109. BÖLÜM

68K 2.7K 1.2K
                                    

SINIRI GEÇMİŞİZ AMA BÖLÜM BİRAZ GECİKTİ. KEŞKE BÖYLE FEVRİ YORUMLAR YAPMADAN ÖNCE PROFİLİME GİRİP YAPTIĞIM AÇIKLAMAYI OKUSAYDINIZ. İNSANLARI ANLAYIP DİNLEMEDEN ÖNCE BÖYLESİNE HESAP SORAR GİBİ ŞEYLER YAZAMAZSINIZ. BEN HEPİNİZE SAYGI DUYUP KAALE ALIP HER YORUMUNUZA HER MESAJINIZA CEVAP VERİRKEN BAZILARININ BÖYLESİNE ACIMASIZ VE KIRICI OLMASI BENİ ÜZÜYOR. ZATEN SİZİN İÇİN UZUN UZUN BÖLÜMLER PAYLAŞTIM BİR HAFTADA. BU SEFERLİK AKSADI VE BİR ANDA KÖTÜ OLDUM. BÖLÜMLERİ PEŞİ SIRA ATARKEN MELEKTİM ŞİMDİ BİRKAÇ GÜN BÖLÜM GECİKTİ DİYE GÜNAH KEÇİSİ OLDUM. NEYSE ÖNEMİ YOK. HER ZAMAN YANIMDA OLAN OKUYUCLARIM İÇİN ZAR ZOR ŞARTLAR ALTINDA YAZDIM BU BÖLÜMÜ. EĞER YAZIM VE ANLAM HATASO VARSA KUSURA BAKMAYIN LÜTFEN.
KEYİFLİ OKUMALAR

••

Giden kadın yoktur! Elini tutamayan adam vardır.
-Şiir Durağı

••

Hatırlatma!.

"Annem de yollardı beni ama ben asardım okulu," diye itirafta bulundu Gece. Onun okul hayatını hep merak etmişimdir zaten.

"Anlatsana Gece biraz okul anılarını."

Güneş benden önce davranarak sordu. Gece sinsi sinsi sırıtıp dikiz aynasından baktı ona.

"Valla ne sen sor ne ben anlatayım Güneş."

Ama o böyle söyleyince tıpkı benim gibi kardeşim daha da merak ediyordu.

"İşte bunu söylemeyecektin Gece. Anlat lütfen. Lütfenn."

El mahkum Gece kardeşimi asla kırmazdı. Başladı anlatmaya.

••

"Doğru söylemek gerekirse başarılı olmadığımı söyleyemem. Başarılı bir öğrenciydim ama dersler hiç umurumda olmazdı. Okula sadece kavga etmek için gidiyordum neredeyse. Her gün en az üç erkekle kavga ederdim. Bazen yüzüm gözüm yaralı eve giderdim ve annemden de bir ton fırça yerdim. Hiç susmadan yaptıklarımın ne kadar yanlış olduğunu anlatırdı. Ama benim bir kulağımdan girer diğerinden çıkardı. Liseye geçtiğimde anneme okula gitmekten sıkıldığımı söyledim ve o hiç ummadığım bir şey yaptı ve madem sen okula gitmiyorsun öyleyse öğretmeni sana getirelim deyip özel bir öğretmen tuttular."

Sustu. Gözlerinin önünden ne geçti hiç bilmiyorum.

"Genç bir kadındı ve beni alt edecek kadar disiplinli değildi. Sadece bir hafta dayanabildi."

Demek genç bir kadındı.

"Bu hadiseden sonra babamın da üstümdeki baskısıyla derslere asıldım. Benden beklemeyecekleri kadar büyük bir çabayla liseyi birinci olarak bitirdim ve hal böyle olunca okul bana yurt dışında okuma imkanı sundu. Gerçi bu imkanı onlar sunmadan babam çoktan sunmuştu bana. Üniversiteyi İngiltere'de okudum."

Gece devam edecekti ama Güneş heyecanla böldü.

"Ne?" dedi tamamen şaşırmış bir şekilde. Gece onun bu şaşkınlığına gülümsemişti.

"Evet bilmiyor muydun sen?"

Güneş başını iki yana salladı.

"Hayır nereden bileyim ki. Söylemediniz. Neyse anlatmaya devam et lütfen."

Aslında üniversite anılarını çok da dinlemek istemiyordum. Gerçi açık açık anlatmazdı her şeyi.

"Üniversite tahmin ettiğimden de zordu. Hele bir de yabancı olduğun bir ülkede. Dili kavramam kısa sürdü neyseki. Bir aya kalmadan onlarla anlaşmaya başladım. Arkadaş edinme konusunda hiçbir zaman iyi olmadım. O yüzden ilk arkadaşlarım üniversitenin ikinci yılında oldu. Matthew ve Stephan. O ikisi ile bir kavgada tanıştım. Neredeyse ölmek üzerdeydiler. Onları büyük bir kavgadan kurtardım. O gün bu gündür de arkadaşız. Üniversite bittikten sonra bir süreliğine tatil için benimle Türkiye'ye geldiler. Ama burayı çok beğenip bir daha ülkelerine dönmediler."

GECENİN IŞIĞIWhere stories live. Discover now