112. BÖLÜM

75.8K 3K 2.2K
                                    

GEÇEN BÖLÜMDE SINIR GEÇİLDİĞİ HALDE BÖLÜM GEÇ GELDİĞİ İÇİN BU BÖLÜMÜ SINIR GEÇİLMEDEN ATMAK İSTEDİM. KEYİFLİ OKUMALAR

••

Eşini öyle sev ki mutluluk ömür boyu devam etsin.
-Uğur Akkafa

••

İnci'nin bize alışması epey zaman almıştı. Ayağındaki yara iyileştiğinde evden ayrılmak istemişti ama Gece izin vermemişti. Onu evde tutabilmek için çeşitli vaatler veriyordu. Örneğin bu gün alışverişe gidecektik. Geçen gün de ona gerçek bir bebekten farkı olmayan kocaman bir bebek almıştı. Bebeklere karşı büyük bir tutkusu vardı İnci'nin. Bebekleri ile oyun oynamadığı vakitlerde ise bahçede köpeği ile oynuyordu. Köpeğine tam da yakışan ismi koymuştu. Kapkara tüyleri olduğu için ona Kömür ismini takmış. Köpeği henüz minikti. Ama sesi çok fazla çıkıyordu. Bu gün de biz kahvaltı yaparken yine havlamaya başlamıştı.

"Ona yemeğini vermedin mi yoksa?"

İnci bir anda Füsun'a dönüp çıkışmıştı. Çok fevri bir kız çocuğuydu. Onunla anlaşmak zordu. Bazen onu Gece'ye benzetiyordum. Ani çıkışları olabiliyordu. Çok tatlı ve iyi kalpli bir kızdı ama farklı bir havası vardı. Çünkü onu eğiten bir annesi onu koruyup kollayan bir babası olmamıştı. Bu yüzden böyleydi işte. Onun suçu değildi böyle olması.

"Verdim kızım tabii ki."

Füsun ona ilgili bir sesle cevap verirken İnci kaşlarını çattı.

"Senin kızın falan değilim ben," diye karşılık verdi. Füsun yanıtsız kalıp mutfağa girdi. Gece kahvaltısını sessizce yaparken İnci de sessizleşti bir anda.

"Bu gün alışverişe gidiyoruz değil mi?"

İnci'nin dikkatini üzerime çekmeye çalışmıştım ve başarılı da olmuştum. Beklenti dolu gözleri Gece'ye çevrilmişti.

"Evet gidiyoruz."

İnci aldığı cevaba sevinmiş gibiydi. Kahvaltısına büyük bir heyecanla geri döndü.

"Şimdilik bunları giy canım."

Cılız bedenine göre ancak bunları bulabilmiştim dolabımda. Yeşil yarım tişört ve siyah kısa eteğim. Ona biraz büyük gelseler de fazla sırıtmıyordu. Tişörtünü eteğinin içine sokmuştum. Cici bir kız olmuştu şimdi. Onu ilk gördüğümüzde üzerindeki perişan halde olan elbiselerini ertesi gün hemen çöpe atmıştım. Şimdi bu üzerindeki kıyafetler onu çok tatlı göstermişti.

"Sen bu kadar zayıf mıydın abla?"

Bu soruyu sorarken göbeğime bakmıştı dikkatle.

"Evet tatlım. Hamilelik bana çok fazla kilo aldırdı."

Bir de bunun sonrası vardı. Bakalım bu kiloları me kadar sürede verebilecektim.

"O kız mı olacak erkek mi?"

Çekingen bir tavırla işaret parmağını göbeğime değdirdi.

"Erkek."

"İsmi ne olacak?"

Şimdi tüm parmakları göbeğimdeydi. Keşfe çıkmış gibi gezdirdi elini karnımda.

"Kuzey Ayaz."

"Çok güzel bir isimmiş."

Öylece göbeğime bakarken söylemişti bunu.

"Senin ismin de çok güzel," dediğimde gözlerime baktı hüzünlü bir şekilde.

GECENİN IŞIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin