sonrasında aklıma Mete geldi ve hızlıca onu aramaya başladım..

***

Ne yani?.. Lina kaçırıldı mı?.. Kafayı yiyeceğim ya! Birde Barış'a söyleme diyor..

Bavulumu hiç açmadığım için direkt çıkacaktık. Barış'a sadece Lina'nın yanına gitmem gerekiyor demiştim. Ona bunu söylememem gerektiğini biliyordum.. Mete haklı olabilir.. Polise haber verildiğinde başına bir şey gelebilir.. İçim içimi yiyordu ve Barış'ta bir şeyler döndüğünün farkındaydı. Sadece benim açıklamamı bekliyordu.. 

-Barış.. Gelsene bir dakika..

Barış: Evet söyle bakalım.. Neler dönüyor?

-Bak polis kişiliğine anlatmıyorum.. Sevgilime söylüyorum.

Barış: Mete ile ilgili mi?

-Nasıl?

Barış: Onu tanıyorum Yağmur. Onunla ilgili bir şey olduğunu da tahmin etmek zor değil..

-Nereden tanıyorsun?

Barış: Her ne kadar bir mafya babası olsa da.. Polislerle bir döngü sağladı. Pek iyi bir ilişkimiz olmasa da oda beni tanır..

-O da seni? Sizi buluşturduğumuzda ikinizde bundan söz etmediniz. Hatta ilk kez tanışmış gibi yaptınız..

Barış: Böyle yapmak zorundaydık.. Bu sır gibi bir şey. Polislerin mafyalarla iş birliği yapması pek hoş karşılanacak bir şey değildir. 

-O seni nereden tanıyor peki?

Barış: Ben.. Evet bir polisim. Fakat bir polisin yaptığından daha fazlasını yapabilirim. Mete'ler bizim bulamadığımız adamları buluyor. Fakat onlar olmasa bile ben bulabilirim.. Ben bir hackerım. Fakat ne zaman Mete ile anlaşma sağlandı, benim işlerim de hafife alınmaya başlandı. Halbuki bu işte onlardan çok daha iyiyimdir. Kendilerini kurtarmak için beni geriye attılar bir nevi..

-Bunun hakkında daha sonra konuşacağız. Şuan da çok daha ciddi bir durumun içindeyiz.

Barış: Sorun ne?

-Mete sana söylemememi istemedi ama-

Barış: O halde kesinlikle söylemelisin.

-Lina kaçırılmış..

Barış: Ne?!

-Evet.. Off ya! Barış ben ona bir şey olursa..

Barış: Tamam sakin ol. İlk önce hemen geri dönmemiz gerekiyor.. Buradan bir işe yaramayız.


Mete ile aralarındaki ilişkinin bu kadar derin olduğunu bilmiyordum. Şaşırmadım desem yalan olur.. Çünkü Barış'ın sıradan bir polis olduğunu sanıyordum. Lisedeyken de bilgisayar konularında her zaman ön plandaydı. Her kutlama ya da her gösteri de hemen onu çağırıp bunların kamera vs. düzenlemelerini yaptırıyorlardı. Ama bu kadar ileri derece bir hacker olduğunu düşünmemiştim. Gerçi söylemediği sürece bu kimsenin aklına gelmezdi. Belki Lina'nın bulunmasına da yardımcı olabilirdi..




İMKANSIZ AŞKWhere stories live. Discover now