78. BÖLÜM

83.6K 2K 544
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR. SATIR ARASI YORUMLARINIZI BEKLİYORUM  

--

Perşembe gününün sabahında Gece beni erkenden kaldırmıştı. Akşam davet olduğu için bu sabah işe daha erken gitmiştik. Kahvaltı bile yapamamıştım. Bu yüzden tam da toplantı ortasında karnım guruldamaya başladı. Umarım kimse duymamıştır derken yanıbaşımda oturan kocam ile gözgöze geldim. Sanırım bir tek o duymuştu. Konuşmasına devam ederken sesi sertti.

"Bu işte acemi bir takımla çalışmak istemiyorum. Elimizdeki en iyi mühendisleri kullananarak bu işin üstesinden gelmeliyiz."

Tüm çalışanları ile göz teması kurmaya çalışıyordu. Buna olabildiğince dikkat ediyordu. Yalnız bir tanesi var ki neredeyse kocamı yiyecekti. Ceren... esmer Ceren.. esmer. İçimdeki ben şimdiden Ceren'in Gece ile ofiste yapmış olabilecekleri kaçamakları hayal ederken mantığım saçmalama diyordu. Eminim ki Gece bu kızı becermişti. Bir anda yan tarafımda sert bir soluk verme sesi işittim. Gece ile gözgöze gelince bana öyle bir sert baktı ki gözlerimi kaçırmıştım hemen. Sanırım düşünceme sinirlenmişti. Ama ben de haklıydım. Kadın kocama böyle bakarsa ben elbette böyle şeyler düşünürdüm. Eminim benden önce bir şeyler olmuştu aralarında.

"Öyleyse hemen başlıyoruz değil mi Gece bey?" diye yayık yayık sordu Ceren. Ağzının ortasına yapıştırıp kovuldun kaşar demek istiyordum. Ama böyle bir şeyi asla yapamazdım. Kocam Ceren'i takmayıp ayağa kalktı. Alnından öpeceğim seni Gece.

"Toplantı bitmiştir."

Ben elimde ajandam ile arkasından giderken o uzun adımlar atarak çoktan odamıza ulaşmıştı. Kapıyı arkasından kapatıp masama oturdum. Ayakta dikiliyordu. Düşüncelerim yüzünden suratına bakamadım. Gerçekten utanç verici şeyler düşünmüştüm. Kafamı çok hafif kaldırıp ona baktığımda bana ters ters baktığını gördüm. Tam ağzımı açıp kendimi savunacakken midemin bulanması ve safra tadını ağzımda hissetmem bir oldu. Elim ağzımda koşarak Gece'nin özel banyosuna girdim. Klozete eğilip boş olan midemdeki acı sıvıyı kustum. Arkamdan gelen adım seslerini duydum ve ellerini saçımda hissettim.

"Işık?" Sesi endişeliydi. Umarım bir şeyleri anlamazdı. Boşalan midemle sonunda ayağa kalkabilmiştim. Elimi yüzümü yıkayıp ona baktım.

"Sanırım kahvaltı yapmadığım için oldu."

Kendine kızar gibi bir hali vardı.

"Salak kafam. Ceketini giy kahvaltıya gidelim," deyip banyodan çıktı.

Aşağı indiğimizde Gecenin arabasını beklemeye başladık. Hava esintiliydi. Ekim ayının sonlarında normalde daha iyi olurdu hava. Ama bu ay fazla soğuk geçiyordu. Aman Tanrım! Yani ben hamileliğimin sonlarını yaz ayında geçirecektim. Temmuz ayında!. Gerçekten çok zor günler geçirecektim.

"Binmeyi düşünüyor musun?"

Arabanın içinden bana seslenen, hiçbir şeyden habersiz kocama baktım. Kim bilir duyunca ne kadar sevinecekti? Düşüncelerimi dondurup arabaya bindim. Çabucak çalıştırdı ve bir lokantanın önünde durdurdu arabayı. Kemerimi çıkarıp arabadan indim. Peşimden o da inip elimi tuttu.

"Yemeklerini çok ihmal ediyorsun. Şu haline baksana bir," deyip yukarıdan aşağı süzmeye başladı beni. Sonra şaşırmış gibi tekrar konuştu. "Aslına bakarsak toparlamış gibisin." Dikkatle süzdü beni.

"Eee... şey bazen hamur işini fazla kaçırıyorum," diye salladım. Şu son iki üç gün bir şeyleri anlama be Gece. Güzel bir sürpriz olsun istiyorum.

Cam kenarında bir masaya oturduk. Garsonun gelmesini beklemeden seslendi.

"Serpme kahvaltı hazırla."

GECENİN IŞIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin