XIII. Ve Sonunda

578 83 157
                                    

13. Bölüm Özel Şarkısı: Paint It Black (Epic Trailer Version) Hidden Citizens

Ve Sonunda

Kamp, sessizdi. Ara sıra yükselen küçük uğultular dışında hiçbir şey duyulmuyordu. Yağmur, çiseliyordu ve damlaların ağaçların yapraklarına vurduğunda çıkan sesi Anka başka zaman duysa huzurla dinlerdi.
Fakat şimdi, bu yağmur damlaları ona hüznü ve acıyı hatırlatmaktan öte gidemiyordu.

Anka, enstitünün en üstündeki kattaydı. Bu kat, gözlem için özel olarak düzenlenmişti. Cam tavanın çevrelediği duvarların boydan boya cam pencerelerle kaplı olduğu bu kat, şimdi, güneş batarken, tüm şehri Anka'nın ayakları altına seriyordu.

Camın önüne doğru yaklaşırken rüzgarla şiddetle sallanan ağaçlar da görüş alanına girmişti.
Anka cama iyice yaklaştığında enstitünün etrafında toplanan siyahlar içindeki yüzlerce kişiyi ve ortalarındaki beyaz tabutu gördü. Gözü uzun süre bu kalabalığa takılı kaldı.

Kafasını enstitünün en üst katına kaldıran biri, kolaylıkla siyah, kayık yaka, kadife uzun elbisesiyle Anka'yı fark edebilirdi.

Kaya'nın gözleri endişeyle Anka'yı arıyordu. Saatlerdir onu kimse görmemişti. Kaya gözlerini kalabalıkta gezdirirken ve bir çift mavi gözle karşılaşmayı umuyordu. Sonunda, gözlerini enstitünün en üstüne çevirdiğinde camdan onları izleyen Anka'yı gördü. Kaya, Anka ile göz göze geldiğinde bir an gördüğü kişinin bir an için Anka olmadığını düşündü.

Anka, buz gibi bakıyor ve put gibi duruyordu. Hiçbir tepki vermeden arkasını dönüp camdan uzaklaştı.

Dakikalar sonra mermer merdivenlerden uzun kuyruklu siyah elbisesi ile Anka iniyordu.

Sonunda, kalabalığın önüne geldiğinde tüm sesler kesildi. Herkes Anka'nın diyeceklerini bekliyordu. Anka, beyaz tabutun yanına yaklaştı ve tabutun önündeki Şebnem'in fotoğrafı ile göz göze gelmemek için gözlerini hemen kalabalığa çevirdi.

"Artık bir savaş başladı."

***

"Seninle bir şey konuşmak istiyorum."
Yekta, Anka'nın odasına girdiğinde Anka'nın söylediği ilk cümle bu olmuştu.

Yekta odaya baktı. Şebnem'in odasındaki bazı eşyalar Anka'nın odasındaydı. Yekta, üzüntüyle Anka'ya baktı.

"Konuşacak mıyız, konuşmayacak mıyız?" dedi Anka sert bir sesle. Yekta, Anka'nın gözlerinde bir hüzün parçası aradı ama Anka'nın mavi gözleri kırmızı ile ve nefretle kavruluyordu.

"Lütfen..." dedi Yekta ve sandalyeyi işaret etti. Anka uzun siyah elbisesini toplayarak sandalyeye oturdu.

"Yağmur bizi nasıl buldu, X timinden nasıl silah çalabildiler?"

"Bizi bulmak için A'3300 kullanmış olmalılar. İki silahı da X timinden biri onlara vermiş olmalı."

"Peki, nasıl?

"Muhtemelen Anka, X timinde UVAT'ı destekleyen biri var ancak kim olduğunu bilmiyorum." Anka, kaşlarını çattı. Kısa bir sessizlik oldu.

"X timinin direnişe katılmasını istiyorum Yekta.

"Fiilen size katılmamız, direnişi destekleyen soyları açığa çıkarır. Bunu yapamayız. Size gizli destek olmalıyız." Anka sinirle ayağa fırladı.

"UVAT bize karşı özel silahlar kullanıyor. Şebnem öldü, anlıyor musun Yekta. Öldü. Ölmeseydi hepimiz ölecektik ve o bunun için öldü!" Yekta, telaşla ayağa kalktı ve Anka'ya yaklaştı.

GEN | ÜÇLEMENİN TÜM KİTAPLARI düzenleniyorWhere stories live. Discover now