Hacimsiz bedenleriz biz!
Ruhları ağır, sevgileri yarım kişileriz.
İğne iplik duyguların, obez fikirlerin ev sahibiyiz.
Ne anlatabildik ne de anlaşılabildik biz.
Yazdık, çizdik çoğu zamanda oynadık.
Tek kişilik dev tiyatrolar kurdukta, sirk ucubeleri kadar değer görmedik.
Oysa aslanların ağzına sokmuştuk başımızı, kolumuzu ve bacağımızı.
Her gün cambazlık yapan biz değil miydik?
İnce ve keskin hayat yolunda.
Ateşten çemberlerden geçip, onlarca metreden hayata çakılmadık mı defalarca?
O vakit nedendi bu sessizlik?
Neredeydi izleyenlerin kızaran avuçlarından yankılanan o lanet melodi?
Olmadı, olduramadık.
Ne yapsak başaramadık.
Perdeler açılıp oyun başladı başlamasına da kapanışta kimseyi yine bulamadık.
YOU ARE READING
Kara Kalem
Poetryİçimdeki paslı parmaklıklardan firar etti bugün kelimeler. Kirli havayla bayram etti körpe ciğerleri, mavi göğe yenik düştü düşleri. Bereli parmaklarıyla, kırık kalemleri vardı bir tek. Yazdıkları asla silinmedi. Sonra kara kalemini çıkarttı içimdek...