20

1.3K 38 0
                                    



Mete: Peki Lina.. Sana acı çektirmeyeceğim. Yolundan çekileceğim.

'Teşekkür ederim..'

Mete: Ama! Unutma.. Ben seni sevdim sadece korktum..

'Aşk korkakların işi değildir Mete..'


        Yavaş yavaş arkamı döndüm ve titreyen ayaklarımla oradan uzaklaşmaya başladım. Biraz daha tut kızım kendini. Biraz daha.. Kapıyı arkamdan kapatmamla içeriden gürültüler kopmaya başladı. İrkilsem de uzaklaşmaya devam ettim. Yeterince uzaklaştığımda ise internetten taksi numaralarına bakıp birini arayıp çağırdım. 

       Taksi sonunda geldiğinde oturduğum kaldırımdan kalkıp taksiye bindim. Bitti işte. Herşey sonlandı.. Rahatlamam gerekmiyor muydu? Öyleyse neden acı çekiyorum? Neden ya.. Taksiye bindiğimde evin adresini verdim ve göz yaşlarımın daha fazla dayanamayıp gözlerimden kaçtığını hissetmemle kafamı cama çevirdim. Sen yanlış bir şey yapmadın Lina..

Siz imkansızdınız..

İmkansız..

Boşuna canını yakmaya devam edecektin..

OFFF!


          Taksici abinin seslenmesiyle irkilip telaşla ona baktım. Sonra etrafıma baktığımda geldiğimi anladım. Parayı ödeyip arabadan indim. Kapıya geldiğimde daha anahtarı aramaya yeni başlamıştım ki kapı açıldı ve Yağmur endişeli gözlerle bana bakmaya başladı. Onun yanından adeta bir ruh gibi geçip koltuklardan birisine yığıldım. Barış eve geçmiş sanırım. Bu iyi.. Yağmur'a anlatmam gerekiyor.. Ondan bana hata yaptığımı söylemesini 'saçmalama git ve özür dile!' demesini istiyorum..

        

Yağmur: Lina hiç iyi gözükmüyorsun. Dünden beri böylesin kuzum.. Anlat hadi bana.

'Yağmur.. Acı çekiyorum. Canım çok acıyor.'

Yağmur: Bir tanem benim.. Hadi anlat.



İMKANSIZ AŞKWhere stories live. Discover now