37. BÖLÜM

120K 3K 626
                                    

Keyifli okumalar.

••

İlk aşk ihtilalden farksızdır. Tekdüze süren hayat birdenbire darmadağın oluverir.
-İvan Turgenev

••

Başım çatlayacak gibi ağrıyorken üzerimde hissettiğim ağırlık beni fena halde mahvediyordu. Ne oluyor allasen? Gözlerimi zar zor aralayıp etrafa bakıyorum... Gece! Hayır ama benim burada ne işim var. Annem, abim, babam! Rezil oldum işte. Gece ile birlikte kalmamı nasıl karşılayacaklardı? Gece'nin bacakları benimkileri mengene altına almıştı. Bacaklarını ittirdim.

"Gece, uyan." Anlamadığım bir şeyler mırıldandı.

"Uyan Gece," deyip dürtükledim. Ancak hâlâ uyuyordu.

"Uyansana be adam," diye cırlayınca gözleri kocaman açıldı. Kabul şu an korkutucu görünüyordu.

"Manyak mısın kızım sen! İnsan böyle mi uyandırılır?" diye tıslayıp yataktan kalktı. Bir de insan diyor. İnsan olsan insan gibi uyandırırdık. Güzelim elbisem de kırıştı zaten. Yataktan sendeleyerek kalkıp banyoya geçtim. Elimi yüzümü yıkamak üzere saçlarımı topladım ve... Siktir!

"Geceeeeeeeeeeeeeee!!!"

"Hay senin sesine!. Ne var yine?" Bu adam ciddi ciddi beni delirtmeye kararlı. Boynumun hali ne?

"Buraya gel, çabuk!" Sesim volüm atlarken Gece soluğu banyoda almıştı. Aynadan gözlerim ile boynumu gösterince pis pis sırıttı. Bir de sırıtıyor. Tanrım!

"Sırıtmasana pişmiş kelle gibi. Boynumun hali ne? Ya abim görürse ne diyeceğim ben, ha, ne diyeceğim?" diye bağırdım.

"Abartma," deyip banyodan çıktı. Sadece abartma!

••

"Sinem sakin ol da düzgün anlat şu olayı?" Gecenin bu saatinde arıyor ve söylediği şeyler şaşırtıcı.

"Kızım duydun işte, abini sarışın bir kız ile kafede gördüm. Gayet samimi sohbet ediyorlardı," derken sesindeki tını hayal kırıklığını yansıtıyordu. Ah be abi!

"Sen hemen ümitsizliğe kapılma. Ben abim ile konuşup olayı öğrenirim," deyince şiddetle reddetti.

"Işık sakın, bak sakın diyorum. Abine bir şey söyleme."

"Of, Sinem öğrenmeliyiz."

"İstemiyorum Işık. Göreceğimi gördüm zaten. Uzatmaya gerek yok. Kapatıyorum."

"Pekala. Görüşürüz," deyip telefonu kapattım. Ne yani pes mi ediyor? Aslında haklıydı. Ben de Geceyi bana ilgi duyduğunu düşündüğüm halde başka bir kadın ile görürsem -ki bu başıma çok gelen bir olay- tavrımı koyardım. Sinem de doğal olarak böyle davranıyordu. Haklıydı.

Geceyi sabah o halde bırakıp eve gelmiştim. Annemin sorduğu soru ile Gecenin beni hangi bahane ile evine götürdüğünü anlamış oldum.

"Karar verdiniz mi kızım?"

"Neye anne?"

"Gece, kardeşleriyle beraber ev için eşya bakacağınızı söylemişti."

Bahaneye bak ya! Ben ise sadece hayır karar veremedik demek ile yetindim. Sabahtan beri boğazlı kazak ile dolanıyorum. Sırf boğazımdaki iz belli olmasın diye. Bir Cuma günü de bitmiş yarın hafta sonuydu. Aynı zamanda nişandan önceki son gün. Bütün eşyalarım hazırdı. Güneş'in de hatta. Gece onu özel olarak alışverişe götürmüş ve bütün istediklerini almıştı. Aşırı seviyordu onu. Güneşi aşırı seviyor... Güneşi... Güneşi... Evlenince bizim evimizde kalmasına izin verecek kadar çok seviyor mu acaba? Tabii ya, Gece madem annesinin evinde kalmayı kabul etmiyor Güneşin bizim ile kalmasını kesinlikle kabul eder. Bu çabalarımın boşa olduğunu söylüyor iç sesim ama herneyse... Aslına bakarsak bu yaptıklarım cidden saçma. Bunu biliyorum. Aynı evde en fazla ne kadar kaçabilirim ki? Elbette istediğini alacaktı. Sonuçta o benim kocam olacaktı. Benim derdim neydi allasen? Adam senin kocan ama sen ona ait değilsin.
Evet evet bence bunlar gereksiz şeyler. Sonuçta ben onun karısı olacaktım.

GECENİN IŞIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin