104. BÖLÜM

71.3K 2.4K 1.2K
                                    

Bu bölümü Azerbaycan'lı okuyucum JaleCeferli6 'e ithaf ediyorum. 💋

Bu arada 2 Milyon olmuşuz. Çooook mutluyum. Nice nice milyonlara ballar. Yanımda olduğunuz için ve beni kendinizden gördüğünüz için teşekkür ederim. Sizi  seviyorum. En kısa sürede 3 M olma dileğiyle KEYİFLİ OKUMALAR

••

Bi şarkımız yoktu hani, birlikte söylemediğimiz, işte onu bile çok özledim. Yokluk, özlenir mi? Yapmadıklarımızı bile özlüyorum.

-Şiir Durağı

••

Her sevgilinin bir şarkısı vardır. Bu şarkı onlar için çok büyük bir anlam ifade eder hatta. Romantik bir şarkı olabilir veya tempolu. Hiç fark etmez. Siz o şarkıyı duyunca içinizde bir yerlerde bir heyecan olur ve hemen sevgiliniz gelir aklınıza. Eğer yanınızdaysa da aynı eşlik etmeye başlarsınız şarkıya. Bu durum çiftlerin vazgeçilmezidir. Konu biz olunca daha farklı tabii. Bizim Gece ile hiç şarkımız olmamıştı. Bir şarkı çalarken durupta 'aa bu bizim şarkımız' diyememiştim hiç. Birlikte bir şarkıya eşlik de etmemiştik. Ayrılan çiftler eski sevgilisiyle seçtiği ve bizim şarkımız dediği şarkıyı ondan ayrıyken duyunca eminim içlerinde bir özlem oluyordur. Düşünsene sevgilinden yeni ayrıldın ve sizin şarkınız çalıyor radyoda. Kalbin hızlı hızlı atmaya başlamaz mı yine? Aklına gelmez mi yaptıklarınız? Çoğumuz cevabı evet olurdu. İşte bu yüzden çok önemlidir çift şarkıları. Bizim bir şarkımız olmadı hiç. Ama sanki çalan tüm şarkılar bizi anlatıyor gibi hissediyordum. Ondan uzaktayken duygu yüklü olmak çok ağırdı. Elif'in kahvaltı yaparken ortam sessiz olmasın diye açtığı şarkıyı dinlerken yine kendimden bir şeyler bulmaya çalıştım. 

Umrumda değil iyi ki bitti.

Omuzlarımdan koca bir yük gitti.

Çoktan alıştım yokluğuna. 

İnan ki...

İyi ki bitti diyemiyordum. Ama omuzlarımdan bir yük kalktığını hissediyordum. Sırrı öğrenmek içimdeki o koca merakı dindirse de şimdi çok daha büyük sorunlar açmıştı. Yokluğuna alıştığım falan da yoktu. Her gece yatağa girince sağ taraftaki boşluğun soğukluğu kalbimi üşütüyordu. Gün geçtikçe tüm bunları unutacağımı sanıyorum ama yok tam aksine. Her gece rüyalarıma giriyor bu durum. Gece'nin bana söylediği yalanlar boyunu aşmıştı. Bir yerden haklı çıkarmaya çalışsam diğer yerden falso veriyordu. Ondan ayrı geçen bir ayın daha sonunda kendimi avutmaya çalışıyordum. Ama kalbim hiç soğumuyordu. Hamileliğim çalkantılı bir döneme girmişti. Yedinci aya girmiştim. Çok az bir zaman kalmıştı. Geçen aydan buyana kilom pek değişmemişti. Yürüyüşleri aksatmamaya çalışıyordum çünkü. Geceyi en son odamıza gizlice girdiğinde görmüştüm. O gün bu gündür görmüyordum. Ama hislerim her an evin etrafında olduğunu söylüyordu. Elif bu gün Jonas ile buluşmaya gitmişti. İlişkileri gördüğüm kadarıyla iyi gidiyordu. Jonas temelli olarak burada kalmaya karar vermiş. Kuzenimi mutlu görmek beni de mutlu ediyordu. Bu gece sanırım gelmeyecekti. Çünkü saat dokuza geliyordu. Gelse çoktan gelmiş olurdu. Telefonumun mesaj sesini duyunca masaya uzanmaya çalıştım ama göbeğim izin vermedi. Mecburen koltuktan kalkıp masaya eğilerek aldım telefonumu. Ekranı kaydırıp açtım. Bilinmeyen numaradan bir fotoğraf gelmişti. Fotoğraf yüklenirken gelen mesajla kalbim yerinden çıkacak gibi atmaya başladı.

Kocan elimde. Beynini bin parçaya ayırmamı istemiyorsan bir saat içinde beşyüzbin ile sana verdiğim adreste ol.
Adres; ............

GECENİN IŞIĞIWhere stories live. Discover now