Cesur Dünya 2. Kısım : 28 : Dore'de soylular ağlamaz

363 36 360
                                    

Bu uzun bölüm, Dore hakkında.

Afişten bahsetmem gerekirse, soldan sağa ve yukarıdan aşağıya olmak üzere fotoğraftaki kişiler sırasıyla: Baler Ateş'i, Oksana Ivanova'yı,  Armand Pars Hunter'ı, Adal Ateş'i, Julie Ivanova'yı (Artemis), Esin Ateş'i, Ecem Hunter'ı, Boğaç Aleron Vincent'u, Beste Ateş'i temsil etmekte. Fotoğrafların hepsi bir programla yapıldı, temsililer tabii ki.

İyi okumalar!

Cesur Dünya 2

Oups ! Cette image n'est pas conforme à nos directives de contenu. Afin de continuer la publication, veuillez la retirer ou télécharger une autre image.

Cesur Dünya 2. Kısım : 28

Dore'de soylular ağlamaz

ŞARKI: Empire, Beth Crowley (Medyada paylaşıldı.)

Castle in the Snow, Kadebostany (Hikayenin devamında paylaşıldı.)

Boğaç ordunun yanından Dore'ye geri döndüğü sabah kapıdaki askerlere çatık kaşlarıyla birkaç şey söylüyordu. Sabah ayazından dolayı hava soğuktu. Bahçeye girdiğinde Dore'de garip, huzur verici bir sessizlik vardı.

Beste'yi gotik binanın yakınlarındaki sarmaşıklarla sarılı meşe ağacından bir çardakta otururken görmeyi beklemiyordu. Onu fark ettiğinde, Beste de onu görmüş, hareketlerinde belirgin bir acelecilikle Boğaç'ın yanına geliyordu. Boğaç ellerini belinin arkasında birleştirdi ve sakin sakin Beste'yi bekledi.

Beste, aksanlı konuşmasıyla "Aleron." diye seslendiğinde Boğaç tebessüm etti ve onu dinlediğini belli edercesine başını salladı.

"Aurora... Elizabeth'in konuşması... Dore meraklandı... Ordu..."

"Sakin olun Beste Ateş. Konuşmadan haberim var." Beste, başını hayır anlamında salladı.

"Sakin olamam ben. Savaş bitti ama bitmemiş gibi. Daha bizim kaybettiğimiz askerleri bile anmadan Aurora..." Beste'nin söyledikleri üzerine Boğaç'ın yüzü değişti. Karışmış olan saçlarını sağ eliyle daha da karıştırdı, gözlerini kaçırdı. Beste kollarını birbirine kavuşturmuş çaresizce Boğaç'ın söyleyeceklerini bekliyordu.

Boğaç, eski resmi üslubundan farklı olarak "Ben..." diye mırıldandı. "Özür dilerim Beste, Yekta hakkında seninle konuşamadım."

"Aurora'ya öfkelenmen çok normal. Aurora'yı ben halledeceğim sen... uğraşma."

Beste önüne gelen uzun perçemlerini kulağının arkasına attı. Parlayan gözlerini yere kenetledi. Soğuk olan havayla omuzları öne doğru bükülmüş, ellerini beline sarmış öylece duruyordu. Bulanık, ağlar gibi bir sesle "Yekta yakın arkadaşımdı. Yonca ile üçümüz iyi anlaşırdık. Şimdi Yonca'da gittikten sonra Yekta'nın da ansızın ortadan puf olduğunu görmek..." Boğaç, Beste'ye birkaç adım yaklaştı ve yüzünü görmek için kafasını eğdi.

GEN | ÜÇLEMENİN TÜM KİTAPLARI düzenleniyorOù les histoires vivent. Découvrez maintenant