76. BÖLÜM

84.8K 2K 423
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR

--

Sabah beni uykumdan uyandıran şey midemin şiddetle bulanması olmuştu. Gece'nin üzerime attığı kolunu yavaşça ittirip yataktan kalktım. Ağzımı elimle kapatıp öğürmemi engellemek istedim. Banyoya ulaştığımda şanslıydım. Yerler batmamıştı. Bir ağız dolusu boşalttım midemi. Ne yemiştim ki akşam? Elimi karnıma koyup bir kez daha öğürdüm. Lanet olası ardı arkası kesilmiyordu. Bir elimle de saçlarımı tutmaya çalışıyordum. Ah.... kahretsin! Bu çok iğrençti.

Az sonra elimin üzerine bir el daha geldi ve saçlarımı tutmaya başladı. Şiddetli bir öğürmeyle daha midemde ne varsa boşalmıştı. Artık bomboş olan midemi hissedebiliyordum. Şimdi aldığım tek tat safraydı.

"Güzelim iyi misin?" diye sordu.

"Çık. Çıkar mısın? Beni böyle görmeni istemiyorum. Çıksana."

"Saçmalama Işık. Hâlâ ne utanıyorsun?" Koltuk altlarımdan tutup beni ayağa kaldırdı. Saçlarımı bırakmadan lavaboya ilerletti bizi. Musluğu açıp başımı eğdi. Yüzümü güzelce yıkadı ve ağzımı çalkalamam için ağzımı açmamı emretti. Dediğini yaptım. Bir çocukla ilgilenir gibi ilgileniyordu benimle. Havluyu yüzüme tutup kuruladı. Midem çıkmış gibiydi. Gözlerim kendimi kastığım için yanıyordu. 

"Neyin var senin?" deyip yanağımı okşadı.

"Bilmiyorum. Bir anda midem bulanmaya başladı."

Aynadan kendime şöyle bir baktım da rengim atmıştı. Ruh gibi görünüyordum şu an.

"Betin benzin atmış. Hadi gel," deyip bir anda beni kucağına aldı.

"Ne yapıyorsun?" derken sesim güler gibi çıkmıştı.

"Küçük bebeğimi taşıyorum," deyip sırıttı.  

Kollarımı boynuna dolayıp yüzüne yaklaştım.

"Küçük bebeğin acıktıysa peki?"

"Doyuralım öyleyse."

Rotayı değiştirdi ve merdivenlerden inmeye başladı. Güneş henüz doğmamıştı bile. Alt kat karanlıktı. Kıra döke mutfağa girdik. El yordamı ile ışığı açtı. Beni ada tezgahın üzerine oturttu.

"Küçük bebeğim burada beklesin. Yiyecek bir şeyler hazırlayacağım ona."

Söylediği beni gülümsetti. Boş midemin verdiği rahatsız edici duyguyu bile unutturmuştu bana.

  Buzdolabını açıp birkaç şey çıkardı. Sanırım sandviç yapacaktı. Midemden gelen gurultuyu duymuş olacak ki bana kirpiklerinin altından bir bakış attı. Çabucak ve hızlı bir şekilde sandviçimi hazırladı. Yanına da bir bardağa meyve suyu doldurup bana yaklaşmaya başladı. Tam inecektim ki durdurdu.

"Burada ye."

Sandviçi ve bardağı uzattı.
Sandviçimden büyük bir ısırık aldım. Ağzımın kenarına bulaşan krem peyniri dilimin ucuyla temizledim. Bacaklarımı aralamış ve arasına girmişti.

"Ne tatlı şeysin sen öyle," deyip tam olarak temizleyemediğim dudağımın kenarını dudakları ile sildi.

"Sen fazla romantiksin bu sabah."

Bir ısırık daha aldım ekmeğimden. Ardından bir yudum da meyve suyu. Her yaptığımı izliyordu.

"Miden iyi mi?"

"Evet sevgilim."

"Henüz sabah olmadı. Birkaç saat daha uyumak ister misin?"

Başımı iki yana salladım.

GECENİN IŞIĞIWhere stories live. Discover now