96. BÖLÜM

179K 2.4K 813
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR
🔥🔥

NOT: BU BÖLÜMÜN İLK KISIMLARI (+18) OLACAK. RAHATSIZ OLANLAR ATLASIN. DEVAM EDEBİLİRSİNİZ YAZISINDAN SONRASI (-18)

(İğrenç bir espriydi kabul ediyorum😂😂)

--

Acı çekmekten korkan biri, zaten korktuğundan acı çekiyordur.
-Michel de Montaigne

--

HATIRLATMA!!!
"Oyun dedim ya Gece. Hadi çok zevkli olur. Oyunun ismi Sekreterin Patronu Baştan Çıkarıp Kendini Düzdürmesi."

Kocam hâlâ dik dik bakıyordu bana. Ama karşı çıkmamıştı. Gece'nin üzerinden kalkıp üstüme çeki düzen verdim. Ne yaptığımı anlamaya çalışıyordu. Ben kapıya doğru yürürken o da beni izlemek için doğrulmuştu. Kapının dışına çıktım ve külotlu çorabımı iç çamaşırım ile birlikte çıkardım. Elbisenin düğmeli olduğunu henüz fark etmiştim. İlk iki düğmeyi açıp kapıyı tıklattım. Bu oyun gerçekten çok zevkli olacaktı.

--

Gece kapının dışına çıkmamın oyunun bir parçası olduğunu anlamadığı için kapıyı tıklattığımda gir dememişti. Kapıyı açıp içeri girdiğimde mahçup tavırlarla yanına doğru yürüdüm. Bunu yaparken dudağımı dişliyordum. Rolüme fazlasıyla kaptırmıştım kendimi.

"Şey... Gece Bey ben istediğiniz dosyayı sanırım unuttum." Dudağımı dişledim ve ona kısık gözlerle alttan alttan baktım. Ne yaptığımı anlamıştı sonunda. Başını eğip iki yana salladı. Başını kaldırdığında ciddiydi. Sanırım oyunuma dahil olmayı kabul etmişti.

"Işık hanım, oysaki ben sizi evime dosyayı getirin diye çağırmıştım. Eliniz boş gelesiniz diye değil."

Ov! Gerçek Gece buydu işte. Mahçup tavırlar sergiliyordum karşısında.

"Üzgünüm Gece Bey. Aklımdan çıkıvermiş. Sizin için yapabileceğim başka bir şey var mı?"

Gözlerimi aç bir şekilde vücudunda dolaştırdım. Gözgöze geldiğimizde sırıtmamak için zor tuttum kendimi. Kesinlikle rolümü muhteşem oynayacaktım. Bu çok zevkli olacaktı çünkü.

"Benim için yapabileceğiniz başka bir şey yok. Çıkabilirsiniz Işık Hanım."

Ha? Zoru oynuyordu demek. Tamam madem öyle ben de zoru başaracaktım öyleyse. Bu oyun onun da hoşuna gitmiş olacak ki hâlâ bitirmemişti. Ona doğru yaklaştım.

"Ama ben düşünmüştüm ki... siz beni evinize çağırdınız... bir şeyler yaparız sanmıştım."

Saçlarımı omuzlarımdan geriye attım. Ellerimi yelpaze gibi kullanıp yüzüme yelledim.

"Burası çok sıcak değil mi? Siz de yanmadınız mı?"

Yatağın tam ucunda, karşısında durdum. O da rolünü kavramıştı. Bana karşı koymaya çalışır gibi yutkundu.

"Odanın ısısı gayet normal Işık hanım."

"O zaman, sanırım ben fazla giyiniğim."

GECENİN IŞIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin