Cesur Dünya 2. Kısım : 29 : Papatyanın gereği

362 37 238
                                    

ÖZEL KISIM

Kaya ALACA ve Anka SONAY

Bu özel kısım, Kaya'nın ve Anka'nın bu bölüme kadarki yolculuğunun bir kısmını anlatır.

*

UVAT GÜNLÜKLERİ | 1 | 1.2

Bir süre sessizlik oldu, yoğun bir sessizlik... Ardından servisin merdivenlerinden güçlü ayak sesleri duyulduğunda ne olduğunu anlamak için hareketlendim. Birdenbire servisin içinde yankılanan güçlü bir silah sesiyle dudaklarımdan bir çığlık fırlamıştı.. Kimisi -hatta neredeyse hepsi- koltukların altına saklanırken silah sesinin şokunu atlatır atlatmaz servis camının yanındaki cam kırmaya yarayan aleti aldım ve camı patlattım. İçimde korkudan çok şaşkınlık vardı. Bunu kim yapmış olabilirdi? Camdan dışarı atlarken Şebnem'e bağırdım:

"İçeriyi koru Şebnem!"

Vurulan kişi servis şoförüydü. Son hızla vuran kişiye yetişmek için koşarken dışarıdaki soğuk hava genzimi yakıyordu. İkinci bir cam kırılma sesiyle ne olduğuna bakmak için arkamı döndüm.

Ardından üçüncü... Her şey büyük bir hızla gerçekleşiyordu. Etrafı taradım. Uzun ve bir kısmı ince ince örülmüş saçlarım rüzgardan önüme gelmiş, görüş açımı engellemişti. Az önce camdan atlayan diğer iki kişiye rastgele komutlar yağdırmaya başladım.

"Vuran kişi siyah kapüşon giyiyor. Sarı saçlı. Sen sağa git. Sen de sola. Ben kuzeydeyim." İkisi de neye uğradığına şaşırarak başlarını salladı ve koşmaya başladılar. Kuzeye doğru ilerlerken öyle hızla koşuyordum ki, sabahın sessiz saatlerinde duyduğum tek şey rüzgarın o keskin, kulak uğuldatıcı sesiydi.

Sessizlik normal değildi, nefes almak için durdum. Derin nefesler alıp verirken boğazım soğuk havanın etkisiyle kurumuştu ve ciğerlerim yanıyordu. Ellerimi diz kapaklarımın üstüne koyup öne doğru eğildim.

Nereye kaybolmuş olabilirdi?

Binanın köşesinde siyah kapüşonlunun bizi beklediğinden benim dahi haberim yoktu.

Onu köşe başında gördüğümde içimden bir ses çocuğun beni gördüğünü söylüyordu.

"Hey!" Seslenmeme karşın hiçbir tepki vermeyen siyah kapüşonlu çocuk başı eğik bir şekilde yerinde duruyordu. Çocuğun arkasında bir şey sakladığını görünce duraksadım. Ardından kapüşonlu çocuğun arkasından biri yaklaştı. Bu görevlendirdiklerimden birisiydi. İkimiz de kapüşonlu çocuğun dikkatini çekmemeye çalışırken arkadaki çocuk, kapüşonlu çocuğun kolunu ani şekilde döndürerek çocuğu yere serdi.

Kaya ve Ozan ile böyle tanıştım.

Yangın tekrar aklına geldiğinde yüzünü ekşitti. Çok kayıp vardı. İleride gördüğü siyah silueti fark ettiğinde ise belindeki silahı çıkardı. Arkadan sessiz adımlarla siluete yaklaştı.

Dolunayın ışığı siluete vurduğunda onun isyancı olmadığını anladı, Anka'ydı bu. Sessizce oturmuş dışarıyı izliyordu. Kaya yanına vardığında Anka ona döndü.

"Bu saatte dışarıda olmaman gerekiyor, Anka." dedi Kaya uyarıcı bir ses tonuyla. Anka omuz silkti ve önüne döndü.

GEN | ÜÇLEMENİN TÜM KİTAPLARI düzenleniyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin